Professional Documents
Culture Documents
DALE CARNEIGE
BÜTÜN ESERLERİ
OZANLAR DİZİSİ
DİĞER KİTAPLAR
G İR İŞ
5
Tannça her yerde bulunur ve her yerde içkindir.
Evrenin yaratıcısıdır ve tüm yaşamın başlangıcında ve
sonunda o vardır. Büyük ana tüm canlılara yaşam verir
ve onlar ölerek ona geri dönerler. Tanrıçadan yayılan
doğasal dünyanın gücü ve güzelliğidir. Cadıların, içle
rinde bulundurdukları da bu güç ve bu güzelliktir.
Tannça özellikle kadınlara güç verir bu yüzden mo
dem cadılann birçoğu feministtir. Büyücülük, insanın
kendine bütünsel bir açıdan bakmasını sağlar ve hem
karanlığı hem de aydınlığı içine alır. Bu Babatann (Hı
ristiyanların, Müslümanların ve Yahudilerin tannsı)'nın
tanımadığı bir bütünselliktir. Babaerkil dinde kadın şey
tani olan her şeyle ilgiliyken, Babatann yanlız iyi olanı
kapsar, tannça ise tam tersine bilgeliği, açıldığı, gücü,
merhameti, acıyı ve zevki vaad eder. Bize gösterdiği
dengeli bir dünyadır.
tannça üzerine, üçüncü bölümde onun Baba Tann
tarafından nasıl tahtından indirildiğini anlattım. Persep
hone mitinin iki ayn versiyonunu anlatarak tannça ola
rak kadından köle olarak kadına nasıl geçildiğini ve te
cavüzün iki anlamda nasıl geliştiğini göstermeyi amaçla
dım. mitler bize değerler ve yaşamak için kurallar öğre
tirlerdi. Yani eskiden öyleydi. Yunanlılar ise asla bir is
tisna değillerdi. Persephone miti bir kadının kendi de
rinliklerine doğru olan yolculuğunu anlatan anaerkil bir
mitten, tecavüz ve kaçırılmayı anlatan babaerkil bir mite
dönüştürülmüştür. Bu mit bize tannçaya tapan insanla-
nn barışçıl değerlerinin nasıl Babatannnın zoruyla yer
değiştirdiğini açıkça gösterir.
Bu kitap tarihe (kadın tarihi) olan ilgimi ve ona ver
diğim değeri yansıtmaktadır Kadınlar Uııbalnnnnin
yuksclliigi olumsu/ değerlere karşı çıkmalı ve ayaktu
0
www.foccbook.com/po9an1zmtırkıye
7
www.facebMk.eom/pagonizmturktye
9
Araştırdığımız eski bir zamandı. Babatann'nın yaşa
ma karşı kurallarının öncesindeki bir zaman, yıllar geç
tikçe kadınlara tapılan, saygı durulan ve kadınların
ruhsal ve dünyasal güçlerinin olduğu bir zaman oldu
ğuna inanmak itfn yeterli kanıt birikti.
Bu yüzden feminizm büyücülüğü canlandırmakta
dır. Ama aynı zamanda da Babatann'nın yarattığı ma
teryalist kültüre karşı bir isyandır. Materyalizmin aşırılı
ğıyla doldurulmuş ve çoğu kez bundan zarar görmüş ya
da materyalizmin ürünlerini reddeden insanlar giderek
karşıt kutbun yani ruhsal alanın daha çok farkına var-
maktalar.
Din ve ruhsal yaşantı materyalist dünyanın cazibesi
nin altında yatanı göstermekte ve çaresini sunmakta. Şu
bir gerçektir ki zor zamanlarda insanlar acılarının sebebi
için açıklama beklerler. Ve yaşamları için anlam ararlar.
Cadılar serbest bir şekilde örgütlenmiş, belli inanç-
lan ve deneyimleri paylaşan, benzer düşünceli insanlar
dır. En çok paylaştıklan şey ise sekiz şenliğin ve on üç
dolunayın kutlanışıdır. Çoğu kâhinlikle ilgilenirler ve
astroloji konusunda bilgi sahibidirler. Bitki bilgisinden
anlarlar ve bahçıvanlıkla uğraşırlar. Birçoğunun kedisi
vardır.
Tek bir büyücülük şekli yoktur. Bütün cadılar tann-
çaya anlattığım şekilde tapmazlar. Örneğin bazılan tan-
nçanm eril çoğulu olarak tannya taparlar. Ancak ruhsal
yaşantımız Babatann'yı hiyerarşik bir Şekilde Anatann-
nın yerine geçilmemiştir. Bunun dışında biz içkenliğe
ve içimizdeki tanrıçaya inanırız. Bu inanç her şeyi kut
sal olarak kavrar ve hiç kimse bir başkasından daha de
ğerli değildir.
Üçüz tanrıça üzerine olan üçüncü bölümde, cadılık
taki "ruhsal" kavramını anlattım. Demeler ve Persepho-
10
wmv.facebook.com/poganizmturkiye
ne mitinde üçüz tanrıça, bakire, anne ve kron ortaya çı
kar. Görüldüğü gibi onun üç yüzü ayın durumları ve
güneş yılının büyüyüp küçülmesinde belirlenebilir.
Büyücülük doğa olayları ile çok yakından ilişiklidir.
ve bilge kadınlar Güneş ve Ay'ın dönüşlerini kendi dö-
nüşümsel gelişmeleri için denek taşı ve referans olarak
kullanırlar Ay, kadın yaşamına yakındır ve kadının dö
nüşümleri bir gizemli gezegenin hareketlerini yansıtır.
Ay'ın büyüme ve küçülmeleriyle vücutlarımızın
akışkan doğasını çözüyoruz ve daha da ileri giderek bu
değişimleri daha yaratıcı biçimlerde kullanmayı da öğre
nebiliriz. Altına bölümün konusu, Zodyak'ın her işare
tindeki dolunaylar ve astrolojik yılda büyüsel uğraşın
en iyi nasıl gerçekleştirileceği üzerinedir.
Büyücülük yaşamın kullanışıdır, yıllık şenlikler (8 .
bölüm) değişen mevsimleri ve yaşamımızdaki değişik
basamakları gösterirler. Sekiz ana şenlikte olduğu kadar
yeniay ve dolunay ayinlerinde de ruhsal yaşantımızı
sağlamlaştırırız. Güneşin. Zodyak yılı etrafındaki yolcu
luğuyla belirlenen yaşamın küçülmesi ve büyümesi bü
tün yaşamın, ölüm ve yeniden doğuşun çemberini yan
sıtır. 'v*v*v'focebook.corr./poganixmturkıye
Ay'ın üzerine olan yedinci bölümde Ay'ın değişen
yüzünün aylık aybaşı döngüsünü ve bakire, anne ve
kronun yaşam döngüsünü nasıl yansıttığını göster
ilim Bitkiler ve tüm doğal yaşam, bu dev yuvarlağın bü-
tıınlryirisidirler ve kutlanan yıllık şenlikler mevsim de
ğişikliklerini ve gizli öğretileri açığa vururlar. Cadı yılı
nın kutlanışı yaşamımıza bir temel verir. Bu şenlikler,
hııcye yaratıcılık ve seçme hakkı sağlar.
Büyücülük seçtiğimiz yola göre kanşık ya da basit
olahilir. Gösterdiğim ayinler nelerin mümkün olabilece
11
ği konusunda bir fikir verebilirler ve kendi ayinlerini
yaratmak isteyenler için şablon olarak kullanabilirler.
Unutulmamalıdır ki yeni bir ayin yaratırken, en çok
dikkat edilmesi gereken şey ayinin canlı olmasıdır. Kül
türel olarak biz değişimlerin en şiddetlisine maruz kal
maktayız ve birçok insan bu kaos içinde kendini yaban
cılaşmış ve güçsüz hissetmektedir. Eski geleneklerin bü
yük bir bölümü yok oldu ve onlann yerini tüketimcilik
ve açgözlülük üzerine kurulu yapay bir televizyon kül
türü aldı.
Cadılar doğayı, paraya çevrilebilecek şeyler toplamı
olarak değil kendi içinde değerli birşey olarak görürler.
Biz, tanmda ve endüstride ekolojik olarak sağlıklı uygu
lamalar ve bu güzel gezegeni paylaşmanın sorumlulu
ğunun bilinmesini istiyoruz. Feminist cadıların etrafında
birleştikleri etkinlikler banş hareketleri, ekoloji ve insan
haklan kampanyalan gibi şeylerdir.
Bitki bilgisi, yöneten sınıfların devre dışı bırakmak
için yaptıkları toplu saldırılara rağmen hâlâ yaşatılan bir
büyü uygulamasıdır. Bitkiler dünya ananın en derinle
rindeki eserleri .ortaya çıkarabilirler ve hiç kuşkusuz bü
yü uygulamalannın bütünleyicisidirler.
Büyücülüğün işlevi yanlızca bireyin güçlerle donatıl
ması değil onun toplumda yararlı ve değerli bir kişi ol
masının sağlanmasıdır. Etikle ilgili dokuzuncu bölümde
özellikle hizmet kavramı önemlidir. Kendini geliştirme
için yapılan her çalışma yaşama daha fazla destek ol
mak için yapılır kendi içinde sonlanması için değil.
Yanlızca kişisel deneyim sahibi olduğum ya da üze
rinde daha önce çalıştığım şeyleri yazmaya çalıştım. Bu
yüzden insan merkezli beceriler tamamı ile açıklanmış
tır. Birçok cadı ruhsal enerjinin yeniden kazanımı için
bire bir çalışma yapmayı seçer. Ruhsal beceriler ve Ta-
www.focebook.com/pogamımhırkıyc
rot üzerine olan onbirinci ve onikinci bölümler bu iki
alanın tadına varmanızı sağlayacaktır. Tarot'taki imajlar
gizemli bah geleneklerinin anahtarlandırlar.Onlan anla
mak isteyen kötü niyetli gözlerden korumak için de an
lamlan resimlerde saklanmıştır.
Astroloji ve Tarot büyüsel geleneğimizin en önemli
köşe taşlandır ve onların çözülmesinin sim babaerkilli-
ğin beşyüz yıllık baskısına rağmen korunabilmişür. Ta
rot hakkındaki bölüm kartlann tarihlerini ve Minör ve
Majör Arkana kartlan hakkındaki yorumlarını içerir.
Enerjilerini bilinçli bir şekilde kullanabilmek için ca
dılar bedenlerinin karmaşık doğasını anlamak duru
mundadırlar. Çakralar, eterik ve astral düzlemler bize
kendi iç işleyişimizi ve başkalanyla nasıl etkileştiğimizi
gösterirler. Özellikle çakralar çevremizle olan enerji alış
verişimiz konusunda yol göstericidirler. Onbirinci bö
lüm eterik beden, çakra sistemi ve ruhsal beceriler ko
nusunda bilgiler verir ve aynca ruhsal becerileri geliştir
mek için bazı uygulamalar gösterir.
Bir cadı olduğumu söylediğimde insanlar bazen, şa
ka bazen ciddi olarak kendileri için bir büyü yapıp ya
pamayacağımı sorarlar. Büyüler gerçeğe çevrilebilen is
tem eylemleridir. Büyü becerisi üzerine onuncu bölüm
de büyülerin nasıl yaşamları değiştirebileceğini anlat
tım. Aynı zamanda da iş veya sevgili bulmak için ya da
kendimizi korumak için bazı küçük büyüler ekledim,
kadınlar vahşi ve meteryalist kültürümüze karşı bu tip
Invertier geliştirmek ve yaratıcı yollar bulmak zorunda-
dıılar. Bu bakımdan büyücülük pasifliği ve zavallı bir
kurban olmayı kabullenişi değil kararlılığı ve sorumlulu
ğu arttıncı bir rol oynamaktadır.www.focebook cum/p^anamturkıye
Bu kitap tanrıçaya; şöminenin üzerindeki güllerin
Içklrt gökselliğine, bir arkadaşın yetiştirip bana getirdiği
13
iyileştirici otlara, sandal ağacının kokusuna, pişmiş el-
malann yumuşak aromasma adanmıştır. Bütün bu şey
ler bana onun yaşamımdaki varlığını anlatır. Kesici Si
birya rüzgan ve çiğ mavisi gök, geçen kışın karanlığım
anlatırken bahar ve yeni başlangıçlar vadederler. Yıl
çarkı yaşamlarımızı da beraberinde götürerek döner.
Hepsi onun simdir.
Diişleyerek yarat
Ayışığı gölgelerini
Görkemli basamaklarında danset
Bu sırrın........
Elizabeth BROOKE
Beltone, 1993
14
2
QNUN HİKAYESİ
wmv.focebooK.com/pogawzmfurKiye
15
www.focebook.com/pogonizmturk.ye
16
L
ler. Tanrılarını isimlendirdiler ve onlar için ibadet yerle
ri inşa ettiler. İbadel yerleri tapmaklara dönüştü ve so
nunda tanrıçaya şehirler adanmaya başlandı.
Kutsal şöhretleriyle büyüklerin güçleri korkunç ve
dehşetliydi. Aynca bütün küçük tannlann arkasında,
göğüsleri gökkubbeye süt veren ve yeni yıldızlar doğu
ran herşeyin kozmik anası vardı. Onun yuvarlak ve çe
kici vücudu üzerinde yürüdükleri dünyanın ta kendisiy-
di. Onun dalgalanmalarıyla meydana geliyordu. Or
man, koruluk, çalılık ve bahar mevsimi, o içkin olarak
her yerdeydi. Her kayada her yaprakta, en küçük ve en
büyük hayvanda o vardı. O hepsine baktı, onlara ya
şam verdi, onlan büyüttü, doyurdu, korudu ve vakti
gelince
°
yeniden içine
1
aldı.
, , w w w .fo c c p c o k .c o m / p a g a n ız » ııtu r K iy c
Zamanla kaya oyuklan, taş sütunlar, tapınaklar ve
yüksek kuleler yapıldı. Alanlarda, koruluklarda, kasaba
larda ve deniz kıyılarında ona ibadet edildi. Toprak ta
hıl, herçeşit meyve ve tatlı şurupla doldu. Tüm hayvan
lar ve gökteki kuşlarla bu bir şenlikti belki de.
Tapınaklar gelişti. Tannçanın çeşitli isimlerde olan
rahibeleri; doğumu ve ölümü, tarlalann nimetlerini ve
şehirlerin inşasını kontrol etmeye başladılar.
Zenginleştiler, ayinleri karmaşıklaştı ve şatolan da
ha özgür daha ayn oldu. Bu banş dolu altın bir çağdı.
Ania nasıl olgun meyve en sonunda çürürse bu mutlu
dönem de ateş, tufan ve kan dökmeyle sonlandı. Kutsal
ada Atlantis dev bir dalgayla batınldı. Bütün ünü çakıl
taşlan gibi suyla savrulup gitti. Ananın eski sulan ken
disini unutan onun gücünü kendi güçleri sanan ve kut
sal ateşini dünyasal şeyler için kullanan hırslı ve yozlaş
mış rahibeleri yok etti.
17
Ananın okşayıcı mavi sularıyla tehlikeli bir şekilde
sallanan dünya yolunu değiştirdi ve çaresiz insanlarını
çılgınca kan ve demirin ateşine altı.
Erkekler güneydeki çöllerden yığınlarla geldiler. Ku
zeydoğunun uçsuz bucaksız arazilerinden dalga dalga
aktılar. Önceleri tanrıçanın büyüsüne yenildiler, ama
sonra daha çok, daha çok geldiler ve ellerinde kılıçlarıy
la geçtikleri yeri yakarak, kadınlara tecavüz ederek gel
diler. Böylece babaların yönetimi geldi ve ananın cenne
ti parçalandı. Dünyamn heryeri çılgınlıkla doldu. İşgal
ciler aşağılara doğru indiler ve tecavüz, yağma ve kan
dalgası önüne geçilemez bir hal aldı. Artık ne kutsal
işaretler ne de kurbanların bir yararı oluyordu. Bir kez
başlamış olan, tanrılar yerine savaşı, güzellik yerine kan
ve demiri bilen yığınlar, bütün kadınlara tecavüz ettiler,
mallarını ellerinden aldılar ve hepsini köleleştirdiler. Ra
hibeler kutsal koruluklara saçlarından asıldılar, tapınak
lar ve ibadet yerleri yakıldı ve kirletildi.
Erkekler korku ve nefretle ele geçirdikleri yönetimi
demir yumrukla ellerinde tuttular. Cüretlerinin sının
yoktu Ana tannçanın yerine bir baba geçirdiler. İnsanlar
korkuyorlardı; alanlarda, pazaryerlerinde, ibadet yerle
rinde ve mağaralarda Tann'çamn ne yapacağını, ne gibi
ölümcül bir lanetle öcünü alacağını korkuyla beklediler.
İlk lanet, bir anda yayılan korkunç bir hastalık ol
du.Veba. İnsanlar sokaklarda tarifsiz acılar içinde kıvra
narak,şişmiş kara dudaklar ve ölümcül çıbanlarla, kendi
kanlannda boğularak öldüler. Kara ölüm peleriniyle sü
pürdü toprağı. Cesetlerin gözleri kargalar tarafından
oyulurken Murrigam azametle yürüyordu toprağın üs
tünde. Gece zamanı geldiğinde Hecate insanları isyana
çağırıyordu. Babanın sevgi diye bilinen çıbanı patladı ve
içinden türlü türlü şeytanlıklar fışkırdı. İnsanlar işkence
www.foccbook.com/poganizmturk
18
çekerek öldüler, ekinler yok oldu ve savaşlar patladı.
Babatann'nın ölüm maskı heryeri kararttı ve tüm umut
lar yokoldu. v v r t - w .f a c e D o o k .c o m / p a g a n i z m t u r k iy e
Söylenene göre Babatann tek oğluniı, banşm pren
si, sevginin görüntüsünü yeryüzüne gönderdi. Babalan
ıl'nın cemaati onu da öldürdü hem de o dine yapıldığı
gibi bir haça çivileyerek. Oğul tefecilerin iğrenç ticareti
ne karşı durdu ve kendine en yakın kişi olarak kutsal
fahişe Magdalane'yi seçti. Sözleri ise ne yazık ki kurak
bir çöle düşen yağmur damlaları gibi oldu. Babanın ra
hipleri onun bıraktıklarını çabucak çarpıttılar ve eskisi
gibi devam ettiler. Sevginin yapay bir görüntüsünü taşı
yan yubazlıklan durmak bilmedi. Hiçbiryer batmaları
için yeterince derin olmadı.
Babaeıkiller zor ve gözdağı yoluyla işgal ederek ber
bat bir lekeyi dünyaya yaydılar. Hiçbiryer güvenli değil
di, en uzak ülkelerin en ücra yerlerindeki insanlara dek
ulaştılar ve onlan katlettiler.
İkna ve konuşma işe yaramayınca eskiler tepelere
çekildiler. Yaldızlı ve görkemli şehirlerden ananın kut
sal kokularına ve dağ yamaçlarına taşındılar. Düşünce
lerini ise sakladılar ve korudular.
Korkunun yazmalarını engellediği eskiler, gezginler
olarak çevrede dolaştılar, hikayelerini yaydılar, hastalık
tan tedavi ettiler ve öğütler verdiler. Kutsal nesillerden
eski mitler anlatarak, kendilerini hoş karşılayan her oca
ğa ve her bahçeye kutsal koruluklardan haber götürdü
ler. Bu sırada eski yöntemleri ayakta tutmaya devam
ediyorlardı. Halen yıldızlan izliyor ve sekiz kutsal şenli
ğe bağlı olarak yaşıyorlardı. Karanlıktan dolunaya Ay'ın
dunımlannı izleyerek şiirsel ölçüler kurdular ve tannça-
nın isimlerini oluşturdular. Öyle ki banş üstün gelince
ye dek kaç yüzyıl geçebileceği üzerinde bile çalıştılar.
19
Parlak büyüler yaptılar ve insanları iyileştirdiler. İnsan
ları iyileştiren, ölüleri gömen, çocuk doğuran ve klanla
ra annelik eden kardeşlerini gözettiler. wwv' focebook-com/pogonizmtu
Karanlık arttı ve onunla beraber babaerkillerin, in
sanların artık yalanlarını yutmayacaklan ve boş ayinlere
daha fazla kanmayacakları yolundaki korkusu da arttı.
