Professional Documents
Culture Documents
Kadir ÖZKÖSE*
DİL, GÖNÜL
VE BEDENİN ŞÜKRÜ
“Zenginliğe şükür, fakire infakla; sıhhate şükür, hastaları gözetip onları ziyaret
etmekle; ilme şükür, bir başkasına öğretmekle; akla şükür, aklı vereni bilmek ve onu
Allah’ın istediği yönde kullanmakla; insanlığımıza şükür, Allah ve Resulünü bilmek,
Kur’an ve sünnete sarılmak, sırât-ı müstakîm üzere olmakla; tokluğa şükür, aç olanı
doyurmakla vs. yerine getirilmiş olur.”
16 Şubat 2009
Ş
nettarlıktır.
ükür, verilen herhangi bir nimetten
dolayı, bu nimeti verene karşı söz, fiil
veya kalp ile gösterilen saygı ve min-
17
nı sürekli bir şekilde vermek arzu ettiği zaman,
Kalb ile Şükür ona hamdetmek/şükretmek saadetini bağışlar.
Kalp ile şükür, insanın kendisinde bulunan bü- Başına yüz tane acı, bir tek hoş olay gelse, O bu
tün nimetlerin, kabiliyetlerin ve hâllerin Allah’tan bir tek hoş olay için yüz yerde, yüz kere şükre-
geldiğine inanmasıdır.5 der, buna karşılık, din yoldaşlarından ayrılma
yüzünden başına gelen acı hariç, o yüz acı olayı
Gönül ile şükür, sürekli haramlardan sakın- bir kere olsun dile getirmez…”7
makla şühûd makamına yönelmektir, yaratılmış-
lığın ve acizliğin idrakidir, nimeti vereni tanımak Buna göre şükür, Allah’ın hikmetine ilişkin bir
ve O’nu tasdik etmektir. sezgidir. Attâr’ın ifadesiyle şükür, dikene bakıp,
gülü tahayyül etmektir. Bütünün görünenden
Buna göre şükrün psikolojik yönü de bulun- gayrı olduğunu hayal etmektir. Allah’a şükretme,
maktadır. Birçok biyolojik yetersizliklerle doğan insana, belayla örtülmüş nimetleri gönül gözüyle
insan, yaşı ilerledikçe öğrenme kabiliyeti sayesin- görmeyi öğretir.8
de bunların üstesinden gelirken, bâtinî cephesini
teşkil eden ruhsal alandaki âcizliği daha da fazla Nefsimiz her şikayet etmek istediğinde, kal-
bimiz şükredebilmeli. Dilediği her şeyi Allah’ın
kendine vereceğine kâni olmalı. O’nunla hoşnut
olmalı, O’nunla huzur bulmalı. Çünkü Muham-
“Bedenle yapılan şükür, sahip
med b. Fazl el-Belhî’ye (ö. 329/940) göre şükrün
olunan nimetlerden Allah’ın kullarını meyvesi, Hakk’ı sevmek ve hürmeti korumaktır.9
yararlandırmaktır. Ayrıca her uzvun yaratılış Şükreden insan, aynı zamanda kulluğunun da
gayesi istikametinde kullanılması ve onlara farkındadır. Şükrün ileri seviyesine gelince, ni-
meti vereni görerek şükürden de uzak olmaktır.
mahsus kulluk vazifelerinin Bu durumda kişi sürekli nimeti vereni düşündü-
yerine getirilmesidir. “ ğü için nimeti ve nimet için şükretmeyi düşüne-
mez.10 Yahya b. Muaz (ö.258/871) bu duruma;
“Şükrettiğin sürece şükredici değilsin. Şükrün
sonu hayrettir.”11 sözüyle dikkat çekmiştir.
18 Şubat 2009
“Allah sizi analarınızın karnından, hiçbir telemektedir. Kuşeyrî ayrıca gözlerin şükrünü,
şey bilmez olduğunuz halde çıkardı; şükredesi- insanlarda görülen ayıbı görmemek; kulağın şük-
niz diye size kulaklar, gözler ve kalpler verdi.”13 rünü de işittiği kusuru duymamak şeklinde izah
âyeti bunu göstermektedir. Allah insana baş ve- eder.17
la; sıhhate şükür, hastaları gözetip onları ziya- 1 Selçuk Eraydın, Tasavvuf ve Tarikatlar, M.Ü. İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları, İstanbul
1994, s. 168.
ret etmekle; ilme şükür, bir başkasına öğretmek- 2 93/Duhâ, 11
3 Eraydın, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 170.
le; akla şükür, aklı vereni bilmek ve onu Allah’ın 4 Faruk Nafiz Çamlıbel, Han Duvarları, Bin Temel Eser, İstanbul 1969, s. 76-77.
istediği yönde kullanmakla; insanlığımıza şükür, 5 Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Hak Dini Kur’an Dili, Eser Neşriyat, İstanbul
1971, c.VI, s. 4027.
Allah ve Resulünü bilmek, Kur’an ve sünnete sa- 6 Abdülkerim Bahadır, İnsanın Anlam Arayışı ve Din –Logoterapik Bir Araştırma-, İnsan
Yayınları, İstanbul 2002, s. 145.
rılmak, sırât-ı müstakîm üzere olmakla; tokluğa 7 Eva De Vitray-Meyerovitch, İslâm’ın Güleryüzü, ter. Cemal Aydın, Şûle Yayınları, 6.
şükür, aç olanı doyurmakla vs. yerine getirilmiş Baskı, İstanbul 2002, s. 78.
8 Annemarie Schimmel, İslamın Mistik Boyutları, çev. Ergun Kocabıyık, Kabalcı
olur. Sehl b. Abdullah et-Tüsterî’ye (ö. 283/896) Yayınevi, İstanbul 1999, s. 132.
9 Abdurrahman es-Sülemî, Tabakâtu’s-Sûfiyye, tah.: Nureddin Şeribe, 3.Baskı, Ka-
göre ilmin şükrü amel, amelin şükrü ise ilmi hire 1986, s. 216.
artırmaktır.14 Şayet Müslümanlar şükrü bu şe- 10 Tacü’l-İslam Ebû Bekir Muhammed el-Kelâbâzî, et-Taarruf li-mezhebi ehli’t-tasavvuf,
tah.: Mahmud Emin en-Nevevi, el-Mektebetü’l-Ezheriyyetü li’t-Türas, Kahire
kilde değerlendirip gereğini yerine getirmeye ça- 1992, s. 117.
11 el-Kelâbâzî, et-Taarruf, s. 117.
lışırlarsa, Allah Teâlâ’nın buyurduğu; “Andolsun 12 34/Sebe’, 13.
şükrederseniz nimetinizi artırırım; şâyet nimet- 13 16/Nahl, 78.
14 es-Sülemî, Tabakâtu’s-Sûfiyye, s. 207.
lerimi inkar ederseniz, şüphesiz benim azâbım 15 14/İbrâhîm, 7.
16 Eraydın, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 168.
çok şiddetlidir.”15 âyetinin muhatabı olurlar.16 17 Kuşeyri, er-Risale, s. 174, 176.
Kuşeyrî, beden ve uzuvların şükrünü edebi mu- 18 27/Neml, 40.
19 4/Nisâ, 147.
hafaza, ibadete devam ve doğruluk olarak ni- 20 Sülemî, Tabakatü’s-Sûfiyye, s. 298.
19