Artık insanlann yüreklerini ne güzel heykeller ne kilise
ler ne de azizlerin kemikleri canlandırabiliyordı. Böylece
babaerkiller kendi tannçalannı aramaya başladılar ve or
taya kısır bir Meryem çıktı. Ananın doğurgan bacakları
ve kamının vahşi ve derin sırlarının solgun bir karikatü
rüydü bu. Küçük kuyularda ve türbelerde taptılar Mer
yem'e. Rahipler insanlann asıllannı unutacaklarını tah
min ederek şenliklerin isimlerini değiştirdiler ve bu şen
liklerde heykellerin etrafında dansettiler. Ama öz nere
deydi? Sözünü ettikleri tanrının sevgisi neredeydi.? İn
sanlar cehennem ateşi ve cezalar üzerine, ne kadar ah
laksız ve günahkâr olduklan üzerine seramoniler dinli
yorlardı. Ama bu sırada başka şeylere karşı da Kör de-
ğildiler.Rahiplerin üşüştükleri genelevleri, meyhaneleri
görüyorlardı. Onlann bir kanser gibi etrafı zehirleyen
hırslarım, nasıl en kaliteli ipek ve satenden urbalar giy
diklerini, dev gibi mücevherleri olan yüzükleri ve haçla
rı nasıl taktıklarım, nasıl altın kadehler ve işlemeli tepsi
lerle şölen düzenlediklerini gördüler. Rahipler bu şata
fatlı hayatı sürerken, insanlar dışarıda eski püskü elbi
selerle soğuktan donuyor, karda yalınayak yürüyor ve
yiyecek ekmekleri yokken ağır vergiler vermek zorunda
bırakılıyorlardı. Derken babaerkiller tüm kâfirlere karşı
şavaş Uan ettiler. Erkekler, kadınlar, papazlardan olu
şan dev ordular gönüllü ya da zorla kutsal şehir Ku
düs'e doğru ilerlediler. Arkalarında bıraktıkları ise ku
rak ve yakılıp yıkılmış topraklardı. İsa'nın savaşçılarına
20
sonraki yaşamlarında nimetler vadedilirken aileleri açlık
çekiyor ve bıraktıkları topraklarda anarşi kol geziyordu.
Tanrıçanın kutsal dünyası gittikçe daha çok yok edildi.
Zenginler daha zengin oldular ve uzak topraklardan
muazzam servetler getirdiler ve tabiki yoksullar için
hastalık ve kıtlık ta.””" f°‘rf»ok.coWpo9o™zntWk'r<ı
Kutsal savaşlar sırasında, veba üzerine veba yayıldı
ve insanların çoğu yok oldu. Babaerkiller daha da az
gınlaştılar ve bazıları bu belalan onlara gönderen güçlü
tanrıçaya karşı isyan ve intikam planlan kurdular.
İnsanlar dağ koruluklarında, gizli mağaralarda ve
ayışığı varken sahillerde toplandılar. Korkuyorlardı, ya-
şananlann hepsi ananın lanetiydi. Toprak çırılçıplak kal
dı, hiçbirşey yetişmedi, ne yeşil sürgünler kaldı ne de
bir ışık sızıntısı. Çaresizlik içinde anadan ve diğer inti
kam a tannlardan Avcı Hem. intikama Hecate ve bilge
Themis'ten yardım istediler. Babatann onlara hiç bir
umut vermemiş yanlızca cehennem denen karanlık bir
yerde daha fazla a a ve işkence vadetmişti. Böyle-
ce,gerçeği arayan banş,huzur ve kansız bir düzen iste-
ycn topluluklar ve kadın demekleri kuruldu.
Babanın erkekleri buna acı bir şekilde karşılık verdi
ler. Yeni bir savaş açıldı. Haçlı Seferleri yerine cennetin
iygali için, babaerkiller bütün cadıların yakılması ve in-
’•.ııı dayanıklılığının son sınırına dek onlara işkence edil
meni gerektiğini ilan ettiler. Cadıların parası kilisenin
kmiAtlinn dolacak ve onlar kendi ailelerini ve dostlannı
elevemıck zorunda kalacaklardı. Yasa üzerine yasa ya
pıldı Saklanacak hiçbir yer yoktu. Avrupa yakılan ka
dınla! m vücutlarıyla alev alev yanıyordu. Çocuklar, ha
mileler ve yaşlılar babanın sözde ann dın a ateşine atıldı-
lıiı IU*vyüZ yıl sonra dokuz milyon kadın ölmüş ve top
lum baştan aşağıya çürümüştü. Artık hiçbirşey güvenli
değildi..
Cadı, cadı, cadı. Her kadının damarlanda buz gibi
bir korku dolaşıyordu. Bu sözcük tecavüz, işkence ve
asılarak ya da yakılarak ölmek anlamına geliyordu.
Ama önce oniki suç ortağınızı itiraf etmeniz ve çocukla
rınızın gözlerinizin önünde işkenceden geçirildiğini ya
da yakıldığını görmeniz gerekiyordu. Engizisyoncular
sadık destekçileri ve uıbalannın altındaki silahlarla ken
dilerini koruyarak zamanla semirdiler, korkunç işlerini
yaparken öç korkusu hep damarlarında dolaştı. Sonra
ları çok az bir kısmı incinmiş aileler tarafından ipe çekil
di. Bu asla yeterli değildi.
Tepelerin sağladığı az bulunur korumaya rağmen
eski yöntemler gittikçe yok oldular. Aile klanları kendi
içlerine döndüler ve değiş-tokuş durdu. Hiç kimse baş
kasıyla konuşmadı, hatta gözgöze bile gelmedi. Artık
egemen olan sessizlikti.
Bir halkı, bir kültürü öldüremezsiniz. Son insan kat-
ledilinceye dek yaşamaya devam edecektir. Kayalarda,
ağaçlarda, nehirlerde ve rüzgarlarda devam eder yaşa
maya. Akan kan dininceye dek ruhlar kutsal oyuklarda,
ilkbaharlarda ve kayalarda beklemeyi sürdürdüler.
www.facebookxaWpaganizmhjrkiye
ÜÇÜZ TANRIÇA
24
anneleri birleştirdi sonra da babalan böldü, anaerkil
devletlerin en bilinen yönleri uyuşmazlıktan uzak oluş-
lanydı. Aile kavramı bu devletlerde gelişti ve büyük
şenliklerle kutlandı. Bu devletler başka insanlara ve
hayvanlara zarar vermeyi ciddi suçlar olarak nitelediler.
(Hanibal, Galli'lerle olan antlaşmasında uyuşmazlıklann
Galli Kadınşefler tarafından çözülmesini şart koşmuş
tu.) Demeter ve Persephone (kore) arasındaki ilişkinin
gösterdiği gibi kutsal anaya tapılan yerlerde kadınların
yüksek bir statüsü vardı. Bu statü onlara kadının sırla
rıyla bağlantılı bir şekilde dini görevler yüklüyordu.
'....G izem Demeterci annelik prensiplerinin yapısında
vardır. Gizem kadına tahıl tohumunun dönüşümleri
yok oluş, ve var oluş arasındaki karşılıklı ilişkiyle veril
miştir wwwtacebook.com/poganizmturkiye
Üstünlük tohumu, bu kültürde tohumu besleyip
büyüten döl yatağına aittir ve gündüzden çok geceye
dayanmaktaydı. Gece toplanma, mahkeme ya da ayin
yapma zamanıydı. Anaerkillik Güneş yerine Ay'a önem
veriyordu. Bu sistem yaşamın aydınlık yüzünü kapatan
ölümü, neşeyi gölgeleyen kederi tanıyordu. Sadakat ve
adaletin de dişil kavramlar olmalan kaynaklarının, aynı
doğruluk, dindarlık ve kültür gibi, anaerkil kültüre da
yandığım gösterir.
Yerleşik hayatı, erkeklerin göçebeliği dayatmasına
Mgmoıı, ısrarla isteyen kadınların birçok örneği vardır.
İhı yüzden şu söylenebilir: Uygarlık ve kültür, kadının
•ti.ilimin gelişmektedir. Çocuklar da yerleşikliğe, sürek
li bu besin kaynağına ve eğitime ihtiyaç duyarlar. Bir
tupluıu kadınlara değer veriyorsa bu alanlara eğilecektir
v e İ m i d n kültürü ilerletmede çok olumlu birşeydir. Bu
25
Strabo ( M.Ö. 63 - M .S . 24 ) kültür birikimi üzerine
ve kadınların yumuşak gücü hakkında şöyle der:
wivıv.facebook.com/paganizmrurkıye
27
şımaktadır. Onuncu günde yine bir meşale taşıyan (Üç
oldu) Hecate ile karşılaşır. Persephone'ye ne olduğunu
sormak için birlikte tek tanık olan Helios'a (Güneş) gi
derler. Güneş onlara Persephone'nin yeraltı Tanrısı Ha
des tarafından kaçırıldığım söyler.
Demeter tüm dünyayı titreten bir çığlık koparır ve o
andan sonra hiçbir şey yetişmez, toprak çıplak kalır. Kı
zı, kendisinin bir parçası, bir bakire yabancı bir güç ta
rafından kaçırılmış ve tecavüze uğramıştır.
Bunun kızına yapılışını her anne izler. Kızlan onlar
dan koparılır ve erkeklerin dünyasına çekilirler. Erkek
ler onlara tecavüz eder ve kölelik yaptınrlar ama aynı
zamanda onlara bir yaşam verirler. Böylece Persephone
tannsal bir çocukla geriye döner, onun olmayan fakat
onun vücudundan doğan bir çocukla o artık ,b üyük sır-
nn içine çekilmiştir.
Demeter, Persephone miti babaerkil mitler öncesi
üçüz lannça ve kutsal ana mitlerini yansıtır. Üçüzlük
Bakire Persephone, Anne Demeter ve Kron Hecate'i
kapsar. Bu mitte Hecate bir krona ya da gölgelerin kara
tanrıçasına yaraşır bir şekilde mağaradadır. Tacavüzü
görür ve Demeleri elinde bir meşaleyle karşılar. Üç me
şale ve hiçbir zaman eski masumluğuna dönmeyecek
olan Persephone'yi arayan iki tannça, ana, bakire ve
kron oğlan doğunca dördüz olan büyük tanrıçanın üç
eski yüzüdürler.
Persephone krallığının yönetimini almak için ölmek
zorundadır. (Bu yüzden o ¿■allığın kölesi değil kraliçesi
dir.) Bu şu soruyu akla getiriyor: Acaba tecavüz psiko
lojik bir ölümün mü sembolü? Ya da düşünceye saygı
sızlık mı?
Eski biçimleri parçalamak için karanlıklardan fırla
yan Hades/Pluto gibi mitin bize bahsettiği zenginlikler
28
için özgürleştirilen, talep edilen ödül ve karşılık yerin
çok altında saklanmıştır. Nedir o zaman yerin altında
saklı olan? Persephone'nin kazandığı krallık mı? Onun
Pomegranate'i tanrıça için kutsal olan, Hades/Pluto ta
rafından onu bağımlı kılmak için verdiği meyveyi, yedi
ğini öğrendik. Bu tohumlan bir kez yerse her yılın üçte
birinde yer altına dönmek zorundadır. Peki ya unutur
sa? Ya da kendine öğretilenleri uygulamak istemezse?
Aynca, Persephone bir yaşam hediyesi, bir çocukla or
taya çıkar ama bu bir oğlandır, başka bir yabancı varlık-
k*- kvtvw.facebook.com/poqanizmturkiye
Persephone yi umutsuzca ararken Demeter geze ge
ze Eleusis'e gelir. Saray duvarlarının yarundald kuyu
nun önüne çöker. Bu kuyu güzel danslar kuyusudur.
Su çekmeye gelen kralın kızlan onu görür ve soylu bir
kadın olduğunu düşünerek ona su ve yiyecek verirler.
Sarayda kralın çocuklarına bakmasını teklif ederler.
Kralın kansı yanma oturur ve ona şarap sunar.
Ama Demeler şarabı reddeder ve orucunu bozmak için
arpa, su ve nane kanşımı bir içecek ister. Bir tannça
olarak ve minnettarlığı yüzünden Demeter kralın çocu
ğunu hergün ateşe yatırarak ölümsüz yapmaya karar
verir. Derken birgün Demeter'i gizlice izleyen kralın ka
rnı onu görür. Demeter onlara yanlış anladıklarım söy-
Irı Kralın çocuğuna verilebilecek en iyi hediyeyi, paha
biçilmez bir şeyi, ölümsüzlüğü vermektedir. Ama er
l i ! lirin çarpık dünyasmda iyi-kötü kötü-iyi olmuştur.
I »enirler lahıl tanrıçasıdır ve tahıl ateşte pişirilmek zo-
ı um ladır. Ateş yakar, antır. Bir cenazenin küllerinden
yuknelrn ise hepimizin bildiği Zümrüt-ü Anka kuşudur.
I »enirler tannça olduğunu açıklar ve güzel danslar
iııvu-uııııın üzerine kendisi için bir tapınak yapılmasını
huyunu tapınak yapılır ve Demeter oraya çekilerek ke
29
derine geri döner, oruç tutar, acı çeker. Bu sırada dün
ya kuraklaşır. Derken Persephone tekrar ortaya çıkar.
(Onu aramaya bazı mitlere göre Hecate, bazı mitlere gö
re Hermes gitmiştir.) Ama artık bir annenin çocuğu de
ğil, bir çocuğun annesidir. Anne ve kızı çemberi dön
müştür. wwvv.faeebook.ccm/po90niJmturkiy«:
Persephone dünyaya döndüğünde H ecate tarafın
dan karşılanır ve o andan itibaren bir daha ayrılmazlar.
Persephone, daha önce mağarada, gölgelerin içinde
olan kronu görür. O nu tanır, benim ser ve ondan sonra
yaşamım onunla paylaşır. Artık anne olan bakire kronla
karşılaşmıştır. Ve onlar bir olmuşlardır.
Buna göre H ecate de bir tannça olduğundan Per
sephone ona tanrıçanın yaşlı çirkin yüzünü görme gücü
veren bir deneyim yaşamıştır. O gönderilmiş ve ateşin
içinde de bulunmuştur.
Yer altında kim yaşar? Bu babaerkil tanrılar tarafın
dan tahtından indiriUnceye dek yer altının kraliçesi He
cate idi onun krallığı yer altındaydı. Ama şimdi bir ma
ğarada, yine karanlıkla ama yeryüzünde. Ancak meşa
lesiyle Persephoneyi arayan, onu bulmak için ölüler ale
mine inen de H ecate'dir. Yer altı dünyasında bakireyi
bir kabus beklemektedir. Gerçekten kabus olan bir ka
dın, Gorgon, kafasında kıvrılarak hışlayan yılanlarla, iğ
renç yüzü ve ölüm saçan gözleri erkekleri taşa döndü
ren kadın. O kan kusan, doymak bilmez annedir. Bü
yük adil olandır, hem kralı hem hizmetçiyi aynı şekilde
taşlaştırır. Onun bakışından hiçkimse kaçamaz ve o ta
bii ki Persephone'nin ta kendisidir." Hayal edilemez bir
güzelliğin, en çekici olanın en çok istenenin karanlık,
canavar yüzü."
Persephone kendisini görmüştür. En karanlık en
kuytu yerde. Bütün dayanaklardan ve serbestlikten
30
uzakta, kabusla yüzleşmiştir. Kaçırma, tecavüz ve Gor-
gon 'un kafasının dehşeti, en sonunda ise bu karabasan
dan uyandığında hamiledir. Yaşam doludur ama değiş
miştir, artık yanlızca annesini değil yeni krallığının dev
rik kraliçesi H ecate'i de içine almıştır. Persephone geri
ye yanlızca anne olarak dönm ez tohumu ( ölümsüzlük
tohumu mu ? ) yemekle sonsuza dek G orgon'un kafası
na bağımlı kalmıştır. Persephone yer altında başına ge
lenleri asla unutmayacaktır.
İlyada da bahsi geçen Persephone çok ürkütücüdür.
Bu yer altı tanrıçası okunan lanetleri duyar ve gerçek
leştirir. Toprak işlenirken çağrılan da bu tanrıçadır. O
ölüm leydisidir. G orgon'un yüzünü görmüş ve onu içi
ne almıştır, bu yüzü, yaşam hediyesini ( çocuğu ) taşı
dığı gibi gittiği her yere taşır.
Persephone annenin kanını görmüştür ve kadının
sırrı kandadır: »vww.facebook.com/poganirmturkiyc
ww w. fo cc b o o k ,co m / p o g a n ı zm tu rk ıy e
Eleusis
32
run kara ayinleri savaşçıların caniliklerine açık değildi.
Eleusis ayini her yıl yapılır, güç ve sırla yenilenirdi.
Persephone (arrhetos koura- muhteşem bakire)'nin
kabusu ve Demeter (Meyve taşıyan)'in yaşadıkları her
yıl Attica'nın tohum ekme zamanında temsil edilirdi.Bu
temsil Boedromion (Bu yüzyılın başında araştırmalar ya
pan İngiliz Antropolog Jane HARRÎSON, pyanepsion
der.) ayma denk düşüyordu. Aynı zaman bizde eylül -
ekim yani Samhaindir. Ayin, ayın üçüncü bölümünde,
onbirinri günden onüçüncü güne kadar yapılırdı. Bu
zaman; 'A y'ın soyulduğu ve çalınan parçasını ararken
zifiri karanlığa dek gittiği zamandır.' , , ,
Genellikle tannça ayinleri gece başlarcfu hartan in<£r
şaleler tutan katılımcılar, yas kıyafetlerine bürünür ve
mersin çelenkleri taşıyarak sessizce Eleusis'e yürürlerdi.
Bazı kadınlar kafalarının üstünde dallardan örülmüş se
petler ya da sandıklar taşırlardı. Sepetler tannça için
kutsal olan söğütten örülür; büyük sepetin (cista mysti-
ca) çevresinde de döl yatağını sembolize eden bir yılan
sanlı dururdu, tannça için kutsal olan domuzlar kaya
oyuklanna atılarak kurban edilirlerdi. (Persephone'nin
içine düştüğü yanğa onunla beraber bir çobanın ve do
muzlarının da düştüğüne inanılıyordu.) Domuzlar gele
cek sene tekrar yukan çekilir ve mihrabın üzerine konu
lurlardı ve kutsanmış cesetleri, ekilmeden önce tohum
larla karıştırılırdı.
Atina'nın kenanndaki küçük agrai sırlarının katıbm-
«ilan gece hazırlanırlar, Demeter ve Hecate'nin ölüler
kraliçesi Persephone'yi ararken kullandıklan meşaleler
gibi meşaleler yakarlardı. Üstlerine örtüler konur ve her
M»! gecenin güçlerine teslim olan ölüm gelinlerine dö
nüşürlerdi. Demeter gibi oruç tutarlar, karanlığın içinde
lılıv y arıyormuş gibi dolaşırlardı.
Birinci gece katılımcılar gizli bir ayine çağrılırlar,
ikinci gece ise Demeter’in güzel danslar kuyusu yanın
daki mutsuz kayanın üzerine oturmasını tem silen topra
ğın üzerine çöker ve oruç tutarlardı. Bu sessiz ve keder
li bekleyişin ardından bir çığlık duyulurdu: " Ağır sus
kunluğunuzu koruyun! Ağır suskunluğunuzu koruyun!
Demeter'e ve Kore'a, iki Thesmophori'ye dua edin."
Sonra katılımcılar, kendilerini vaftiz etmek ve yeni
lemek için nemli büyük anayla birleşir denize atlarlardı.
Daha sonra da Demeter'in Eleusis'teki tapmağı için ha-
zırlanırlardı. Kutsal binanın en kuytu yerlerine gönderi
len katılımcılara sım n üç yüzü gösterilirdi: Yapmak,
söylemek ve göstermek, Burada katılımcının itirafı baş
lardı: " Oruç tuttum, kanşımı İçtim, dsta (küçük gö-
ğüs)'dan aldım, kullandım sonra sepete ve sepetten
tekrar cistaya koydum." Böylece anneden çocuğa, ço
cuktan anneye, göğüsten sepete ve tekrar göğüse sır ta
şınırdı. Ama kanşımı, suyu, şarabı ya da kanı ve sütü
veren; karanlık, kısır, oruç tutan anaya saygı gösterile
rek yapılırdı bunlar. www focebcok coWpogorMmturkiye
"Olgunlaşmak, sırra katılmak" kapatmak anlamına
gelir. Gözleri, kulaklan ve ağzı kapayarak diğer duyu
yu, gizemli olanı, sırların en büyüğünü açmak. Bu Ele-
usis'in kutsal dansım izlemek, güzelliği karşısında bü
yülenmek ve sonra sanki hiç ışık yokmuş gibi görmek
ya da görıpemek demekti.
Meşaleler söndüğünde rahip ve rahibeler kutsal ev
liliği canlandınrlardı. Tecavüz, Persephone'nin değil
ama Zeus'la evlenmeye zorlanan annesi Demeter'in te
cavüze uğrayışıydı canlandırdıkları. " Kederli ananın te
cavüzüyle aldığı yaralar iyileşir. Kore'u yer altından ça-
ğırmak için zifiri karanlıkta bir gong vurur, ölüler diya
rı yarılarak açılır..." Birdenbire meşalelerden bir ışık de
34
nizi oluşur ve çığlık duyulurdu: " Soylu tannçanın kut
sal bir çocuğu oldu.. Ateşle oluşan ve karanlıkla biçim
kazanan yaşam yukan doğru fırlar; mutlu sonun yeri,
Eleusis'in kıyısında bu çığlık yankılanıp dururdu. Ayi
nin sesleri ve suyun üzerinde yansıyan ışıklan tüm Ati
na'dan görülür, inanmayanlar bile bu sun paylaşırdı.
Hikâyede ki kimdir? İki tecavüze uğramış kadınnu
vardır.? Yoksa, iki kutsal çocukmu? Yoksa bu kendini
tekrarlayıp duran eskimiş bir mitten başka birşey değil-
mi ?
Tahıl tanesi sessizlik içinde katılımcılara gösterilir.
"Anlatılamayandan gelen büyük, mükemmel ışık."
Bu mitteki kaçırma ve tecavüz etme, yabana bir gücün
zorla sahip olması ve kutsal çocuğun doğumu; bir yeni
den doğumu ya da anneyle birleşimin erkek tarafından
zorlanmasını değil; kadının kendini çoğaltmasını temsil
ederler." ^occljook.com/pogoni/mturkıyc
Bir kadın önce anne sonra kızdır. Bu bağların bilinci ise onda
nesiller üzerine yayılmış olduğu duygusunu uyandırır. Zama
nın dışında olmaya, ölümsüzlük duygusunu yitiren hızlı ya
şantı ve zorunluluğa doğru ilk basamaktır bu.... Bu tip bir
deneyim nesillerin yaşamında bireye bir yer ve anlam kazan
dırır; böylece içine karıştığı yaşamın akışındaki tüm gereksiz
engeller ortadan kalkar. Aynı zamanda birey yanlızlıktan kur
tulmuş ve bütünlüğe ait olmuştur. Bütün ayinsel kaygılar son
tahlilde bu amacı ve sonucu kapsarlar.
36
ağzı hilal şeklindedir ve ekin biçmek için kullanılır. Per
seus babaerkil bir tarzda Gorgon'un kafasını vücudun
dan ayırarak onu yoketti. Ya da öyle olmasını umdu.
Gorgon yanlızca daha derinlere indi. Labirentler biraz
daha dolanbaçlı, engeller biraz daha büyük oldu. Ama
ölmedi: Korkunç kafasıyla savaşlan seyreder; cadılann
yakılmasıyla yok edilmek istenen; çılgın kahkahalarını
atar, engizisyonculann olduğu kadar faşistlerin, katille
rin, tecavüzcülerin ve yobazlann dostu olan ma-
got-kafalı Gorgon hala gölgeli ara dünyalarda yaşar.
Onun ölümcül bkırtılan dünyalar arasındaki boşlukta
yankılanır durur.
Üçüz tannça, herşeyin kozmik anası, benim ve bir
çok cadının inançlarının temellerini oluşturur. Onun üç
yüzü yaşamımızdaki üç aşamayı anlatır. Bakire, anne ve
Kron, aynı yeniay, dolunay ve karanlık ay gibi (bkz. bö
lüm 6 S .6 1 ) WWfv¥ fa c e b o o k .co m / p a g o n ir m tu rk iy c
ANNE
Ezen, sömüren birşeyin varlığı karşısında, bin deneyiminin
büyüklüğünden dolayı sessiz kalırsa; o gizemlidir. Çünkü an
latılamaz, onu açıklayacak kelimeler yoktur. Kelimelerle anla
tılamayan deneyim, genellikle sırlara ilgisiz bir dünyaya in
dirgenmektedir. Ne varki bu dünya varoluş şekli dişil olanla
ra ruhsal zarar verir. Bu kişiler hayatlarının büyük bir kısmını
kıdın işlerine ayırmışlardır. Çocuğu taşıyan, erkeğe bakan,
olmck üzere olana hizmet eden hep bunlardır. Bu insanlar
kanılı Özgül değerlerini sorgulamaya itilmişlerdir. Çünkü ön-
•nl deneyimleri kelimelerde ifadesini bulamamaktadır.
37
mamızın sebebinin o olduğunun bilinciyle kollarına gö
müldüğümüz kadındır. Ancak anlaşılmaz olan Babalan
ıl inananlarının anneye olan bağlılıkları karşısında lir lir
titremeleridir. Gaz çıkaran, pisleyen, huysuz bebekler
yetişkin bir kafadan, temiz ve giyimli olarak fırlayıp çık
mazlar. Aksine kan, pislik ve mukus içinde, annelerinin
terlemeleri, ıkınmaları, hızlı nefesleri ve doğumun müt
hiş acısı yüzünden attıkları çığlıklar arasında doğarlar.
Bazı erkekler kadınlarını doğum halinde görmenin şo
kundan asla kurtulamazlar. Kaldı ki bazı kadınlar bunu
kendileri de atlatamazlar. """ foeebook.com/pogon.imturk.ye
Babatann inananları kadının bu ilk, son ve en bü
yü k sırrını kontrol etmeye uğraştılar. Bazı yerlerde ka
dınların ebelik yapması yasaldandı. Babalar ve destekçi
leri, kendileri doğum yaparak deneyim kazanan kadın
lan engellediler ve kadının bu son kutsal ayinini zor ve
baskıyla yavaş yavaş geri plana ittiler. Kutsal olan aşa
ğılık sayıldı ve kadınlar sim öğrenmemeleri için doğum
öncesi bilinçsizleşmeye itildiler. Bu Havva ile başlamıştı
ama Lilith onun hizmetçisi ve ebesiydi. Gölgelerin yol
cusu eşikte yaşayan Lilith ölümün sıcak nefesini tanı
yordu. Havva'nın bu tehlikeli yolculukta yaşadığı her
sorunda, elinden tuttu. Çünkü bu canimin ölüme en
yakın olduğu zamandır. Afrikalılar şöyle der: "Doğuran
bir kadın çılgınca akan bir nehirde, bir kütüğün üzerin
de duran kadına benzer. Diğerleri nehrin kenarından
ona yüreklendirici sözler söyleyebilirler, ancak o kütü
ğün üzerinde yalnızdır." Babatann nehri kurutur, kütü
ğü parçalar ve başlar biranönce bitirmesi için kadını
dürtüklemeye. Kadın yalnızdır ve teselli edecek kimsesi
yoktur. Çünkü ona destek olmak isteyenlerin elleri bağ
lanıp ağızlan kapatılmış, hepsi kıskıvrak yakalanmışlar
dır. Kadın yüzükoyun yatarak yerçekimine karşı iter,
38
traş edilmiş bacaktan Babatanrı'nın sım nı görmesi açıl
mış, bir ortasayfa fotoğrafı gibi durmaktadır. Babatann
bu sım n röntgenciliğe değil ortaklığa bağlı olduğundan
habersiz, asıl noktayı görmeden bistürisini biler.
Göbek bağını keserken bir kadının yeni doğmuş oğ
luna söyledikleri:
www.faccbook.cofn/pagQnizmturkiye
Orta yerinden göbeğindeki bağı kesiyorum; doğduğun yerin
evin olmadığını bil ve anla Doğduğun yer sığınak değil,
sadece geldiğin yolda bir duraktır burası. Durası hayata başla
dığın noktadır. Burada filizlenir ve çiçek açarsın. Burada an
nenden ayrılırsın, kayadan kopan bir parça gibi.
39
sekiz yaşındayken evi terketmişti. ( Alberto'nun ne
den erkekleri öldürmediği ise karanlıkta kalmıştır; belki
de onlardan çok korkuyordu.)
Ana-oğul arasındaki ilişki her zaman babaerkillerin
fantezilerindeki gibi değildir. Örneğin; Adrienne Rich
tam da bunu akla getirir biçimde babanın yönetimi, ya
ni yetişkin bir erkek olmadan üç erkek çocukla geçirdiği
bir yazı anlatır: ıvıvw .f a c e b o o k .c o m / p o go nizm fu rk iy e
40
ama hastalandığımız ya da yaralandığımızda bizi saran
ve koruyan ellerini hatırlayarak adını andığımız hep an
nem izdir.
BAKİRE
41
w w w .facebo ok .co m / P Q 9an ix m tu rk ly e
42
ruma düştüğünde yardıma gitmişlerdi. Kraliçeleri Pent-
hesileia'da; kadın yönetimini küçümsediğini göstermek
için cesedini çiğneyen, vahşi Akhilles tarafından bir sa
vaşta öldürülmüştü. Akhilles cesedini çiğneyerek onun
intikama ruhunu durdurmak istemişti.
ö lü Amazonların 'güzel olanlar' diye adlandırılan
ruhlan için Trojan'lar, mezarlar inşa eder ve kurbanlar
verirlerdi. Bir gün Attica Kralı Thesus, Amazon Krali-
çe'si Hippolyta'yı kaçırdı ve amazon kurallarına aykırı
olarak onu kansı olmaya zorladı. Öfkelenen Amazonlar
Yunan sahillerini yakıp yıktılar ve Atina'yı kuşattılar.
Bu olaydan sonra Yunanlılar ve Amazonlar düşman ol
dular ve Yunanlılarla savaşmak için Amazonlar M.Ö.
450' deki Salamis savaşında Xerx' lerje birlikte Kraliçe
Artemisia'ya katüddar
Lesbos, Taurus ve Lemnos adalarının kadınlara ait
olduğu söyleniyordu. Taurus savaşçıları adaya ayak ba
sın her erkeği kurban olarak öldürüyorlardı. Bir efsane
ye göre de Lemnos'taki kadınlar ayaklanmış ve kocala
rının hepsini bir anda öldürmüşlerdi. Bu kadınlar er
keksiz yaşıyor ve erkeklerle yanlızca ayinlerde hamile
kalmak için beraber oluyorlardı.
Kuzey Avrupa'nın Amazonian da ValkyrTer, Kelt
ve İrlandalI savaşçı kraliçelerdi. Bu yerlerde birçok sa
vaşçı kadın gelenekleri oluşmuştu. Lewis Spance Cadı
ların hangi soydan geldiği konusunda nettir:
43
w w w .foccbook.com /pogoiM zm turkiye
44
w w w .focebook.com /po90n izm T urk1yc
45
Persephone'nin bir adı da Phesephatta'ydı , Atti-
ca'daki yer altı tanrıçası. Şu açıkça anlaşılıyor ki onun
tecavüze uğraması kuzeyli barbarların istilasını anlatan
mitin bir yansımasından başka bir şey değildi.
Charlane Spretnak'a göre mit şöyledir: Başlangıçta
Dünya kıştan habersizdi. Çiçekler ve meyveler sürekli
açar ve olgunlaşırlardı. (Cennet bahçeleri ) Sonra insan
lar avcılıktan yerleşik hayata geçtiler ve onlan gözeten
tannçaları Demeter kadınlara yetiştirmeleri için Tahıl
(Buğday) armağan etti. Kızı Persephone de onunla be
raber ekinleri bekledi. Özellikle de taze bitkiler ve yeşil
buğday başaklan onun hoşuna gitmişti.Ekinler yaz gü
neşiyle olgunlaşınca; Persephone, tepelerden Demeter
için nergis, sümbül, mersin çiçeği; kendisi içinde buğ
dayların arasından kırmızı gelincikler topladı. Persepho
ne bu sırada dünyadayken yaşadıklan evlerin çevresin
de huzursuzca dolaşan ruhlar gördü. Sonradan annesi
ne yer altında neden yeni ölmüşleri alacak, onları rahat
ettirecek ve yuvalarında olduklarını hissetmelerini sağ
layacak biri olmadığını sordu. Demeter yer altınında
kendisinin olduğunu ama yaşayanları daha önemli bul
duğunu söyledi. Persephone bu ruhların kederini hep
hissetti, artık onların acılarını düşünmekten dünyanın
zelliklerinden zevk alamaz oldu. Sonunda kendi başına
yer altına inerek bu ruhlan kendisi kabul etmeye karar
verdi. Üç gelincik ve üç demet buğday topladı ve De-
meter'den, bir yarıktan aşağı inmek için izin aldı. Per
sephone annesinin verdiği fenerle yanhz başına, yavaş
yavaş yer altına doğru indi. Karanlık ve nemli geçidin
kıvrımlarında ilerledi ve ölülerin yakanşlannı duyunca-
ya dek tek ses çıkarmadı. Bir köşeyi dönünce azap çe
ken ruhlarla dolu bir çukur gördü. Ölüler umutsuzluk
içinde geziniyorlardı, bu çukurun içinde.
46
.www. fo ce b o o k .c cm / p o g o n ı z m h r k ıy e
Persephone, alçak düz bir kayanın üzerine annesi
nin verdiği fener ve bir kova dolusu pomagranete tohu
mundan oluşan mihrabını koydu. Yaklaşan her ruhu to
humlarla kutsadı ve şöyle dedi:
KKON
47
büyümez, tohumlar. Doğumdan önce uzun ve sesiz bir
hamilelik vardır. Fikirlere gebe kalma, biçimlerin üretil
mesi de böyle olur. Acı ve 'Artık bitsin' çığlıkları sonun
kılpayı aşılacağının işaretleridirler. Karanlık kabuslar di
yandır, ancak aynı zamanda da anlatılamaz zenginlikle
rin ve sırlarla yaşamanın başladığı yerdir. Hecate'in fe
neri ya da Persephone'nin ölülerin ruhunu kabul etme
si olmadan denge bozulur, ışık gereğinden fazla artar
Yaşam fazla güzel fazla kansız olur.
48
cinsel organlarını yiyen, kısırlaştırıcı cadıydı. Şaman
olarak o dünya kutbundan ya da yaşam ağacından ge
len, bir karga veya bir ejderha olarak uçabilen, ölümü
yeniden doğumu ve iyileşmeyi bilen, hasta ve ölülerle
uğraşırdı.
Ama o aynı zamanda kabilenin bilgeliğinin ve efsa
nelerinin koruyucu suydu. Kron, düş örücü, vahşi de
nizlerin kadını, kutsal ateşlerin koruyucusu, kazan ka
rıştırıcısı, yaşam damarıydı. Kurtlarla koşan, yol kav
şaklarında bekleyen ekşi ve a a olanın tannçasıydı o.
Kron adaletin delinmesinin şeytani izleyicisi, yuva yı
kan ana; dünyevi çocuklukla ve anneyle ilgili olan her-
şeyi geride bırakmış, yollar, tepeler ve ormanlarda göl
geler içinde yaşayan, ay çıkınca sahillere inen yaşlı sa
natçıydı. wwvv iacc“ÖO,<£:om/’P<19ıa/1,2n'turkıye
O vahşetin Hecate'i, gecenin kraliçesi, kadife gece
ler içinde gelişen herşeyin tatlı efendisi, kan içici, ölü
bckleyid; yeni yaşamın bahçıvanıydı. Bazıları ona eşikte
yaşayan, büyü okuyan kader ipliğinin eğiriösi de dedi
ler. Fransız devrimi sırasında yakalanıp giyotine gönde
rilen ve kafalan uçurulan devrik aristokrat kocakarılar;
hin, süt, yaşam ve ölümle dolu, kaynayan kazanıyla
I lecate'in, beden yiyici Kronun kadınlarıydılar. Kron'un
tlev bir döngüsü vardı; biten, böylece başlayan; başla
yım. böylece bilebilen, gece yaklaştığında ve ölüm hiçte
UJUtk olmadığında yaz dönümünü izleyen, sıcak yaz
(O/garları eserken kışın en karanlık amnın bilincinde
•l >n Kendi yansımasına dönen, en güzel en yüce ola
lım dehşeti; yılan saçlı, öfkeli çığlıklar atan, zehir saçan,
ymıtnıılartlan pelerin giyen, arkasında kurbağalar zıpla-
»•m kollarında yılanlar ve kertenkeleler olan kabus; ce
mi Şövalyelerin silahlarını eriten, sözleri ve geçmiş ba-
Iftftlmı ıleğcrsizleştiren gecelerin annesi. Ölüm anında
49
savaşçı^1- kimin yüzünü görürler? Kron'u. herzaman o
korku ve acıdan rahatça sıyrılıp kurtulmayı sağlayan
tanrıçaydı.
Sümer, Babil, Asur, Pers, Arap, Tüton ve Hebrew
Mitolojilerinde bulunan Lilith'in vampir kadın, tüm be-
»«vw.faccbook.com/po9anizmturkiye
Ölçme
KELİMELER
AKAN Hatırlama
DELİLİK
Yürek-Ruh jUmma
D ü ş le m e
U n u tm a
50
derilerin sonu, öten baykuş, köpek ve yılan olduğuna
inanılırdı 'Lilith dişinin iç güdüsel, dünyevi varlık duru
mudur' .... O sarsılan ilk ve anlatılamaz olan varlık du
rumudur. O Adem'in altında kalmak ve ona bağlı ol
mak yerine vahşeti ve şeytanla ortaklığı seçmiştir
51
güldirler. Olgun kadınlar, ayın her iki yüzüne ayrılmış
kökün her iki yanına da ihtiyaç olduğunu bilirler.
Köle olmadığınız zamanı hatırlayın. Yanlız ve neşe
içinde yürür, çırılçıplak yıkanudınız. Onunla ilgili tüm
anılarınızı yitirdiğinizi söylüyorsunuz; hatırlayın.......
Onu anlatacak hiçbir kelime olmadığını, onun var olma
dığını söylüyorsunuz. Ama hatırlayın, hatırlamak için
uğraşın; yapamıyorsanız, onu yeniden yaratın.
iv iv iv .f a c e b o o k .c o m / p o g a n iz m h ir k iy e
52
4
53
işaretleri okuyuşumuzun artarak tarafsızlaşmasma rağ
men; mitin ve gerçekliğin geçerli uygulamalarım biçim
lendiren olayları anlamak zorundayız. Nasıl olursa ol
sun mitler ve efsaneler bize yansıttıkları kültürü ve ke
sin kanıtlar olmaksızın kabul edilmeyen yönlerini anla
tırlar.
Tarih öncesindeki tannça hakkındaki çalışmalarında
Marija Gimbutas anaerkil değilse bile kadın merkezli
olan toplundan itinayla incelemiş ve ortaya çıkarmıştır,
tannça merkezli dinin kökleri verimlilik tannçasına tapı
lan Paleolitik çağa dek uzanır. Mağara resimlerinde ve
tannça heykellerinde tannça,büyük ana biçimiyle çok
memeli, çok karınlı ve bazen hamile olarak gösteriliyor
du . Parklı adlarda da olsa büyük anaya tüm kültürlerde
tapılmış olduğu anlaşılmaktadır.
1 5 ° w w w f c c e b o o k c o m / p a g o n ız m
54
otoritenin; ana ve baba figürlerinin sembolleriydiler.
Buzlar eriyip otlaklar daha güneye doğru yayıldıkça ka
bileler balıkçılıkla ve şifalı otlarla da ilgilenmeye başladı
lar. Yeni aletler geliştirildi ve ayn ayn duran aileler ya
vaş yavaş küçük köylerde toplanmaya başladılar. Şa
manlar ve rahipler de bu köylerde ha|klanrun maddi ve
ruhani iyiliği için çalışmaya başladılar.
w v w .fa ce b o o k .co m / p o g o n iim lu rk iy e
55
Tanrıçanın tapınaklarının yıkılmasının ardından ra
hibeleri dinlerini babaerkillerin kıskanç bakışlarından
koruyabilecekleri taşra toplulukları arasına karıştılar.
Kendilerinden sonraki kadınlara bırakmak için gelenek
lerini devam ettirdiler. Eski bilgi, cadı avı köprüyü yı-
kıncaya dek anadan kıza geçti.
İyileştirici olarak kadın (Woman as Healer) adlı kita
bında Jeanne Achterberg, DanimarkalI bir şamam anla
tır. Hayranlık uyandıran efsane Thorbioga:
56
Kabile Suriye'den gelen bir işgal dalgası sonucu Yuna
nistan üzerinden kuzeye gelmiş, Danimarka yoluyla İr-
landaya ulaşmış ve Bronz Çağı'nın ortalannda İrlan
da'yı işgal etmişti. İrlanda'ya varışı eski kayıtlara İ.Ö.
1472 olarak geçmişti. Bu kabile tanrıça Danu'ya tapıyor
du. Argos'taki tapınakları Phoenician'lar tarafından ele
geçirilmeden önce Peleponesse'nin dini başkentiydi.
İrlanda işgaller kitabında adı geçen ve Bede'nin dini
tarihince (Ecclesiastical History) desteklenen başka bir
işgal de Danaan'lardan 200 yıl sonra gerçekleşti. Bu in
sanlar batıdan, Trakya'dan, Akdeniz ve Atlantik yoluy
la geldiler. Karaya Wexford Körfezi’nde çıktılar ve ora
da onları Kuzey Britanya'ya geçmeye ikna eden Dana-
an'lılarla karşılaştılar. Bu kabileye Piktier (Pixi) denildi.
Kabilenin kadınları, Amazonlar gibi savaşta yer alıyor
lardı. Graves eski Ingiliz, Yunan ve İbrani kültürleri
arasında sıkı bağlar olduğunu iddia eder. Ona göre
M.O. 2000 yıllan civannda denizci bir kabile kuzey, gü
ney ve Doğudan gelen işgalciler tarafından Ege'den ko
vuldu. Böylecc bir bölümü kurulu ticaret yolunu izleye-
n*k kuzeye doğru giderek Britanya ve İrlandaya ulaştı.
Diğer kalanlar da Suriye ve Kenan'a doğru ilerlediler,
i'u yüzden; www.facebook.com/po9am2mturk7 e
Modern katolıklik , babaerkil üçlülük ve erkek egemen rahip
lik anlayışına rağmen yavaş yavaş yeniden adapte olduğu
ligc’nin Ana-oğııl dinsel geleneklerine, Aramean ve Hint Av-
ııi|u kökenli 'Savaşçı-Tanrı' geleneklerinden daha çok bağlı
dır
57
rak, eğitim için şiir, mit ve sihirden yararlanarak eski
dinlerini ayakta tuttu. İrlanda'nın şiir okulları ve Druid
okulları da bu halkla bağlar taşırdı. Şiir ve şarkıyla tan
rıça halkı geleneklerini korudu. Ağaçların savaşı (Cad
Goddeu) adlı şiirin aşağıdaki parçalan bunu çok iyi an
latmaktadır.
58
bında toplanmıştır: ' Şiiri zenginleştiren üç şey: mitler ,
şiirsel güç ve eski biçimin bilgisi' aynı zamanda kanun
uygulayıcı ve rahipte olan bu şairler, İrlanda’da fili (kâ
hin) ve dervvydd (meşe kâhini) olarak da anılırlardı.
Onlara saygı duyulur ve bir o kadar da onlardan korku-
lurdu. ıvkviy .facebo p k.com / p o go nızm tu rkjye
59
vlnMW.foccbook.com/pa90nlxmturkiye
60
bir statü istedikleri için Atina'Ular ve Boeotinonlılar dış
landı. Daha sonra Artemis'e asıl ismi olan Athena ismi
geri verildi ama Zeus'un kafasından yeniden doğması
gerekti. Annenin bu şekilde yok sayılması babaerkilliğin
anaerkil karşıtını biyolojinin deforme edilmesi bahasına,
yok etmek yolundaki amacını açıkça gösteriyordu.
Yer altında babaerkiller daha da vahşileştiler. Yer al
tı kıratlığının Üçüz tanrıçası YVekate yok edildi ama hal
kın bunu takip eden isyanı babaerkilleri Pasephane'yi
yeni yönetici Hades'in tanrısı yapmaya zorladı. Buda-
pest'e göre: Bu evlilik tecavüzden daha masum değil
dir. Bununla beraber seks düşkünü bir toplumun ilk te
melleri atılmış oldu. Bütün Bari dünyası Yunan mode
lindeki değerleri ve kadının sömürülmesine doğanın ya
pıyı altı ve geliştirdi. fûCebook^P-9™ *"»url«ye
Dünyanın diğer yerlerinde de oynanan hep aynı
oyunda örneğin; Mısır'da Ra, Hatbar ve Esis'i yerlerin
den etti. Babilde Manduk tüm evreni ele geçirdi. Huris-
liyanlıkta ise tanrıçaya tapmanın yerini Azize Meryem
kültü, tanrıça mitlerinin yerine de tanrısal çocuk hikâye
si alır. İsmi Havla (yaşam) dan gelen Havva ise yoldaşı,
Ölüm ve doğum sembolü olan, yılan ve bilgiyi temsil
eden yediği elmayla tanrıçanın anne biçiminden gelir.
İngiltere'de rahipler büyük sabbat festivallerinde
ilansa izin verdiler ve böylece şamanlar ve rahipler Wie
ra ıı'lara ve şekil değiştiricilere dönüştüler. Kâhinlik, iyi
leştirme ve şiir eğitimi devam etti, tanrıçanın kuyuların
da I Iristiyanlann, Keltlerin ve Druidlerin eşit olarak ka
bul edilmeleriyle birlikte dünya sihri hâlen Meryem
Kültü İçinde yapılıyordu. Kadınlar günlük yaşamlarında
tanrıçaya binbir değişik yolla tapıyorlardı.
61
M asaları dü zenlem ek, d efn e d allarından ak sesu a r yapm ak.
A yak izlerind en an lam lar çık arm ak. O cağın için d eki kütüğün
Ü zerine m ey v e v e şarap koym ak, ku yun un için e ekm ek a l
m ak h ep b ö y le şeylerd e n d i... K adın lar b lrşey tasarlarken M i-
n e rv a 'n ın yardım ım isled iler. D ü ğ ü n lerd e V en ü s gü nünü
e sa s aldılar v e h a lk arasın a n e zam an çık salar tanrıçanın ko
ru cu lu ğu n d an yararlandılar.
62
www.facebook.com/po9anl2mTurhlye
63
yeri saran duman bana bir Kron'un öğütünü hatırlattı.
'Dumanı içine çek, daha çabuk ölürsün, dumanı içine
çek!' Hayatın nefesini, kendi etin kavrulurken çıkan ze
hirli ama delicesine hoş kokulu dumanı içine çekmek,
hatırlıyorum. Nasıl unutabilirim ki? O anda, ıstırabın
doruğunda, en vahşi işkence aletlerinden daha kötü bir
biçimde ezen, zonklatan ve burkan bir aa içinde, bu
kor ve harın erkeklerin peygamberlerinin bir sözünü
hatırladım. İnanılmaz bir şekilde bunu yineleyip dur
dum:
BABATANRININ YÜKSELİŞİ
66
w w w .face b o o k .co m / p o g an izm tu rk iy e
wMrw.focebook.com/pogoni7 mturkiye
67
Çünkü Hristiyanlık herhangi bir meydan akımına daya
namayacak kadar güçsüzdü. Hristiyanliğm yok etmeye
çalıştığı paganlar ve büyücüler, eski dinin temsilcileri
nin çok büyük bir bölümünü oluşturuyorlardı. Avrupa
halkı kiliseye saygı gösteriyor olsalar bile eski gelenekle
rinden vazgeçmemişlerdi. Din değiştirme diye adlandı
rılan geçişten uzun süre sonra bile gerçekte hala pagan
dılar. Bu durum saldırgan bir kilise için: İlerde kan ve
teröre bağımlılık yaratacak olan; bir ölüm - kalım mü
cadelesi idi. Kilise yeni yerler fethedip daha da fazla
Tann düşmanı buldukça zorbalık onu baştan ayağa sar-
www.facebook.com/po90n12mturktye
68
www.focebook.com/po90nixmturk1ye
69
www,focebook.conv/pogonıjrnYTurkıye
70
yatı ölçüp düzenlemek ve ruh dünyasını bir düzene
sokmak için çok çaba harcıyordu. Kadınlar doğuştan
daha anarşizan daha değişken, daha özgür, mücadeleci
ve muhalif görülüyorlardı.
Katı ve faşist dünya görüşüne sahip olan erkeklere
göreyse, böylesine düşünce özgürlüğü hem tehlikeli
hem de korkutucuydu. Kadınlar Orta Çağ erkeklerinin
sistemleştirilmiş dünya görüşünü sona erdirecek bir ka
os olasılığını gözönünde bulunduruyorlardı. Bu yüzden
de kadınlar ayartıcı bir etken olarak görülüyorlardı. Ka
dınların, erkeklerin düşüncelerini Tann'dan Şeytan'a
doğru yönlendirecek güçlere sahip olduklarına inanılı
yordu. İtalyan adı gelenekleriyle ilgilenmiş olan Charles
Codfrey Beland Arodia adlı kitabının ekler bölümünde
şunları yazm ıştır :kv,vw*ac^^.ebm/pojjorılzmturkjy«
Bu despatizm anlayışı, çok büyük oranda hoşnutsuz
inşam isyana sevk etti ve meydanda da savaşarak yene
meyince kinlenmiş her nasılsa: Üstü kapalı bir biçimde
batıl itikatlar ve eski geleneklerden alıntılarla karışık, bir
tür gizli anarşi biçiminde açığa çıkarmışlardır.
72
olarak cadılara eziyet edilmektedir. 1928'de bir Macar
köylü ailesi yaşb bir kadını cadı olduğu iddiasıyla öldü
resiye dövmüştür. Mahkeme ise bu aileyi dayanılmaz
bir baskı sonucu bu suçu işledikleri gerekçesiyle serbest
bırakmıştır. Engizisyonun gücü ile birlikte anılan silahlı
işkence 1257'de resmi olarak onaylanmış ve 1816'da Pi-
us VII kaldınncaya dek Katolik kilisenin başvurduğu bir
yöntem olarak devam etmiştir. Engizisyon 1834'e dek
aktif kaldı ve yerli topluluklar, özellikle Latin Amerika
Katolikliği kabul etmeyen insanların işkenceyle öldürül
melerine maruz kaldı. Her zaman bir misyoner ile bir
likte bir de engizisyon memuru gönderiliyordu. Kilise
hiç pişmanlık duymazdı. Pius X tarafından desteklenen
Kardinal Lepider şunlan söylemiştir: **w*.focebook.com/pogomM,turk.y«
1 - Prosedür gizlidir.
2 - Söylentiler suç delili olarak kabul edilebilir.
3 - Sanığı suçun niteliği veya yasal savunma hakla-
n konusunda bilgi verilmez.
4 - Tanıklar gizli tutulur.
5 - Yabancı şahitler, afaroz edilm işler ve çocuklar
delil Sunabilirler.www.foccbook.com /cooGnıznvturkıvc
6 - Sanığın lehinde hiçbir delil kabul edilmez; sanık
lehinde konuşanlar ise suç ortağı olarak tutukla
nırlar.
7 - İşkence her zaman kullanılır, eğer bir itiraf var
ise bu sefer de bunu onaylatmak için işkence
yapılır.
8 - işkence altında suç ortaklarının isimleri mutlâka
doğrıılanmalıdır.
9 - Hiçbir sanık masum bulunmaz.
74
edilen Kral'ın konu edildiği ’İngiltere'deki İlah Kral’ adlı
kitaplarında bu teorilerini ilerletmiştir. Birçok kadın ay
dının başına geldiği gibi, hem de doksan yaşında bir ki
tap yayınlayan biri olduğundan kendisine öfkeyle saldı
rılmış ve deli bir ihtiyar olmakla suçlanarak dışlanmış
tır. Bulgulan geniş ve aynntılı olduğu ve uzun süre et
kisini sürdürdüğü halde bunlara ancak yakınlarda bir
kez daha göz atılmıştır. Bugün şu bir gerçektir ki, mah
keme raporlan ve işkenceyle verilen itiraflar büyücülük
ten çok işkenceci ve onun ansel fantezileri hakkında bil
gi verebilir. www^ocebook.com/pö9ani2mnırkıye
Margeret Murray'ın çalışması gözden düşmektedir,
çünkü yaptığı çıkarımlar, işkenceyle verilen itirafların
oluşturduğu mahkeme metinlerinden alıntılardır. Ben
zeri belgeler güvenilir deliller olarak gösterilemez. Her-
şeye rağmen, Margeret Murray bir öncüdür ve diğerle
rini kendi araştırmalarını yapmaya teşvik etmiştir.
Eğer Margeret Murray itibar görmemiş olsaydı bir
başka önemli halkbilimci Charles Leland gözümüzden
kaçmış olacaktı. Leland 1899'da 'Aradia ya da Cadıların
İncili' kitabını yazdı. Bir Amerikalı olan Leland kızüderi-
li kabileleri arasında yaşamış çingeneler üzerinde araş
tırmalar yapmış, Kelt terekecilerinin falını öğrenmiştir
ve 1899'da ilk Avrupa Halkbilim Kongresi'nin başkanlı
ğını yapmıştır. İtalya'da eski bir cadı ailesinin üyesi ol
duğunu iddia eden Maddalena ile tanıştı. Maddelena
Leland'a Latinceden çevrilmiş bir kitap (bölgeler kitabı)
getirmişti. Kitap Güneş -L u afe r ve kızı Aradia ile birlik
te dünyanın ezilen insanlarına büyücülüğü öğretmeleri
için gönderilen, cadılar kraliçesi Diana cemaatinden sö-
zetmekteydi. Leland'a göre o sıralarda Romanya'daki
köylerin hepsi büyücülükle uğraşıyordu.
Aradia'da karşımıza tanrıçanın emri çıkar.
75
Şimdi kötü ırkı (zalimleri) yok etmesi için büyücülü
ğü öğrenen Aradia onlara seslenmektedir:
vvww.faeebook.com/p<H}anızmturkîy e
Ben bu kapıdan öbür tarafa geçtikten sonra
İhtiyacınız ne olursa olsun
Ayda bir kez, ve dolunayı gökte gördüğünüzde
Kuytuluklarda toplanın
Ya da orm anlarda hep birlikte olun
Kraliçenizin, annem , büyük Diananın
Ö lüm süz ruhuna tapm ak için.
Büyüyü bilm eyenleri yetiştirin, içinde ateş olanlan
Söyleyin onlara: A nnem onlara bilm ediklerini bildirecek.
Ve hepiniz zincirlerinizden kurtulacaksınız
Ve herşeyinizlc özgür olacaksınız
Ve gösterm ek için özgürlüğünüzü
Ayinlerde çıplak olun, hem kadınlar hem erkekler
Bu size zulm eden son kişi y ok oluncaya dek sürecek.
77
irsel duyarlılığı modern hayatın değersizliği karşısında
bıkkınlık içindedir.
www ,f o ccb o o k .c o m / p o q o n iz m tu rk iy c
MODERN CADILAR
78
kalkması ile Gardner açığa çıktı ve kitabı yüzünden
meslektaşlarının ağır eleştirilerine hedef oldu. Meslek
taşlarının iddialarına göre Gardner'in büyücülük hak
kında anlattıkları yetersizdir. Gardner cadılan başrahi-
beler yönetiminde buluşup Üçlü Tannça'ya, Pon'a ya
da Ormanlar Tanrısına ibadet eden gruplar olarak ta
nımlamıştır. Cadıların dokuz adım çapındaki bir çember
içinde, çıplak olarak ibadet etliklerini, dans, şarkı ve
meditasyon yoluyla da güçlerini arttırdıklarını anlatma
mıştır. Yine ona göre cadılar Murray'm anlattığı aynı
sekiz şenliği kutluyorlardı. Gardner kendisine eski di
nin eksik öğretilmiş olabileceğini onu büyü ve giz hak-
kındaki geniş bilgisiyle bu eksiği kapattığını iddia etmiş
tir. Saf bir Wicca olmaması dolayısıyla saldırıya uğrama
masına rağmen, Gardner yok olma tehlikesi içinde bu
lunduğu düşündüğü eski tinin korunması yolundaki is
teği konusunda samimiydi. Diğer kaynaklarca onaylan-
masa da Gardner bazı ayinlerin yazılması için Aleister
* Croqjfeyi tutmakla suçlanmaktadır.
Odağında bulunduğu tartışma ortamında Gardner,
ne olursa olsun, ya eski bir cadı tarikatına dahildir ya
da Aleister Crowley ve Doreen Valiente ile birlikte bü
yücülük ayinlerini düzenlemiştir. Belki her ikisi de doğ
rudur. Akademik olarak değer taşımayan tüm eski bilgi
ler bayağılaşmaya ve çürümeye mahkumdurlar ve beş
yüzyıl sonrasında bu bilgiler doğal olarak güncelleştiril
meye veya en azından çağdaş cemaatin kolayca anlaya
bileceği bir yoruma ihtiyaç duyar. Bütün inanışlar taraf
tarları için anlaşılır olmalıdır. Eldeki bilgilere göre Gard
ner'in dahil olduğu cemaat ayinleri öz kültürel geçmiş
lerini yansıtan orta sınıf İngiliz yurttaşlarından oluş
maktaydı.
www.faccbook.com/pogonizmrurkiye
O 79
www.focebook.com/paganizmturkrye
www.foccbook.conv/p09Qn12mnjrk1yc
www facebook.com / pagom zm nrkiyc
www facebook.com / pagam zm nrkiye
www focebook.com /pogam zm nrkiye
www.facebook.com /pogam zmturk iye
ww w.focebook.com /poganizm nrkiye
www.facebook.com/pagamzmturkiye
w w w .faccbook.com /paganlzm nrkiye
www foccbook.com /pagom zm nrkiye
www. f ace b co k .com/pogani zmtur k ly e
ww w.focebook.com /pogom zm nrkiye
www. f a c e book .com/pagam zmtur k iye
www facebook.com /pagam zm turkiyc
www.facebook.com /pagam zmtur kiye
www facebook.com /pagam zmturkiye
ww w .focebook.com /pogam zm nrkiye
www. f o ce book.com/ pagam zmtur k iye
www.focebook.com/pogam zmtur k iye
www facebook.com /pagam zm turkiye
www.focebook.com/pagamzmturkiye
www facebook.com / paganizm nrkiye
www fa c e book .com/pogom zmtur k iye
www.facebook.com /pagam zmtur k iye
w ww.facebook.com/pagam zmturkiyc
w w w .facebook.com /pagam zm nrkiye
www focebook.com /pagam zm turkiye
www.focebook.com /pagamzm turkiye
w w w .facebook.com /pagam zm nrkiye
www.focebook.com/pogamzmturkiye
w w w .facebook.com /pagom zm nrkiye
www.facebook.com /pagam zmturkiye
www facebook.com /pagam zm rurkiye
www.facebook.com/pagam zmturkiyc
www facebook.com /pagam zmtur k iye
www focebook.com /pogam zm nrkiye
www.focebook.com /pagom zmturk iye
6
wmv.facebook com/pogamzmturkıye
ASTROLOJİ VE AY
83
www.foccfaook.com/po9anizmturkiye
84
ni taşıdığına inanılıyordu. Büyük Mısır Tanrıçası Isis,
Ay'ın anası ve Mısır’ı Atlantis geleneklerine bağlayan
sırların koruyucusuydu. Ay gemisi alt dünyadaki ruhla
rı ışıkla kurtarılmaları için taşırdı. Hristiyan kilisesi
Ay'ın önemini anladı ve Vatikanı Büyükanaya adanmış
kutsal bir yer olan Vaticanus dağının üzerine kurdu.
Maıy: Kilisemizin Ay'ı, bizim Ay'ımız ruhsal Ay olarak,
bilinir. Paskalya Hristiyan takvimindeki en önemli şen
lik bahar dolunayından sonraki ilk pazarda kutlanır.
www fa c cb o o k .co m / pogo/ıı zm turkıye
TA K V İM LER VE AY
85
olsun hiçbir şey Ay'ın iyiliği olmaksızın yapılamaz...
hangi ay hangi mevsim olursa olsun.
w w w .facebook.com /pogom zm turkiyc
A ST R O L O JİK AY
86
ADET G Ö R M E VE AY www'fa«book.cWpagitfiızrııturkıye
87
www.faccbook.com/poacni2mturki
90
Toplumumuz Güneş ve Tanrı bilinci yönünde ku
tuplaşıyor olduğu için cadıların koruduğu aysal bilinç
dengeyi düzeltmek için vazgeçilmezdir. Cadılar Ay'ı
gözlerler,, özellikle de dolunay ve yeni ayı çünkü bu za
manlar büyü için, başlangıçlar ve bitişler için en güçlü
zamanlardır.
91
AYSAL ÇEMBERLER
92
KARANLIK AY
93
w w w ,f a c e b o o k .c o m / p o g o m z m lu r k i y e
YENİ AY
94
www.focebook.com/pagam zmturkıye
95
Su Ayları (Balık, Akrep, Yengeç)
www.fo ce b o o k .c o m / p o 9 0 m z m tu rk ıy c
Su dolunayları, en dikkatsiz ve en kararsız olanlar
dır. Zayıflık ve korku fazladır, büyük duygusal yoğun
luk vardır, ve geçmişe değer verir. Aşk ayinleri ve ve
rimlilik büyüleri yapmak için uygun bir zamandır.
Dolunay her zaman güneşin ters sembol işaretinde-
dir, bu yüzden Güneş koçtayken Ay Terazi'de, Güneş
Akrepte yken Ay Boğa'dadır. Yeni aylar İ m - lensine Gü
neşle ayru semboldedirler. Kova'daki yeni ay hem ayın
hem güneşin olduğunu gösterir. Gazeteler genellikle
ayın durumlarım verir ve yıldız falı sütunu Zodyak'm
12 işaretini ve ne zaman başladıklarını gösterir.
D O L U N A Y L A R
%
İkizler - Yazma, iletişim, fikirler. Öğrenci bir aydır.
Mektuplarla uğraşma, mesaj gönderme, insanlarla bağ
kurma, sizin için önemli kimselere mektup yazma, on
ları arama, telefon etme, faks çekmek için uygun za
mandır. Görüşmeler, kısa yolculuklar yapın, etrafta do
laşarak insanlarla çene çalın. Güzel yalnış anlamalar,
havanın temizlenmesi düşüncelerinizi anlamak için bü
yü yapın. www.facebook.com/pogonizmTurkiye
97
ve olumsuz düşünceyi uzaklaştırın. Bahçeyle toprakla
veya saksıdaki çiçeklerle ilgilenin.
w>vw.focebook.com/pöûanızmturkı
T erazi - Aşk, yaratıcılık, kutlamalar (eğlence). Ayın
annmış halidir. Müzik dinleyin, dans edin, resim ya
pın, şiir yazın, etkileyici kişiliklerle görüşün ve aralarına
kanşın, onay isteyin, büyük ve iyi olanla ilişki kurun.
Övgücü ve cazibeli olun. Hafif, güzel ve işbirlikçi olun.
Musanız sizi cezaretlendirirse büyü yapın, diğer cadıla
ra, diğer cadı meclislerine gidin, yaşamınızdaki çirkin
ve dengesiz olan herşeyi uzaklaştırın. Işıldayın.
98
O ğlak - Kariyer, statü. Ayın ciddi yakın ve geniş
halidir. Yılın doruk noktasının en uç noktasını müjdele
mesini hatırlatan zamandır. Planlar yapın, ölü toprağını
silkin sonbahara hazırlanın, ürünlerinizi toplayın.
99
w w w .focebook.com /poganizm turkiyc
w w w .facebook.com /poganizm turkiye
w w w .focebook.com /po9anizm turk1ye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.com / poganizm tu rkiye
w w w .facebook.com /poganizm turkiyc
w w w .facebook.com /pogonizm turkiye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
www.focebook.com /pogoni zmt ur keye
www, focebook.com /poganizitrturk iye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.com / poganizm tu rkiyc
w w w .facebook.com / poganizm tu rkiye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w.focebook.com /pogan4zm turk1ye
vzw yi.focebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.com /po9anizm turk1ye
w w w .facebook.com /pogam zm turkiye
w w w .facebook.com / poganizm tu rkiye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .focebook.com /po9anizm turk1yc
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
www, focebo o k.com /po gan izm turk iy c
w w w .facebook.com /poganizm turktye
w w w .facebook.com /poganizm turkiye
www. f o ce b o o k .com/pogant zm t urk iye
w w w .facebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.com /paganizm turkiye
www. f o ce b o o k .com/poganızmturk iy e
w w w .focebook.com /pogonizm turkiye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .focebook.com /pogonizm turkiye
7
AYİN (DUA)
>vmv fa c c b o o k com / poganiim tu rkıyc
Bir çok insanın yaşamında ayin büyük bir önem ta
şır. Yatma ve kalkma ayinlerinden dinsel şenlik ayinle
rine/ politik kutlamalardan ve yaşantımızın kilometre
taşlarının kutlanmasıyla ilgili karmaşık ayinlere kadar
bu böyledir. Ayin bir düzen sağlar, yaşadığımız top
lumda ilişkilerimize süreklilik ve yakınlık getirir; ve bu
toplum içinde yerimizi belirlememize yardımcı olur.
Toplumumuz bozulup değişince kendimizi bu dualar
dan uzak ve uyumsuz hissederiz. Çoğumuz Noel'in ve
yılbaşmın gelişiyle acı çekeriz. Çünkü bunlar ya aile
toplantılarının boş ayinlerinin ya da kendimizi yalnız ve
sevdiklerimizden ayn hissettiğimiz zamanlan simgeler
ler.
Noel, belirsiz Hristiyan kültürünün iki ana ayinin
den biridir. Bu ayin yazın beklentisiyle yılın en sonun
da yapılan geleneksel kutlamayla çok zayıf bir bağ taşı-
101
www. f occbook .com/pogonı zm tur k iye
102
TANRIÇANIN BEŞ DURAĞI
103
KADININ BEŞ DURAĞI
104
Doruğa ulaşmanın ardından yavaş yavaş kaybolma
çok fazla ışık ve genişlikten sonra aşağıya ve kendi içine
doğru çöküş gelir. Hala ışık vardır ama giderek azalır.
Nasıl yazdan sonra kış, çiçek açmadan sonra solma ge
lir, ve öyle karanlık tırmanışa geçer, gölgeler uzar. Ya
şam ağırlaşır, hantallaşır ve daha içe dönükleşir. Kadın
ların vücudu kalınlaşır, daha sessiz düşünceli hayatın
gürültü patırtısına karşı daha duyarlı, giderek daha sa
bırsız olurlar. İç dünyanın gelişmesine ilgi artar, dış
dünyanın işlerine daha dışardan bakılır, ışık önemini
kaybeder ve gölgeler daha baştan çıkana olur. Bu fazla
lıklardan geçici gereksiz şeylerden kurtulup yaşamı te
mellerine dek soyutlama zamanıdır. Ve sonra bu kanla
çizilen çembere yeniden başlamak için bir kez daha ka
ranlığa düşeriz.
Cadılar ayın bu döngüsünü, özellikle de 13 doluna
yı kutlarlar. Dolunay büyük ruhsal duyarlılık zamanı
dır, edebi olarak da, görüşün ve sezginin arttığı bilinç
üstü ve bilinçaltımızm yakınlaştığı, en büyük ışıktır.
Dolunay aym zamanda güneş ve Ay'ın iki büyük ışığın
birbirinden en uzak olduğu zamandır ve aynlık duygu
su bu zamanda en yüksek noktasına ulaşır. Dolunayın
yansıtıcı doğasını kullanmamız hem bütünlüğümüzü
hem de ayrılığımızı anlamamıza yardıma olur.
www.facebooK.com/pagafiı?mturkıye
Sebtler ve Ksbatlar
105
www.focebook.com/pogonizmturkiyc
Dolunay Duası
.. A yda b ir k ez
A y yu varlak oldu ğunda,
Işığım da toplanın.
D ansed erek , şarkı söyleyerek
V e b ü tü n h o ş zevkleri tadarak.
B enim sırrım ı kutlayın.
B u n u yapın,
O k yan u su n (em iz sularıyla
V e dingin dağlarla.
Çarp an rü zgâr
V e çekici koruluklarla
E ğer birşey istersen
Ç ağır ben i.
Ç ü n k ü b en sen in annenim ;
Y edi d enizin efend isi
Yıldızların koruyu cu su .
D ağ doruklarınd a oturur,
T op rağın k am ın d a uyurum .
S en in yü zünü okşayan
V e ağ açlan hışırdatan
B enim rûzgarlarım dır
B enim olm adığım hiçbir y er yoktu r.
106
parken şunları söyleyin: Kim var burada? Nasıl geldin?
Ne getirdin? O da ismini söyleyecek, eksiksiz sevgiyle
geldiğini ve eksiksiz banş getirdiğini söyleyecektir. Her
kadın dairedeki yerini alsın ve VViddershins yönüne dö
nerek daireyi kurun. Bu yön saat yönünün tersi, Ay yö
nüdür. Bunu yaparken yavaşça mırıldanmaya başlayın
sonra giderek bu bir ilahiye dönüşsün ve sesinizin dal-
galanışıyla bir güç konisi oluşturun. Böylece güvenli,
kutsal bir alan yaratın.... Çemberin içinde durarak dört
öğenin ruhlarını çağırın.
S u , su
S o ğ u k , kristal su;
V ahşi, yıkıcı su,
D erin, karanlık su,
107
Bizi yıka
Yıka b izi
m v tv .fo ce b o o k .c o m / p o g o n ız m tu rk ıy e
Doğuya dönerek havaya seslenin:
Bu lu tlan n süzülu şü .
D erenin çağlam asıyla,
T av şan ın koşuşu,
K urdun ulum asıyla,
A na, s en i çağırıyorum
S esin in yu m uşaklığı.
Ş eklinin yuvarlaklığı.
S açının kokusuyla
Parıldayan v e titreşen h e r şeyle;
Zillerin çalışı,
V c gü vercinlerin uçuşuyla,
Şim d i, sen i çağırıyorum .
108
Ana sizinle olduğundan sihirle ilgili işinizi halledin.
Birşey üzerine büyü yapalibilir ya da meditasyon yap
mayı tercih edebilirsiniz.
www.facebook.com/po9an1zmmrk1ye
ANAYA YOLCULUK
110
Artık yiyip için ve sohbet edin, toplantı işlerinizle
ve diğer konularla ilgilenin; yalnız bu sırada dairenin
içinde kalın. En sonunda ise saat/Güneş yönünde üç
kez dönerek daireyi çözün.
Tannça Sizi kutsasın!.
Eğer büyüler bittiyse, bütün mumlan, erimiş mum
parçalarını diğer araç gereci, bitkileri, şeritleri, artık yi
yecekleri toplayın ve hepsini bir akarsuya atın (bir ne
hir, çağlayan ya da deniz olabilir) sonra da geriye bak
madan uzaklaşın.
A Y İN İN Y A P IS I
ıvunır.focebook.com/pogcnı zmtur k iye
1 - Hazırlık
Birçok açıdan hazırlık ayinin en önemli parçasıdır.
İyi planlama ve ayinin konusu üzerinde yapılan medi-
tasyon herkes için deneyimi derinleştirir; sihri güçlendi
rir ve hedefine yöneltir. Eğer bir grupla beraberseniz ve
dolunayda bir ayin yapmayı planlıyorsanız bunun üze
rine daha yeni Ay'da düşünün. Bu size araştırma yap
mak, özel araçlan toparlamak, tütsüler ve yağlar yap
111
mak için yeterli zaman yaratır. Başlangıç olarak, tanrıça
nın değişik isim ve görüntülerini öğrenmenizi ve bunu
araştırmak için üyeler seçmenizi tavsiye ederim. Kendi
nizden emin oldukça daha özel konularda da ayinler
yapabilirsiniz. Örneğin; yaratıcılık, güç, adet görme, an
nelik ve ölüm ayinleri gibi. Uzmanlaştıkça ayinde kimin
ne yapacağını belirleyin; kimin başrahibe olacağı, öğele
ri kimin çağıracağını, kimin mihrap, yiyecek ve şarapla
ilgileneceği gibi. Her kadının bir işle uğraşması önemli
dir. Böylece kimse gereğinden fazla sorumluluk almış
olmaz. Ayin gecesi sıradan sorunlaımızdan kurtulmak
için vücudunuzu ve saçınızı yıkayın. Temiz giysilerinizi
ya da özel ayin kostümünüzü giyin. Mihrabı, devrilme-
yeceği ve üzerindeki mumlann sönmeyeceği bir yere
koyun Mihrabın üzerine Ay'ın ilgili durumunu anlatan
tannçayı (bu Bakire, Ana ya da Kron'dur) temsil eden
bir model ya da resim koyun. Çiçekler mumlann rengi
ne ve mevsime uygun olmalıdırlar. Mihrabı şeritler, ka
buklar, tahtalar ve elinize geçen herşeyle dekore edin.
Mihrabınız odaksal bir noktadır; bir ilham kaynağı ve
çekici bir güçtür bu yüzden onu kurarken bütün sevgi
nizi ve enerjinizi kullanın. Yakılacak tütsüleri yerleşti
rin. Mihrabı kuranın havayı anndırmak için yanan tüt
süyle odanın dört köşesini dolaşması ya da açık alan
daysa büyük bir daire çizmesi; büyü işlemine de tütsü
yü etrafta dolaştırarak başlaması yararlıdır. Sonra mum
lan yakın ve yiyecek, içecekleri mihrabın çevresine yer
leştirin. wıv,v. f ö c c b o o k .co m / p ag an izm tu rk iy e
112
v^vv.facebook.com/'pagantzmTurkıye
113
nww.focebook.conv/pogoni zmîurkiye
6 - Tem el eğitim
Burada, kadınlar çalışmaları ya da ayinsel konulan
tartışabilirler. Eğer tannça bilgisi öğreniyorsanız bilen
biri size yol gösterir. Eğer grupla ilgili bir şey varsa or
taya atılabilir. Bırakın kadınlar konuşsunlar, paylaşsın
lar ve sorular sorsunlar.
7 - Yiyecek ve şarap
Yiyecek ve şarap (meyvesuyu ya da bitkisel içkiler
de olabilir, alkol zorunlu değildir) elden ele dolaştınlır,
son olarak işler, düşünceler ve duygular açığa vurulur.
Zamanı tutan üye ayini bitirme zamanının geldiğini bil
dirince herkes ayağa kalkar.
8 - T anrıçaya veda
Başrahibe tannçaya kendileriyle birlikte olduğu için
şükranlannı sunar ve veda eder. Dört yöne; doğu, batı,
kuzey ve güneye de şükredilir ve veda edilir.
9 — D aireyi çözm ek
Son olarak daire çözülür; bu başlangıçta yapılan sa
yıda dönüşün saat yönünde tekrarlanmasıyla yapılır.
114
u
Genel kural olarak, özellikle de koven yeniyse ya
da üyeler büyü işinde usta değilse eyinleri uzun tutma
yınız; çünkü enerji dağılabilir ve kadınların dikkatleri
başka yönlere kayabilir. Ayinin kısa ve dinamik olduğu
nu unutmayın! Bu iş ciddi ama eğlencelidir; bırabn
kontrol ayinler babaerkillerin olsun.
Y E N İ A Y
115
sanız böyle çalışmalar amaçlarınıza yeniden bağlanma
nız için yararlı olur.
uuuimi frv^honk /■rtm/rwvw»«İ7fnt«»,kive
K aynağa Dönüş
Kendinize en az 20 dakika rahatsız edilmeyeceğiniz
bir oda bulun. Uzanın ve rahatlayın... Birkaç derin ne
fes alın ve nefes verirken bedeninizdeki gerilimi de dı
şarı atın. Vücudunuzun yavaşça yerin içine gömülmesi
ne izin verin... Rahatlayın. Bırakın yer sizi içine çeksin,
kendi içinizde gittikçe daha derine gömülün... Bir deniz
kıyısında yürüyorsunuz.. G ece... Dalgalar hafifçe kıyıya
vuruyor ve hilal gökyüzünde daha yeni görünmeye
başlamış... Ilık bir akşam rüzgân yüzünüzü okşuyor;
bir yerlerde bir baykuş ötüyor... Ay'ı gözden kaçırma
dan yavaşça sahilde yürümeye başlıyorsunuz.. Uzaklar
da bir yerlerde yanan bir ışık görüyorsunuz... Merakla
narak ona doğru yürüyorsunuz... Yaklaştıkça bunun
kumların üzerinde yanan bir şenlik ateşi olduğunu gö
rüyorsunuz... Alevlerden sıçrayan kıvılcımlar göğün ka
dife karanlığında sürükleniyorlar. Daha da yaklaşınca
ateşin başında oturan çok, çok yaşlı bir kadın görüyor
sunuz... İyice yaklaşıyorsunuz... Kafasını kaldırarak ce
saret verici bir şekilde gülümsüyor... Ateşin sıcaklığım
hissederek ona doğru yaklaşıyor ve onu selamlıyorsu
nuz... Pelerininin altından kristal bir küre çıkararak size
veriyor... İçinde geleceğinize dair imajlar görüyorsunuz.
Herhangi bir yargıda bulunmadan izleyin... Bittiğinde
eğer ihtiyacınız varsa Kron'la konuşarak biraz zaman
harcayın izin isteyin ve yavaşça uzaklaşın... Odaya geri
dönün ve yaşadıklannızı yazın.
116
KARANLIK AY
117
mv w. f ocebook.com/pogoni zmtur kiye
G Ü N D ELİK AYİNLER
118
ğer önemli zam anlan da kııtlar ve önemli sayarlar. Do
ğum, ergenlik, menapoz A y'ın dönüşüne uyarla, aynca
bunlar bir kadının yaşamındaki en önemli zamanlardır.
Biz aynı zamanda aşkı, sevgililiği, doğum günlerini ve
yakınlarımızın kayıp gitmesini (ölmesini) de kutlarız.
B ü y ü k an a !
T ü m y a ş a m ın tan rıçası.
B u g ü n b u r a d a , b a şk a b ir a n n e v e ço cu ğ u
S e n in b U y ü k k la n ın a k a tm a k iç in to p la n d ık
B iz ta n n ça a n n e le r ... (isim )e k la v u z lu k e tm ey i
V e o n a s e n in y o lu n u v e sırln n n ı ö ğ r e tm e y i ü z e rim iz e ald ık
O , ta n rıç a n ın ç o c u ğ u d u r, o n u k u ts u y o r, s e n in k o lla n n a
b ırak ıy o r
V e s e n in y o lu n d a b u y e n i a n n e y e k la v u z lu k e d iy o ru z .
B u ç o cu ğ u k u tsa !
B u a n n e y i k u ts a ! w w w .fo ce b o o k .c o m / p o 9 Q n .z n m 1 rk .y e
119
www.focebook.com/po90nam1 urklye
Ergenlik Ayini
Genç kızın ilk olarak adet görmesinden sonraki ilk
yeni ayda o ve adet görmeye başlamış olan arkadaşları
biraraya toplanırlar. Mihrabı ilk adet görmelerine neyi
uygun görüyorlarsa onunla süslerler. Diğer kadınlar,
Kronlar, arkadaşlar ve aile toplanır. Kadınlan terdhen
bir Kron karşılar:
120
Eksilen yıllara h oşg e k lin iz kardeşler.
Derin öğretilerim izin gird ab ına h oşgcldın ız.
A nneliğin u zu n y ılların d an ,
D ünyasal kaygılardan ku rtuld u ğm uza göre,
Kron annem izin bizim için sakladığı
G izli bilgeliği gö lg em izi ışığın ö n ü n e koyacak
V e b ir giysi doku yacağız.
K utsal b ir G o b len .
Yıl bitti
BUyUk çem ber tam am landı.
Ekin biçildi ve y en i tohu m lar ekildi.
D inle an n e,
Y en i yılda sen d en istediklerim i d in le ., (h ep sin i sayın )
B en i duy ve istediklerim i yap
G elecek olan yılda gelişm em e izin ver!
M utlu olm am a izin ver!
w ww .focebook.com /pa9an1zm turk1ye
121
w w w .face b o o k .co m / p o q an izm tu rk ly e
Sonra gelecek yü için Tarot, kristal küre, 1 Ching
vb. kullanarak tahminde bulunun, sonra da parti yapın.
Sevgili O lm a Ayini
Bu bir çiftin, eşdnsel ya da normal olarak, biraraya
gelişinin kutlanışıdır. Yeni ayda hepiniz, mümkünse
açıkhavada toplanın. Mihrabı taze çiçekler, beyaz, pem
be ve yeşil mumlarla süsleyin ve yasemin ya da ylang
ylang ya da diğer şehvet uyandıran tütsüler yakın. Şö
len için yiyecek ve içecek hazırlayın. Aşıkları hir kişi
şöyle selamlasın:
Ölüm Ayini
Bu ayin yalnızca kişi evde öldüyse yapılabilir; aksi
halde bunu alternatif bir cenaze töreni ya da anma ola
rak yapm.
Eğer kişiyi ölüm döşeğinde bekliyorsanız odanın
içinde bir sürü taze çiçek olmasına dikkat edin ve yak
mak için biraz öküzgözü yağı ve beyaz mumlar bulun
122
durun. Kişi öldüğünde camı açın, mumu yakın ve ayrıl
makta olan ruhu şu sözlerle kutsayın:
Y ü k sek ru h!
B u lu tlan n ç o k ü stü n e yü ksel
K aranlık b oşlu ğa doğru
A n n ey e, b aşlan gıcı yaptığın ku tsal y ere geri dön .
123
www. f ocebook .com/pogonı zmturkıy e
K O V E N L E R , R A H İB E L E R V E U S T A L IK
124
www.focebook.conv/po90mzmTurkly«
125
sorumlu tutabilir ve karar verip gruba bildirmesini sağlı-
yabilirsiniz. x__.c.......... -
En önemli kural ise eğlencedir. Eğlence için hiçbir
kural ya da zorunluluk yoktur. Tanrıçaya tapınmak bir
zevktir, çok hoş ve moral yükseltici de olabilir. Eğer gö-
revsel, bir zorunluluk ve çok ciddi bir iş haline gelmişse
yanlış giden birşeyler var demektir bu. Herkesin kendi
tarzında eğlendiğinden emin olun, gezilerle, okumakla,
sanatla dansla ya da yemek pişirmeyle. Tanrıçaya iba
det etmenin sayısız yollan vardır. İbadet yalnızca ayin
ve meditasyonla yapılmaz.
Başlangıçta Koven'in yaşaması için ya da sadece
ayinler için bir lider (başrahibe)mi yoksa yatay örgütlen
miş bir grup mu istediğinize bir karar vermelisiniz. Bu
birey olarak üyelerin büyücülük ve grup çalışmasında
ne kadar deneyimli olduklarına bağlıdır. Pratik olun
ama bir kişinin her zaman sorumluluk almasına, ya da
dolaylı olarak liderleşmesine engel olacaktır. Ayinlere
bir odak gerekir ve eğer katılımcılar işlerini tam olarak
yapmazlarsa birinin koordine etmesi gerekir.
Her Koven üyesi, yaratıcılığının önü açılması ve teş
vik edilmesi gereken eşsiz ve yetenekli bir bireydir. Du-
rumlan ne olursa olsun bütün gruplar üyelerinin ufku
nu genişleten ve kişiliklerini zenginleştiren deneyimler
öğreniyor olmalıdırlar. Grubunuzun yeteneklerini öğre
nin, düzenli ve yaratıcı bir şekilde tannça adına kullanı
lıp kullanılmadığını kontrol edin. Grup, üyeleri ustala-
şıp geliştikçe, deneyimlerini derinleştirir. En iyisi grup
üyelerinin zaman zaman gerekebilecek olan yetenekleri
ni listelemektir.
Koven'de ister istemez uyuşmazlıklar ortaya çıka
caktır. Bir grup en zayıf bağı kadar birbirine bağlıdır.
Uyuşmazlıklar genellikle bilinçaltında yatan dışlanmışlık
126
duygusundan ya da başkalarını eleştirmek veya bastır
mak ihtiyacından doğar. Bu genellikle yalnızca daha de
rin bir konunun yüzeysel bir ifadesinin altına gizlenmiş
tir. Eğer uyuşmazlık tüm grup içinde değilse, diğerleri
ni gerçek sorunu ortaya çıkarmakla, kelimelerin ötesini
araştırmakla görevlendirin. Eğer ortada çözümlenmeye
cek genel bir uzlaşmazlık varsa iki karşıt grubu ayınn
ve yeni bir Koven başlatın. Bu şekilde Koven'de derin
çatlaklar ortaya çıkmayacaktır, çünkü uzlaşmazlıklar ay
rılmayla sonuçlanacaktır. Her zaman için bir uzlaşmaz
lık olduğunda tarafları anlaşmaya ikna etmek ya da zor
lamak yerine her şeyi durdurup soruna bir çözüm ara
mak daha iyidir. Her zaman herkes aynı fikirde olamaz,
her zaman insanlann düşüncelerini değişliremeyiz ama
var olan farklılıkların uyumunu yaratabiliriz. Farklılıkla
rın kabulü sürtüşmeleri durduracaktır.
Tannça cömertliği sever ve Cimrilikten nefret eder.
Cömertlik insanlardaki güvensizliği ortadan kaldınr, on
lara iyi güdüler verir. Paylaşmak; maddi, duygusal,
ruhsal ya da akılsal olarak sahip olduklarınızı insanlara
sunabilmektir. Mutluluğunuz kadar acınızı da, güçlü
yanlarınız kadar güçsüz yanlarınızı da paylaşmanız ve
diğer insanlann sizinle paylaştıklannı da sevecenlikle
kabul etmeniz gereklidir. Koveninizin çalışmalanndan
kendi Gölgeler Kitabınızı yazın. Bu kitaba ayinleri, öğ
retileri ve üyelerin deneyimlerini yazabilirsiniz.
w w w .tocebooK .com /poq<inızm Tu-K iyc
M A L Z E M E G E R E K L İ A L E T L E R
127
wiw.focebook.com/pQgflni2fnturkiye
128
koyun. Ben kazandığım parayı da harcamadan önce
oraya koyanm. Bu, tanrıçaya verdikleri için bir tüşekkör
anlamına gelir. M ihrabın üzerine başka kutsal şeyler,
onamalar, dualar, şiirler ve resimler de koyabilirsiniz.
Mihrabınızı, evinizin odağı olarak düşünün. Kendi
nizi üzüntülü, mutlu, yolunu şaşırmış ya da öfkeli his-
setiğinizde bir mum yakın ve mihrabın üzerine koyun.
Mihrabınız siz, arkadaşlarınız ve evinizle birlikte yaşı-
yan ve nefes alan kutsallığın bir parçasıdır. Mihrabı dü
zenli olarak temizleyin, birşeyler ekleyip çıkarın ve onu,
tanrıçanın sizinle birlikte olan; yaşıyan, nefes alan bir
dsim lenişi haline getirin!
129
.facebook.com /pagonizniY urkiye
.focebook.com /pogom zm tu rkiye
.focebo o k.com / p o gan izm tu rk iy e
.fo cebook.com /pogonizm tu rktye
.fo cebook.com /pogom zm tu rk iye
.faceboo k .co m / p og on izm tu rk iy e
.fo cebo o k.com /pag om zm turk ly e
.facebook .com / pog on izm turk iy e
. f ocebook.com /pogoni zm turk iye
,faceboo k .co m / p og on izm tu rk iy e
.fo cebook.com /pogonizm tu rkiye
. f acebook.com /pogoni zm turk iye
.fo cebook.com /pogonizm tu rk iye
.faceboo k .co m / pog om zm turk iy e
.faceboo k .co m / pog ani zm turk iye
. f ocebook.com /pogoni zm turk iye
. f a c e book .com /poganizm tur k iy e
.fo cebook.com /pogom zm tu rk iye
.focebook.com /pogan izm turk iy e
.focebook.com /pogom zm tu rklye
.faceboo k .co m / p og on izm tu rk iy e
•foccbook.com /pogonizm turkiye
.focebook.com /pogom zm tu rkiye
. fo c e b o o k .com/pogonı zm turk iy e
.faceboo k .co m / p agan izm tu rk iy e
. f a c e book .com/paganı zm turk iye
.faceboo k .co m / pago m zm turkiye
.faceboo k .co m / p aganizm tu rk iy e
. fo ceb o o k .com / paganı zm turkıye
facebc-ok.com /pogonizm turkiye
.fo cebook.com /pogom zm tu rk iye
.fo ceb o o k .com / pagoni zm turk iye
. faceboo k .co m / pog am zm turk iy e
. f aceb oo k.com / paganı zm turk iye
.focebo o k.com / p o gan izm tu rk iy e
. f acebook.com /pogonı zm tu rkıy e
.fo cebook.com /pogonizm tu rkiye
8
ıvıvkv.focebook com/pogonı/mturkiye
YILLIK BAYRAMLAR
YIL ÇARKI
131
www.focebook.co1n/po90n1zmîur kıye
SAMHAİN - 31 EKİM
Ruh - g ü n ü , ruh - gü nü
G ö çm ü ş ru hlar için dua ediyorduk.
D ua ed in iyi insanlar ve b ize b ir çö re k verin,
Ç ü nk ü b iliyorsu nuz b iz yoksul insanlarız
M erham et, b iz e b ir çörek verin
H ayır du alarım ızı bırakalım b iz de kapınıza.
ŞENLİKLER
133
(bonefire) kelimelerine dayanır. Bu ateşler antm ak için
pis olanı yakarlardı. focebook conv/D<vmn./mturkıvr
Samhain elmalar, fındıklar ve fındık ağaçlan ile bir
likte anılırdı ve Kuzey İngiltere'de fındıkkırma gecesi
olarak bilinirdi. Bu gecede fındıklar kavrulur, elma şara
bı yapılırdı. Fındık büyülü, akıl sembolü bir ağaçtı. Gra
ves bir kaynaktan, Tipperary yakınlanndaki Connla ku
yusundan ve üzerindeki aynı anda hem çiçek açan (gü
zellik) hem meyve veren (akıl) dokuz meyva ağacından
söz eder. Fındıklar sanat ve bilimin tüm bilgisini taşır
lardı ve fındık çubuklan yer altı sulan ve gömülü hâzi
nelerin yerini bulmak için kullanılırdı. Fındık İrlanda
koruluklarının yedi kutsal ağacından biriydi. Bir diğeri
de ölümsüzlük sem bolü olarak kabul edilen elmaydı:
"Cellydon Ormanında saklanan elma ağacı, kızarsın
meyvelerin."
Elma ağacı ruha, yaşam meyvesiyle beslenip sonsuz
bir mutlulukla yaşayan, ölümsüzlerin ülkesine giden
yolu gösterirdi: Kral A rthur'un ölümcül yaralan, elma
ağaçlanyla dolu kutsal Elma adası, ya da Avalanda iyi
leşmişti. Elma sulardan birini belirtir. Bu Pentagram
(beş köşeli yıldız)'dır. Ve doğum, giriş, tamamlama,
dinlenme ve ölümü temsil eden tannçayı anla tu. Yani
ölümden doğuma ve geriye tekrar ölüme gidişi.
Pentagram aynı zamanda sabah ve akşam yıldızı
Venüsü temsil eder. Kent efsanelerinde fındık kabuğun
içinde yoğunlaşmış aklı temsil eder. Sert bir kabuk fın
dığın besleyici olan içini korur. Bu üç ağacın kutsallığı
İrlanda üçlüklerinde belirtilmiştir. Bu ağaçların yasaya
aykırı olarak kesilmesinin cezası ölümdü: "Üç nefes al
mayan şeyin bedeli yalnız nefes alan şeylerle ödenir. El
ma ağacının, fındık ağacının ve kutsal koru."
134
www.focebook.com/pagoni zmturkıy e
135
www.focebook.conv/poganiznvtufkrye
S am h ain A yini:
Mümkünse bu ayini dışarıda, rahatsız edilmeyeceği-
136
miz bir yerde ve bir üçyol ağzında yapınız. Ayini müm
kün olduğu kadar geç yapınız. Gece yansı da olur ama
en iyisi şafaktan önceki birkaç saattir. Bir mihrap kurun
ve elma, fındık çubuklan, fındıklar, söğüt dallan; bir se
pete koyduğunuz kırmızı ve siyaha boyanmış üç yu
murta ve biraz balıkla süsleyin. Aynca siyah, kırmızı ve
tannça için bir tane gümüş renkli mum dikin. Adaçayı
tütsüsü ya da Hekate'e ve mevsime uygun tütsüler ya
kın. Çınpçılak soyunun ya da kırmızı veya siyah giyi
nin. Kırmızı şarap ya da gülhatmi ve kuşburnu gibi ko
yu kırmızı veya siyah giyinin. Kırmızı şarap ya da gül
hatmi ve kuşburnu gibi koyu kırmızı içecekler; tarçın,
karanfil, baharat vb. hazırlayın. Demirden, kalaydan ya
da ateşe dayanıklı sentetik olmayan maddelerden bir
kazan getirin. Misk otu ve güzelarrat otu yakın. Herza-
manki gibi daireyi oluşturun ve yere vurarak Tannça
Hekate'i uyandırın. Başlangıçta fısıldayarak sonra da gi
derek sesinizi yükselterek şunlan söyleyin:
H e k a te , H e k a te , H e k a te , H ek a lp !
B atak lık ların v e k â firle r ü lk e s in in ta n rıça sı
K u tsal y o l k av şak ların ın ta n n ç a sı
B ilg e liğ in K ro n ta n n ç a sı
Ö lü m g e tire n , ru h larla b e sle n e n
G e c e n in k ra liçe si, g ö lg e le rin k a n s ı, w w w .faceb o ok .com /p og an i2m tu p k iye
A lt d ü n y a n ın e fe n d is i
S e n i ç a ğ tn y o r u z ...
T a tlı s n
K a ra n lık bilgi
S a k lı akıl
K a o su v e d e liliğ i g e tire n
S e n i a n la m a k iç in d ü n y a n a g ir m e k istiy o ru z .
137
K a ra n lık y ü z ü n ü g ö s te r bize
K an lı sırların ı
B izi g ö lg e le re
En k aran lık g e c e y e g ö tü r.
A te ş le a n lıy o r
A teşle y a k ıy o rsu n
Yıl çark ı d ö n e rk e n
S e n i g e rid e b ırak ıy o ru m
Y e n i y ılın şa fa ğ ı s ö k e rk e n
S e n d e n a y n lıy o ru m
T a n n ç a s e n i k u lsa sın !
138
Tanrıçaya şükranlarınızı sunup daireyi çözün. Yu
murta ve balık sunularınızı kavşağa götürüp bırakın,
sonra da geriye bakmadan uzaklaşın.
N O E L - K IŞ O R T A SI
139
Noel'de dullar için sadaka toplanırdı. Erkekler Hod-
dening atlan gibi büyük beyaz çarşaflara sannır ve köyü
gezinirken şunlan söylerlerdi:
»v m v .facebo ok .co m / p o gan izrtrtijrkiy e
W issal, köyd e cü m b ü ş var
Elm alarınız varsa aşağı alın
BıriktirdiklennizJe yu karı ve ayakkabınızla aşağı
Bira kah veren gi, sü rah i beyazdır.
Bu köyd eki en iyi evdir.
140
Ç oban p ü skü lü, karanlık yeşillik.
A zim le dayandı.
Eli yaralayan d ikenleriyle silahlıydı.
wnw .f ocebook com/pogortı zm turk iye
Graves çoban püskülünü Merih'le perşembeyle öz
deşleştirir. Bu ağaç Noel budalası olan ve mummer
oyunlarında rakibi tarafınadn öldürülen Halyanlann
Eşek Tanrısının ağacıydı. Eşek, arınmış bir kişinin, ge
reksiz kılmış olduğu bedensel şehveti temsil eder. Altın
eşek hikayesinde Apelius beyaz tanrıçayı bırakıp Thes-
saly cadı halklarına karıştığı için eşeğe dönüşmüş ve an
cak İsis'e yakanp onun halkına katılınca kurtulabilmiş
tir. Bu yüzden çoban püskülü de seksüel yalanlaşma ve
yaralama konusunu aynen tekrarlar.
Noel salonlarında sarmaşık kızı ve çoban püskülü
oğlu savaşır, şarkılar söyler ve cezalar alırlar. Biçilen
son deste sarmaşıkla sanlır ve buna sarmaşık kızı denir
di. Sarmaşık kızı ekinini en son biçen çiftçiye verilir ve
gelecek yıl için kötü şansı anlatırdı. Sarmaşık ağacı sar
malandığı için sadık kalan eşle özdeşleştirilmişti. Roma
lıların Saturnuliya'sında, çoban püskülü, 5atümün so
pası; sarmaşık ise, Altın Crest Vren'in yuvasıydı. Noel
sabahında eşiği ilk geçen kişi sarmaşık oğlu, karanlık
bir kişi olmak zorundaydı. Birini eşikten geçirmek için
her çeşit oyun ve hile yapılırdı. Bu mücadele sırasında
erkek ve kadınlar tarafından şarkılar söylenirdi. Sarma
şık Dionysusa kadar dayanan bir alışkanlıkla hep mey
haneyi temsil etmiştir. Ve sarmaşık birası Orta Çağ'm
toksikleri temizlemek için içilen bir içeceğiydi. Sarmaşı
ğın spiral şeklinde büyümesinin yeniden canlanmayı
temsil ettiği düşünülürdü. Bu sarmaşığın ölüm ağacı
olan çoban püskülüyle rekabetin başka bir ifadesiydi.
Eril ölümün, dişil yaşam, yeniden doğum kuralına karşı
savaşır. Sarmaşık, tannça için kutsal olan beşgen yap
141
fcvmv. f ocebook .com/paganı zmturkıyc
NOEL AYİNİ
I D a irey i o lu ş tu ra ra k i
\ T a n rıç a y ı u y an d ırın .
K ış o rta s i tan n çaS l ■*
B iz le r k ışın kraliçesi
S a rk ılla rın efe n d isi
K ırağ ın ın iyi k a lp li kad ın ı
S e n i çağ ırırk e n b izi d in le
B u g e c ele rin en so ğ u ğ u d u r.
G ü n e ş in sa k lı old u ğu
142
Ç ıp la k ay la rd ı.
B u g e c e b u rad a to p la n d ık
K a ra n lığ ı v e ışığ ın gelişin i
K u tlam ak için
G ü n e ş to p rağ ın ç o k a ltın a tattı
B ü y ü k ç e m b e rin i ç iz e re k
T e k ra r d o ğ m a k için
S ırrın ı g e tir b ize
V e k u tla m a m ız a izin v er
K ışın şa n ın ı
V e G ü n e ş 'in y e n id e n d o ğ u şu n u .
IM B O L C - C A N D L E M A S
Ü vez çubuğu,
İş a re t p arm ağ ı
K e h a n e tin g ü cü y le ,
O n u b ir sırla d ü z e ltti.
A n ah tarın k u rb a n ın ı.
C a n o lem a s a y in i
B u zlu d ü n y a d a n s e n i ç ağ ırıy o ru m ,
D o n m u ş g ö ld e n v e d e m ir d ağ d an
S o ğ u k o r m a n d a n fırlay an
D o n u k g riliğ in için d e .
Ç iğ d e m in sa rı, b e y a z v e m o r re n k le ri
K a r b e y a z lığ ın a çarp ar.
B u e n k a ra n lık m e v sim in tan rıçası
K u tsa] z a m a n ın e fe n d is i
B iz i b ilg e liğ in e k a b u l e t.
B iz i bu/Ju k rallığ ın a g ö tü r.
E O ST R E İL K B A H A R E K İN O K S U
145
wwwf acebook.com/pogani7mturkiyc
146
Barbara Walker 16. yy'ın sonlarında Paskalya zama
nında ellerinde yumurta ve elmayla (yaşam ve ölümün
pagan sembolleri) haan önünde eğilen İngiliz kralını,
kraliçesini ve saray halkını anlatır.
Sıcak haç çöreklerinin kökeni; Romalılar, Saksenlar
ve Yunanlılar tarafından ilkbahar şenliğinde yapılan
buğday çöreklerine dayanır. Romalılar bu kutsal çörek
leri şenliği ayrı zamanlarda yapılan Diana için pişirirler
di. Bu geleneğin İngiltere'deki merkezi ise Cambrid
ge'ti. Burada Ikneld Caddesi ve Amynge Caddesi'nin
çakıştığı yerde Romalılar tarafından Diana için yapılmış
bir mihrap vardı. Kutsal çörekler burada pişirilir ve tan
rıçaya sunulurdu. Birçok baharatla yapılarak boden ez
mesi ile süslenen Simnel çörekleri parası olanlarca yapı
lır ve fakirlere dağıtılırdı. Paskalya tavşanı tanrıçanın ay
tavşanını temsil eder. Britanya'da tavşan öldürülmesi
yasak olan kutsal bir hayvandı. Bodicca savaşa giderken
yanında tavşan götürürdü. (İrlanda'nın Cerry bölgesin
de insanlar hâlâ tavşan eti yemez ve bunu insanın ken
di anneannesini yemesi olarak görürler.) Cadılar kendi
lerini tavşana dönüştürebilirlerdi.
147
www, focebook.com/pogonizmturkiye
B E L T A N E - M A Y IS A R İF E S İ
148
M ayıs ö n c e si h e r sem t, kasaba v e köyd e h alk toplanır; kadın
lar, e rkekler, yaşlılar v e g en çler. H ep b erab er ya d a gruplara
ayrılarak ağaçlıklara ve orm anlara, tep elere v e dağlara, deği
şik yerlere gid erler v e geceyi orada geçirirler S abah leyin ka
yın d an yayla v e ağ aç dallarıyla g eri d ö n erler. H er ev m ayısın
ilk baharınd a getirilen yeşil dallarla süslen irdi. O gü n tabi
olurdu. Ö ğ led en sonra bir p an ayır ku rulu r v e akşam da hiz
m etkârlar için bu- m ayıs b alosu d ü zen len ird i. K adınlar ve er
k ek ler çiçekler takarak köyleri dolaşırlar, her kapıyı çalar v c
h e r evin ön ü n d e d an scd cricrd i. K adın lar diz kırarak, erkekler
eğilerek g elen yazı selam larlardı.
149
•vww.foccbook.com/pogom/mtupkiye
150
alaya katılırdı. Bir adam kürek ve maşayla bir tür müzik
yapar ve iki üç adamda bağış kutulan taşırlardı. Lady
dışında herkes yüzünü siyaha boyar; şerit ve çiçekler
takarlardı. Yaşlı baca temizleyicileri için bağış toplanır
dı. Londra ve M anchester'da da araba atı geçitleri olur
du. Büyük atlar; çiçekler, çelenkler ve panldayan at nal
lan ile süslenirdi. (Orjinal at nallan, yeni aylar ve yıl
dızlarla birlikte uğurlu sayılırdı. Arabalar defne dallan
ve yapraklarla süslenirdi.
Mayıs direği çevresindeki çelenklere Büyük Tann-
ça'nın kan ve süt sımru yansıtan beyaz ve kırmızı çiçek
ler konurdu. Mayıs direği mayıs sabahında ağaçlıklar
dan getirilirdi. Stubbes bunu şöyle anlatır:
w v <w .foccfaook -com / 'pagonİ2m turk< ye
B el tane, a y in i
Mihrabı akçalı çiçekleri, leylak, taze çiçekler ve yeşil
tomurcuklu dallarla süsleyin. Birçok kırmızı ve beyaz
şerit; kırmızı, yeşil ve beyaz mum kullanın. Sandal ağa-
151
wkvkv.focebook.com/paganizmturkiye
Ç iç e k bakire
Ç iç e k tanrıça
Y a z ın k o k u su
A z g ın şeh v e t
B u sih irli g e c e d e d a n s e d e rk e n
C ö m e rtliğ in i b ize s u n .
Y A Z O R T A S I - 21 H A Z İR A N
152
lambalar sabaha dek yanardı. Kapılara rezene ve binbir
delik otu çelenkleri asılırdı. Güller, sedef otu, mine çi
çeği ve üçgüllerle bezenmiş bakire gruplan sokaklarda
dans ederdi.
Sheakspeare'in Bir Yaz Gecesi Rüyası'nda yazdığı
gibi yazortası Arefesi büyülemelerin, etkilemelerin, şa-
kalann zamanıdır. Bu gecede toplanabilecek birçok si
hirli bitki vardır. Çok küçük olduklan için çıplak göz
için görünm ez olan eğrelti tohum lannın, onlan topla-
yanlan görünm ez yaptıklanna inandır. Yaz ortası arefe-
sinde eğrelti otu yetişen bir tarladan geçen bir adamı
anlatan Alman hikayesi şöyle devam eder: Adamın
ayakkabısının içine birkaç tohum düşer ve farkında ol
madan görünm ez olur. Ve eve döndüğünde kendisi gö
rünmediği, yalnızca sesi duyulduğu için kansı ve ço
cuklarını çok korkutur. Bu tohumlar bitkiye dokunma
dan toplanmalıdır. Charles Hardwick yaz ortası arefe-
sinde eğrelti tohumu toplamaya çıkan üç adamı ve bu
sırada onlara görünen pelerinli, karanlık bir figürün hi
kayesini anlatır: www r ^ b o o k .c o f n / p o g o n i/ m t u r k i y e
Karanlık bir anda bastırdı. Eğrelti otlan sallandı, ba
kır kap parçalandı ve kalaydan olanı eridi... Yürüyen
güzel çocuklar göründü... Zarif dişi şekilleri kederli ve
büyüleyici türküler söylediler.
Yıl ortası ateşleri her zaman neşeyle yakılırdı. Bu
oğnç turn şim şek tanıtlan ve Roma ocak tannçası Ves-
tjt'nın ateşleri için kutsaldı. Yaz ortasında meşe-kral
canlı canlı yakılarak kurban edilir ve kışın karanlığı bek
lenti. Iı Aşıklar yaz ortasında yakılan şenlik ateşlerinin
t»/•mule birlikte atlar ve alevlerin üzerine çiçekler atar
lardı Buluşulur ve çiftleşilirdi.
153
. . j w w w .fo ce b o o k .c o m / p o q a n i 7m T u rk iy c
Yaz ortası ayıttı:
Mihrabı gül, mine çiçeği ve diğer yaz çiçekleriyle,
birçok kırmızı, san ve turuncu mumlar ve ilkyaz mey
veleriyle süsleyin. Güneşsel tütsü yakın. Sunu olarak
koyu şarap ya da bitkisel içecek ve lezzetli yaz meyvele
ri hazırlayın.
Yaz tannçasını uyandırın:
Y u k ard a p arlay an y az g ü n e ş i.
E s e n y u m u ş a k s ıc a k m e ltem ler.
Ç a y ırla r, k o k u lu ç iç e k le r, ta rla la r
A ğ açlık lar v e ç a lılık la rd a o lg u n
Y a z rü y ası b e d e n le rin iz i y a la r,
G ü n ışığ ı d o n m u ş y ü re k le rin iz i iy ileştirir
T an rıça
K ara n lık ta y azın ay d ın lığ ın ı a n m a m ız a iz in v e r.
L A M M A S - 1 A ğ u sto s
154
www. f oceboo k com/pogonı 2mtur kıye
155
w y»w .focebook.conv/ po9ûni2m turkiye
ı\.ış gun
Yol dönümü
AĞAÇ TAKVİMİ
156
işim iz b itiy or, yıl son a cn yor.
Yaz g ü n eşi kaybolu yor.
SONBAHAR EKİNOKSU
Sonbahar ayini
Mihrabı sonbahar yapraklan, mirver çiçeği meyvele
ri, alıç, üvez ve bir tahıl destesi (bakire) ile süsleyin.
Kuru üzüm ve bal katılan özel ekmekten pişirin ve hafif
bir şarap ya da bitkisel içki hazırlayın. Kahverengi, tu
157
www.facebook.conv/pogani/mturkiye
işte m eyveleriniz
İşte em eğim iz
İşte sana adanm ış işlerimi/.
Bakır dal v e altın elm a,
Buğday dem eti v e tatlı fın d ık
ETİK
159
w w w .focebook.com /paganı zmTurkıye
bu kapsayan dünya çapında bir hareket olarak görüyo
rum. Bu konu katılımcıların kişisel hayatlarında olduğu
kadar gruplan içindeki doğrudan hareketleriyle de göz-
lemlenebilmektedir.
Batı gizemli geleneklerinin çoğu cadı avlan ve bun-
lan takip eden bastırma çalışmalarıyla imha edilmiştir.
Büyücüler derin araştırmalar yapmış, keşfetmiş ve baş
ka öğretilerden yararlanmışlardır. Bu yüzden gizemli
sistemlerimizin çoğu başka kültürlerden özellikle de do
ğudan gelir. Bu bilginler Çin, Hindistan, Tibet ve daha
yakın çağlarda Kuzey Amerika yerlileri, Orta ve Güney
Amerika ve Meksika dan gelmiştir. Bu konuda politik,
ahlaksal ve kültür bileşiminin Avrupa düşüncesine ak
tanım konusunda ilk olarak şu soruyu sormalıyız. Bu
çevirileri kim yapmıştır ve ruhaniliğin hakkını verebil
mişler midir? Ancak orjinal dili bilmeden bu sonıyu ce
vaplamak neredeyse imkansızdır.
Yapabileceğimiz en iyi şey aynı eserin mümkün ol
duğu kadar çok çevirisini okumaktır. Kadınların manevi
gelenekleri konusundaki çevirileri yapan erkekler bunla-
n değersizleştirmiş ve toplum içindeki önemlerini en
aza indirgemiştir. Orjinal metinlerin bu kadın düşmanı
çevirileri son yıllarda feminist aydınlar çeviri konusun
da aıaşbrmalara başlayıncaya dek tartışma konusu ol
mamışlardır.
İkinci ve daha da önemli olan nokta şudur ki, batı
nın, daha ırkçı ve baskın bir kültür olarak, tüm siyah
kültürlere son derece duyarlılık göstermesi gerekmekte
dir. Aksi halde topraklan, dilleri ve kültürleri batı tara
fından çoktan çalınmış olan bu kültürlerin ruhani uygu-
lamalannda parçalanma riski ortaya çıkacaktır. Bu gü
nümüzde özellikle, beyaz Kuzey Amerikalılann, Kızılde
rililerin ruhani geleneklerini, koka koka pazarlar gibi
160
w w w .focebook.com /po90nlzm turktye
161
www.focebook.com/paganizmturkiye
163
www.facebook.com/pûganızmt«rkiye
* (L: M lllcnia) K ıyam etten tince barışın egem en olacağı bin yıllık
devre.
164
www . f oceboo k.com/pogam zm turkiye
165
www.fflcebook.com/po9anamTurktye
GÜÇ
166
www.foccbook.com/pogamzmTurkiye
167
W M rw.facebook.com/paganizmturkiye
G Ü N LÜ K G Ö Z D EN G E Ç İR M E
168
wwMr.facebook.com/pagani7mrurkiye
169
w w w .fo c e b o o k .c o m / p o 9 a lla n v t u rk ly e
171
günlük yaşamlarına kattıklarım bize göstererek; bunu
kendi parçalanmış kültürümüzde nasıl yaratacağımıza
dair ip uçlan verebilirler.
w w w .focebook.com /poqanizm tw kiye
RE - EN K A RN A SYO N
172
hangi sorunla sık sık ilgilenmeniz gerektiği konusunda
derin bir terapi olması açısından; değerlidir.
www .focebook.com /po9anizm turk1ye
173
ıvvviv.focebook.com/poganizmturklye
D O Ğ U M A D Ö N Ü Ş
174
Wkvkv.focebook.com/pogam2mturkiyc
AHLÂK
17 5
www.foccbook.com/po9anlzmturktyc
176
m m , focebook.com/poganirmturkiye
DÜRÜSTLÜK
*N e alırsan al b ed elin i ö d e .* (İspan y ol atasözü)
177
www.facebook.com/poganizmturkiye
178
ZARARSIZLIK . . ,
w w w , f o c e b o o k c o m / p o g a n ı z m tu r k ıy e
H İZM ET
179
www fccebook com/pagcmzmturkıye
18 1
www i acebook.com /pagoni zm turk iye
w w w .facebook.com /paganizm turkiye
w w w .facebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.com /paganizm turkiye
www. f acebook.com /poganı zm turkıye
www.f a c e book.com /pagani zm turk ¡ye
w w w .facebook.com /poganlzm turkiye
w w w .facebook.com /paganizm turkiye
w w w .facebook.com /paganlzm turkiye
www faceboo k .co m / p aganizm tu rk iy e
www. fo c e b o o k .com/pogan izm turk iye
w w w .facebook.com / pagonizm tu rkiye.
www.f a c e book.com /pagani zm turk iye
www faceboo k .co m / p aganizm tu rk iy e
w w w .facebook.com /pagantzm turk iye
w w w .facebook.com /paganizm turkiye
w ww. f a c e b o o k .com/pogani zm turk iye
www fa c e b o o k .co m / p ag an izm h rk iy e
www.facebook.com /pagani zm turk iye
w w w .facebook.com /paganizm turkiye
www.faceb oo k.com / pagani zm turkıye
www faceboo k .co m / pog anizm turkiye
www faceboo k .co m / p aganizm tu rk iy e
.w w w .facebook.com / paganizm turkiye
w w w .facebook.com /pagonizm turkiye
www.facebook.com /pagam zm turk iye
www faceboo k .co m / p agam zm tu rk iy c
w w w .facebook.cam /paganizm turkiye
w w w .facebook.com /paganizm turkiye
www.faceboak.com / pagam zm turk iye
w w w .facebo ok .co m / p agan izm hrkiy e
w w w .facebo ok .co m / pog anizm hrk iy e
www. f a c e book.com /pagani zm turk iye
w w w .facebook.com /pagani zm turkiye
w w w .facebook.com /paganizm turkiye
10
BÜYÜCÜLÜK
183
K A R A R L IL IK ‘VİV‘V.fûcebook.com/pogo<ı/mturkiye
18 4
www,focebook.com/pogoniznrrurkiyc
re n u z u n b i r y o ld u . A y g ö k y ü z ü n d e , h e n ü z a lç a k ta y d ı.
K ız ıl, a lt ın r e n k li, y u v a r la k v e d e v g ib i b ir h a s a t a y ı id i
b u . B u u z u n , d ü z y o lu y ü r ü r k e n ta m ö n ü m d e d u r u y o r
d u . T a m ö n ü m d e d u r u y o r d u v e b u n u e n g e lle y e m iy o r -
d u . A y g ö k t e p a r la r k e n y a p m a k is t e d iğ im a y in ü z e r in d e
d ü ş ü n m e y e b a ş la d ım . Iş ık b e n i r a h a t s ız e t m e y e b a ş la d ı.
B u ç o k o la ğ a n d ış ıy d ı ç ü n k ü d o lu n a y d a d o ğ m u ş t u m v e
k e n d im i b u e n e r jiy e y a k ın h is s e d iy o r d u m . Y o ld a y ü r ü
d ü k ç e p la n la d ık la r ım h a k k a n d ı k a f a m d a ş ü p h e l e r d o ğ
m a y a b a ş la d ı; d a h a ö n c e o ld u ğ u k a d a r k a r a r lı d e ğ ild im .
Z ih n im i in c e le d ik ç e g e r ç e k t e o a d a m ı s u ç la m a d ığ ım ı d a
h a ç o k g e r ç e k ç i o lm a d ığ ım iç in k e n d im e k ız g ın o ld u ğ u
m u f a r k e t t im . Y ü r ü d ü k ç e a s lın d a ç o k n e t o lm a d ığ ım o r
ta y a ç ık tı. İk im iz d e s u ç lu y d u k . İç im d e k i ö ç a lm a is te ğ i
s ö n m ü ş t ü . Y o lu n s o n u n a g e ld iğ im d e o n u la n e t liy e b ile -
c e ğ im i b iliy o r d u m . G ü c ü m v a r d ı a m a d a h a d a ö n e m lis i
b u n a a r t ık ih tiy a c ım o lm a d ığ ın ın b ilin c i v a r d ı. B ü y ü k
b ir d e r s a lm ış t ım . E v e g it t iğ im d e a y in iç in to p la d ığ ım
ş e y le r i t o p a r la y ıp y a k t ım ( a n la ş t ır m a ) v e k ü lle r in i e v i
m in y a n ın d a k i n e h r e a t t ıın . O n la r ı n e h r e a t a r a k o n u n
b a n a g ö n d e r d iğ i o lu m s u z e n e r ji y i g e r i g ö n d e r d im ve
k e n d i a d ım a o n u n la b a n ş t ı m . B u h e m b i r b ü y ü y d ü h e m
d e d e ğ ild i. A m a b e n im iç in ö n e m li b i r d e n e y im d i.
B ü y ü le r im i; b ü y ü y a p a n a , s a d e c e s a n a t ın ı d e ğ il, a y -
n c a k e n d is i h a k k ın d a b ilg ile r i d e ö ğ r e t e n e ğ it im k ü r le r i
o la r a k g ö rü rü m . S ih ir le h erşey , h e rşey m üm kündür
a m a y a ln ız g ü v e n im iz v e y o ğ u n la ş m a m ız d a ğ la n y e r i n
d e n o y n a t a b iliy o r s a . Y a p t ığ ım ız s ih r in s o n u ç l a n ın d ik
k a tle iz le r s e n iz ih t iy a ç la n n ız ı d a h a ç o k a y ır d e d e b ilir v e
ö z le m le r in iz in b u ih tiy a ç la r a n a s ıl e n g e l y a d a d e s t e k o l
d u ğ u n u a n la y a b ilir s in iz . B ir to h u m e k t iğ in iz d e y e t i ş m e
s i iç in g e r e k li k o ş u lla n d a h a z ır la m a k s ın ız ; u y g u n ç e v r e
v e ı s ı , y e t e r li s u g ib i; a m a e n ö n e m lis i t o h u m u n b ü y ü -
18 5
yüp büyümemeye kendisinin karar vermesine izin verip
onu rahat bırakmalısınız. Köklenip köklenmediğini an
lamak için ikide bir dibini eşelemek büyüm esini sağla
maz, aksine bitkiyi öldürür. Büyüler ile aynı kurallara
göre yapılır. Zemini hazırlayın, onlan canlandınn sonra
yalnız bırakın! Onlan unutun ve günlük hayatınıza de
vam edin. Eğer filizlenirlerse bu tannçanın iradesidir,
ölürlerse de öyle.
w w v .fo c eb o o k .c o m /p a g o n iz m tu rk iy e
KUTSAMA BÜYÜLERİ
K u tsa m a D u a s ı (V V .P.Root)
Hu ev i ku tsa
Bu d u v a rla n n arasın d a y a ş a y a n h erkesi
B u rad a b ü y ü v e g eliş
E sk isi g ib i bilgelikle
R u h la rın ı yü celt
V e b a g la n n ı g ü çle n d ir.
C e n n e tin k u şla n
186
V c tan ırların m elek leri
S e n i ö r ts ü n v e k o ru su n
T ü m k ö tü lü k le rd e n
B u ev i ku tsa
K u tsam a A yin i
Bir Cuma akşamında, akşam yıldızı yükseldikten
sonra içimde birkaç damla sandal ağacı yağı bulunan bir
küvette yıkanın. Kurulanın ve işaret parmağınıza, gırt
lağınıza, kalbinize ve dölyatağınıza misk yağı sürün; be
yaz bir mum yakarak şöyle söyleyin:
KO RU NM A BÜYÜLERİ
187
M W W .foceb ook.com /po9 0 n l2m tu rk cye
Kin; çünkü kendimizi kontrolsüz ve umarsızca zarar ve
ren erkeklerden korumak zorundayız. Geceleri yürüdü
ğüm çok olmuştur ve eğer izlendiğimi hissedersem Kro
nu, içimdeki vahşi yönü, kini, ortaya çıkarırım ve şansı
nı bende denemek isteyen beklenmedik bir adama ya
pabileceklerimi düşünürüm. Hiçbiri asla bunu yapmaz.
İki cadı arkadaşımın koruyucu büyünün gücünü
gösteren şöyle deneyimleri olmuştur: İlki kentin, vahşe
tin ve saldırıların çok rastlandığı bir bölgesinde, geç va
ritte bir otobüsün ikind katında yolculuk ediyordu. Beş
altı tane genç otobüse bindiğinde yalnızdı. (O bölgede,
yakın bir zamanda bir kadın benzer bir çete tarafından
öldürülmüştü.) Ön tarafda oturuyordu ve otobüsten in
mek için kalktığında gençler yolunu kestiler. Gittikçe
daha da vahşileşerek; ona cadı, kocakarı diye küfrede
rek aşağılamaya başladılar. Onu ölümle tehdit eltiler.
O, kendini büyük bir yılan olarak, sanırım bir kobra
olarak hayal etti ve onlan buz gibi bakışlarıyla süzmeye
başladı. Ona sataşmaya devam ettiler ama o hiç yerin
den kıpırdamadı. Birden bire cüretleri yokoldu ve sa
kinleşerek otobüsten inmesine izin verdiler.
İkinci arkadaşım kendisiyle beraber bir adamın daha
indiğini sonradan farkettiği tenha bir istasyonda tren
den indi. Adam onunla konuşmak istedi ama o aldır
madı. Bunun üzerine adam yolunu keserek onu korkut
maya başladı. Arkadaşım kendini beyaz bir ışığın ardı
na gizledi, adam kendine doğru hamle yaptığında be
yaz ışığı düşünmeye devam etti ve adam geriye savrul
du. Çantasına hamle yaptı ama birkez daha geriye sav
ruldu. Arkadaşım hiç kıpırdanmadan durdu... Adam
sanki onun enerjisiyle savaşıyor, ona doğru ilerlemeye
çalışıyor ama yapamıyordu. Sonunda küfrederek karan
lıkta kayboldu.
188
Bunlar korunma tekniklerinin işe yaradığını gösteri
yor, ama işe yaramaları için kararlılığa ihtiyacımız var.
Kin, daha önce söylediğim gibi korunma büyüsü için
çok Önemli bir gereçtir. Ne kadar süre için olursa olsun,
evimden ayrılırken, kapıları ve gereçleri beyaz ışıkla
kutsarım ve sokak kapısını dışarıdan kapatırken şöyle
derim:
EVİMİZİ ARINDIRMAK
189
AŞK BÜYÜLERİ
••rtvv/.fûcebook.com/poganıznvhjrkıy
Aşk büyüleri' uyanlarla birlikte gelirler çünkü genel
likle istediğimiz şey gereksindiğimiz şey değildir ve aşk
tan mı yoksa şehvetten mi bahsettiğimiz çok önemlidir.
Dikkatli olun. Ben şahsen belli bir kişiyi kendime bağla
mak için büyü yapmam; çabuk sıkılan bir insanım ve
aşk bağıyla bağlı bir ruhun beni sürekli izlemesinden
daha kötü birşey düşünemiyorum. Ve eğer büyüyü yö
nelttiğiniz kişi gerçekte sizi istemiyorsa çok kötü sonuç
lar doğabilir. Yalnızsanız, ve bir aşık ya da eş istiyorsa
nız kendiniz üzerinde yoğunlaşmanızı tavsiye ederim
Bir aşıkta aradıklarınız hakkında genel bir fikir oluş
turmalı ve bu fikri geniş ve esnek tutmalısınız. Bir arka
daşım idealindeki güzelliklerin aynntılı bir listesini yap
mıştı - ama aym özellikleri bir eş olarak kendisinde kar
şılaması gerektiğini hesaplamamıştı. Bu eşinin isteğini
söndürücü bir etki yaptı.
Kutsama büyüsü başlangıç için iyi bir noktadır.
Bundan sonra bir sevgiliye verebileceğiniz özelliklerinizi
değerlendirin; sevecenlik, eğlence, sıcaklık gibi ve onla
rı verme yolunuzu gerçekten duyumsayın. Sevme ve
nefes alma prensibini içinize çekin ve olabildiğince içi
nizde tutun. Bu işlemi birkaç kez yaparak sevginizin
sizden taşıp uzaklara dek yayıldığını duyumsayın. Bu
nu her Cuma (Venüs günü) tekrarlayabilirsiniz. Fakat
aradaki zamanlanda önemsemeyin. Kendinizi serbest
bırakın.
T anrıça b ed en in i esirgesin
O nu rlu ve güçlü otsun
190
T a n n ça , kalbini esirgesin
Çarp arken
T a n n ç a karnını esirgesin
Y iy eceğini taşırken
T a n n ç a ayaklarını esirgesin
Rah atça b a s toprağa
191
O lu şan ruhum *m w .fa ce b o o k .c o m / p o g a n a m tu rk < y e
Sen in gib i parlayabilsin
İyileştirttin A yini
Bazı cadılar yeni ay ve dolunayda biraraya gelerek
iyileştirme gruplan oluştururlar ve hasta kadınlar için
ayinler yaparlar. Genellikle bu çalışma, bitkiler, masaj,
sağaltım ve diğer hayat veren iyileştirme sanatlarıyla
desteklenir. Ayin, hasta için ona hastalığının içeriğinin
bilgisini ve yavaş yavaş iyileşmesini, enerjisini besleye
rek yoğunlaştırmasını sağlayan boşalımsa! bir öğrenim
yaşantısı olabilir. Tek başına olan cadılar iyileştirme
ayinlerini birebir ya da hasta kişi olmadan da yapabilir
ler.
İŞ BÜYÜLERİ
193
www.f acebook.com/pogaru zmturkıye
A n n e işte b e n im iy i y ö n le rim
(o k u y u n )
v c iş te b aşarısız lık la rım
(o k u y u n )
H ak ik ab y an İrz s e n b iliy o rsu n
B a şarısızlık la rım ız ı b a stıra c a k olan
Y e te n e k le rim i g eliştirm eliy im
Y e m e k için ça lışm a lıy ım
Y a ş a m a k için ça lışm a lıy ım
İra d en y e n n e g e le ce k lir
B e n im iş b u lm a m ı sağla
p a r a b ü y ü l e r i
Ç o k lu ğ u n tan rıçası
C ö m e rtliğ in sa h ib i a « m .fo c e b o o k .co m /p o g o n .ım tu rk n re
Ş im d i istiy o ru m
D in le b e n i
P a r a y ı . . . . (n e d e n i) ih tiy a cım v ar
D u y beni
Ç o k lu ğ u n tan rıçası
195
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.com / pagam zm turkiye
w w w .facebook.com / paganizm turkiye
w w w .focebook.com /pogonizm turkiye
w w w .focebook.com /pagam zm turkiye
w w w .facebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.com /paganizm turkiye
w w w .facebook.com /pogam zm turkiye
www.facebook.com /pagani zm turk iye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.com / paganizm turkiye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.com / paganizm turkiye
w w w .facebook.com /pogonizm turkiye
w w w .facebook.com /pagom zm turkiye
www.facebook.com /pagani zm turk iye
w w w .focebook.com /pagom zm turkiye
www.f a c e b o o k .com/pagam zm tur k iye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .faceboak.com /paganizm turkiye
w w w .facebook.com /pogam zm furkiye
www. f o ce b o o k .com/pogani zm turk iy e
w w w .focebook.com /paganizm turkiye
w w w .focebook.com /paganizm turkiye
w w w .focebook.com /paganizm turkiye
www. f acebook.com /pogom zm tur k iye
w w w .facebook.com /poganizm turkiye
www, f a ce b o o k com/pogam zm turk iye
w w w .facebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.com /pogam zm turkiye
w w w .facebook.com /paganizm turkiye
w w w .focebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.com / poganizm tu rkiye
w w w .facebook.com /poganizm turkiye
w w w .facebook.cam /paganlzm turklye
11
www.facebook.com/poganizmTurkiye
TASARIMLAMA (YÖNTEM)
197
www.f oteboo k.com/poganı zmtur kıy e
1 - İmajlar ve fikirler kendilerine uygun durumlar
ve dışavurumlar üretmeye eğilimlidirler.
2 - Tavırlar, hareketler ve eylemler, imajlar ve fikir
ler yaratmaya eğilimlidirler.
3 - Fikirler ve imajlar, kendilerine uygun duygular
ve güdüler uyandırırlar.
4 - Bu duygular ve güdüler de tepki vererek kendi
lerine uyan imaj ve fikirleri şiddetlendirirler.
Bu nedenle Assagioli fikir ve imajlarımızın hisleri
mizi beslediğini ve hislerimiz tarafından da beslendiği
ni, bunun kapalı bir daire oluşturduğunu düşünür. Bir
şeyi düşündükçe ona bağlanınz, ona bağlandıkça da
onu daha çok düşürünüz. Dürtüler ya da güdüler doğ
rudan dışan vurulur ya da sembolik eylemlerle sembo
lik olarak dışa vurulurlar. Burada da işin içine büyü gi
rer. Tasarladığımız bir şeyi sembolik eylemlere dökerek
içimizdeki derin bir ihtiyacı dışa vururuz. Kadınlar me-
ditasyonu hem kendi içsel çevrelerini (iç dünyalarındaki
yaşantıları) hem de dış dünyayla olan ilişkilerini değiş
tirmek için kullanırlar. Meditasyonun birçok değişik
amacı olabilir ama genel amacı günlük yaşamı zengin
leştiren ve ona yardımcı olan daha derin bir özbilincin
elde edilmesidir.
198
Yere uzanın, rahatsız giysilerinizi çıkann ve rahatla
yın... Ağırlığınızı zeminin taşımasına izin verin ve be
deninizdeki gerilimi atmak için birkaç derin nefes alın...
Sıcak bir yaz gününde olduğunuzu ve bir çayırda bu
lunduğunuzu düşünün. Etrafınızdaki bitkileri seyredin,
tatlı sıcak meltemin derinizi okşadığım hissedin... Çayı
rın köşesinde bir kapı göreceksiniz. Kapıya doğru yürü
yün ve öbür tarafa geçin... Bir patika göreceksiniz. Pati
kaya bakın ve izlemek isteyip istemediğinize karar verin
izlemeye kanar verirseniz, yukarıya doğru patikadan yü
rümeye b a ş la y ın ...wfni-<*bcoK coırı/paıprn/mturkıye
Patika yukanya, dağa doğru çemberler çiziyor... Pa
tikada yürürken etrafınıza dikkat edin, herhangi bir bit
kiyi, hayvanı ya da havanın durumunu izleyin... Sizi
yavaş yavaş yukan tırmanırken güneş panldamaya de
vam ediyor... Yolunuzdan ayrılmayın... Zirveye yakla
şırken havanın daha temiz ve açık olduğunu farkediyor-
sunuz, uzaklardan hafif bir müzik sesi duyuluyor. Siz
yukan çıktıkça müziğin sesi artıyor ve artık bir çağlaya
nın sesi duyuluyor... Sonunda zirveye tırmanıyorsu
nuz... Bir kemerin altından geçerek, ortasında bir çağla
yan olan tapmağa geliyorsunuz... Dinlenmek için çağla
yanın kıyısında duruyorsunuz... Bu sırada size yaklaşan
bir karaltı görüyorsunuz... Bu sizin klavuzunuz. Onu
selamlayın ve size söyleyeceklerim dinleyin... Ona dile
diğiniz soruyu sorabilirsiniz... Bir süre onunla kalın...
(10 dakika bekleyin - imajın bedensel güç olmadan ser
bestçe gelişmesine izin verin) sonra artık gitme zamanı-
zın geldiğini halırlayın... Klavuzunuz size, istediğiniz
zaman ona dönebileceğinizi tem silen bir ayrılış hediyesi
verecektir... Heıiiyenizle birlikte dağdan aşağı inin ve
aynı yoldan geriye çayıra dönün... Gözlerinizi açın ve
odaya geri dönün. Yaşadıklarınızı yazın.
199
www.focebook.com/pooamzfnturkive
T a ç çak ra
Ajna
Merkezi
K a lp ç a k r a s ı
G ü n e ş s in ir
ağ ı ça k ra sı Dölyatağı çakrası
Kök çakra
200
şekilde bir ağn ; örneğin başağrısı konusunda, ağnyı ta
sarımlayın, ona bir renk, hatta bir yüz verin ve sizinle
konuşmasını sağlayın. Ağrının size söyleyeceği şeyler
vardır, ona ses verin. Hatta ağrıyla aranızda bir diyalog
başlatın... Deneyin, yaratıcılığınızı kullanın.
Bir kez klavuzunuzla ilişki kurduktan sonra daha
farklı bedenlerde çalışmaya başlayabilirsiniz.
201
www.facebook.com/po90nizmTurklye
202
düzlemi, yani çocukların, mistiklerin, şairlerin, kâhinle
rin v e ... cadıların dünyası.
Büyü bu ikinci düzlemde, hakiki gerçekliğin baş
aşağı dünyasında yaşanır. Fakat burada bir büyü olarak
değil yalnızca normal ve mantıklı bir şey olarak görülür.
Sadece gözlerimizle görmeye ve yalnızca beynimizin
mekanik bölümleriyle düşünmeye koşullandığımızdan,
bu asıl gerçek dünyaya geçmek çok zor bir iştir.
Bizim kendi batı gizemli öğretilerimizin çoğu cadı
avlan arasında yokedildiği için, gerçekliğin hakiki doğa
sı üzerine olan öğretilerimiz zorunlu olarak başka kül
türlerden, genellikle doğudan, Çin'den, Hindistan ve
Tibet'ten gelmektedir. Yakın zamanlarda bu öğretiler
den bazılan bize ABD'li kızılderililerden, Orta ve Gü
ney Amerika'dan ve M eksika'dan ta bize ulaşmıştır.
Ancak etik bölümünde de belirtildiği gibi ruhani gele
neklerin başka kültürlerden alınması, pratikteki sakınca
larının yarımda pratik ve ahlâki sakıncalar da içerir.
Çalışmalarımda Doğu Geleneklerinden yararlandı
ğımdan yıllar süren sem iner çalışmalarımı, iyileştirme
ve gizemlilik üzerine olan araştırmalarımla birlikte Doğu
kavramlarını da kullanacağım.
Yedi büyük çakra vardır, isimleri aşağıdan yukarıya
doğru şöyle sıralanırlar: K ök çakrası, güneş sinir ağı
çakrası, kalp çakrası, gırtlak çakrası, üçüncü göz çakrası
(yüz çakrası) ve taç çakra. Çakralann kesin tanımlan ya-
pılmamışbr, elimizde yalnızca öğretilerde ve eski metin
lerin çevirilerindeki önermeler vardır. Çakralar hakkın-
daki temel öğretilerin hepsine katılıyor olmamama kar
şın özel bazı aynntılarda onlara ters düşmem kaçınıl
mazdır. Kendi gerçeklerinizi keşfetmek için başka kay
nakları inceleyin* yalnız ya da grup olarak meditasyon-
lar ve çalışmalar yapın. En sağlıklısı bu olacaktır.
KÖK ÇAKRA
205
w n rw .focebo ok .co m / p og o n izm tu rkiy e
maların, tecavüzlerin, ameliyatların ve zor doğumların
izleri kök çakrada görülebilir. Kramplar, kasılmalar ve
ağrılarla ızdırap çeken döl yataklarına ve cinsel prob
lemlerle doğumsal sorunlara bu çakradan yaklaşılır. Bir
arkadaşım, Mary Svvale, annelerin ve kızlarının döl ya
laklan arasında bir bağ hissettiğini söyler. Çin kutulan
gibi dölyatağı içinde döl yatağı. Kendi çocuğumuzu döl
yatağımızda taşımak bize kendi annemizin döl yatağın
da bulunduğumuzu hatırlatır, çocuğumuz da bu duygu
yu yaşar. Bu duyguda eski zamanlara giden gizli bir ge
çit vardır.
Döl yatağı çakrasının turuncu renkle ve Merkür ge
zegeniyle ilgisi vardır.
206
COELİAC ağına ve sindirim sistemine bağlıdır. "Gut
tepkileri" insanlann yaydığı bilinçaltı ve bilindışı sinyal
ler güneş sinir ağı tarafından gönderilir ve algılanırlar.
Bu ağ dev bir algılama merkezidir ve enerji yüzünden
kolayca tıkanabilir veya bastırılabilir. Bu sinir ağıyla, in
sanlarla gündelik ilişkiler kuranz ve bazit duygularımızı
dışa vururuz. Öfke, hırs, kızgınlık, kendine acıma ve
depresyon gibi duygulann hepsi güneş sinir ağından
kaynaklanır. Enerjimiz buradan çekilebilir, canlılığımız
buradan akıp gidebilir ya da biri tarafından soğurulabi-
lir. Güneş sinir ağımızın durumu diğer insanlarla olan
ilişkilerimizi yansıtmaktadır. Fiziksel olarak güneş sinir
ağı sindirim organlanna; yani ciğere, öd kesesine, mi
deye, pankreasa ve bağırsaklara bağlıdır. Güneş sinir
sistemi çakrası san renk ve Venüs gezegeniyle bağdaştı
rılır.
w w w .facebo ok .co nt/ p o 9an12m tu rk 1ye
207
www.focebook.comy pogamzmturkıye
KALP ÇAKRASI
208
yaşadığımız bir idealdir. Kalp çakrası, fiziksel kalbe ve
akciğerlere bağlıdır.
Kalp merkezi yaşam ipliğinin bedene bağlandığı
yerdir; büyük bir şok bu bağı zayfılatıp insanın yaşam
enerjisini ve ruhunu uzaklaştırabilir. Bir kişi öldüğünde
bu ip kopar. Bazen ölüm sırasında görülen ışık da bu
yüzden meydana gelir.
Kalp çakrası yeşil renkle ve Güneş'le ilgilidir.
GIRTLAK ÇAKRASI
209
imw.foccbook.com/pogonirmturkiyc
YÜZ ÇAKRASI
2 10
merkez edebi olarak "açık görüş" anlamına gelen gele
ceği görme ile ilgilidir. Hakiki medyumluk bu merkez
den gelir. Ama aktanm, kendini aldatıcı dileksel düşün
cenin, hayal gücünün ve güneş sinir ağın astral derece
lerinden gelen düşünce kalıplarının bir karışımıdır. Ga
ipten gelen mesajlar kişisel ya da yargılayıcı değildirler,
ve ne de suçlama içerirler ve içgüdüsel bir nitelik taşır
lar.
Ruh klavuzlanyla çalışmak klavuzun niteliğine bağlı
olarak yararlı olabilir. Bütün Tibetli, Mısırlı ya da yerli
Amerikalılar ruhsal olarak gelişmiş değildirler. Kuşkucu
davranın. En iyi aktarım bu işi profesyonelce yapma
yan, daireler içinde oturmayan, öğrettiklerinden çıkar
gözetmeyen kişilerce yapılmıştır. Birçok medyum fizik
sellikle ilişkilerindeki sorunları gösterircesine aşın kilolu
olurlar. Aşın yemek kendilerini fiziksel çevreden koru
mak için bir yol haline gelmiştir. Diğerlerinden daha
duyarlı ve açık olanlar daha çok korku hissederler ve
dünyamızdaki sürekli vahşeti ve tehlikeyi görürler;
bunlan unutabilmek için yiyebildikleri kadar çok yerler.
Büyü çalışması yüz çakrasıyla başlar. Buradan ener
jimizi ve özellikle de düşünce kahplanmızı dışan yansı-
tınz. Astral düzleme çıkabilir ve kendimizi başka dün
yalara ve gerçekliklere yansıtabiliriz. Bunlann hiçbiri
güçlü ve sağlıklı bir kalp çakrasıyla sıkı bir ilişki sağlan
madan başanlamaz. Meditasyon; düşünce kalıbı oluş
turduğu için yüz çakrasıyla yapılır ama öncelikle kalp
açılmalıdır. Sevgisiz irade tehlikeli olabilir.
2 11
www.focebook.com/po9anl7mturki
ye
2 12
ASTRAL BEDEN VE ASTRAL DÜZLEM
İYİLEŞTİRME
214
kaynağın kendisi değil. Ne yazık ki yalnızca iyileştirciler
değil iyileştirici enerjiyle uğraşanlann çoğu bu gerçeği
unutmaktadırlar. Enerjiyle uğraşmak, nasıl muslukçular
ya da makineciler ayrıcalıklı değillerse, sizi de ayncalıklı
kılmaz. Bu sadece diğer yetenekler gibi iyleştiridnin ge
liştirdiği ve kullandığı bir yetenektir, dahası herkesin
sahip olduğu bir yetenektir.
Bu yüzden iyileştirmenin birinci kuralı ayrılmayı öğ
renmektir. İyileştirdiğiniz kişi ve kendiniz için umutlan-
nızdan, duygularınızdan, arzulannızdan ayrılmalısınız.
İyileştirdiğiniz bir kedi; bir bitki, hatta bir araba bile ola
bilir. Kendinizi sınırlamayın.
kvtvkv.facebook.com/pogonizmhirkiye
Odaklanma, Netleştirme
Rahatsız edilmeyeceğiniz rahat bir yere oturun. Bir
kaç derin nefes alın... Bedeninizi hissedin... Dişleriniz
de, omuzlarınızda, kollarınızda ve ayaklarınızdaki geri-
liınlere odaklanın... Tam çakranua odaklanın... Yavaşça
açıldığını, altın bir ışığın yavaşça başınızı doldurduğu
nu; sonra tüm bedeninize, ellerinize ve ayaklarınıza ya
yıldığını hissedin... Bir süre bu duyguyu koruyun. Bir
kanala dönüşeceksiniz ve sizden daha büyük bir kay
naktan gelen enerji bedeninizde akmaya başlayacak...
Diğer çakralann özellikle kalp çakrasımn açıldığını his
sedin... Şimdi bedeninizde akan enerjinin rengini altın
şansından yeşile çevirin... Yeşil enerjinin bedeninizde
aktığını hissedin... sonra çiğ mavisi... gül pembesi...
günbatımı sansı... fes rengi... çivit rengi... sonra enerji
nin rengini tekrar altın rengine dönüştürün. Eğer teda
viye başlamayacaksanız taç çakradan başlayarak tüm
çakralan kapatın. Çiçekler gibi kapandıklarını tasanmla-
yın... birkaç dakika odaklanın.
215
İyileştirme T ebliği w>vw,foccbook.com/pogam/mturkıye
216
12
KEHANET YA DA TAROT
2 17
w ıvw .fo ceb oo k.con\ / p og anizfntu rk iy e
bilir. Tarot'la kahinlik üzerine yoğunlaşmamın temel
nedeni çok hoşuma gitmesi ve ona saygı duymamdır.
Hiç kuşkusuz böyle geniş bir konuyu loşa bir bölümde
anlatmak çok zordur. Bu yüzden yalnızca kartların tari
hini, anahatlannı ve bana göre anlamlarını anlatmaya
karar verdim. Benim bu kartlara verdiğim anlamlar baş-
kalannınki ile uyuşmayabilir ancak unutulmamalıdır ve
Tarot'ta kesin tanımlar yoktur ve bu belki de bu siste
min en güzel yönüdür. Tarota Jungian'ca bakabilir ya
da Gnostik bir açıdan sadece gizemli bir sistem olarak
tanıyabilirsiniz. Astroloji, Kabbalistik sistem ve daha
birçok öğreti bu kartlarla uyuşabilir. Denebilir ki: Yer-
yüzündeki ruhani sistemlerin çeşitliliği kadar çeşitli Ta-
rol destesi vardır.
Bütün bu alanları kapsamak onların derinliğine ine-
memek ve hiç kimseye bir yarar sağlayamamak demek
tir. Bu nedenle seçtiğim dar bakış açısı yeni başlıyanlar
için bir klavuz, kartlarla tanışık olanlar için de yeni bir
yorum anlamına gelecektir.
KARTLARIN ANAHATLARI
218
k
rülebilmektedir. Batıya da sayı felsefesi Mısır tapınakla,
nnda sırlan öğrenen Pisagor tarafından getirilmiştir. Ta.
rih öncesinde yazılan Thoth'un kutsal yazıtları mitle?,
ayinler, inanışlar, gizemli ilaçların yapıiışlan, dinsel ge
ometri, astroloji ve tebaalık bilgileri konusunda birço^
metin içeriyordu.
Yahudilerin dinsel metinleri Mısır tebaasından olan
Musadan gelmişti. Yine dinsel metinler KABALA ve
TORA (tora = taro) çingeneler tarafından Eski Mısır ve
Hint kültürlerine Atlantis'in kayıp kavimlecinden geç.
m iş olarak kabul ediliyordu. Pisagor da bu metinler içjn
aynı iddiayı ortaya atmıştı.
Bir efsaneye göre İskenderun'daki dev kütüphane-
nin babaerkiller tarafından yıkılmasından sonra Orta
Çağa dek zihinsel birikim Fas'ta toplanmıştı. Oradakiler
de eski öğretilerini korumak ve kötüye kullanılması^,
engellemek için en iyi yolu aramaya başlamışlar ve $0.
nunda sırların anahtarı olan yirmi iki resim yapmışlar^,
Bu resimler Arkana Majör (Büyük Sırlar) olarak günü
müze dek ulaştılar. Courl De Gebelin 1781'de yazdıg,
Le Monde Prim itifte bu kartlar için şöyle der: ' ....... ....
derin konuların en saf birikimini taşırlar.
Başka bir efsaneye göre Mısır'ın Memphis kentint}e.
ki Ptah Tapınağına Tarot kartlanndaki resimleri sembo
lize eden altın levhalar konmuştu. Gizemli dinlerin
hepsi kahinliği, sezgileri geliştirmek ve insanlarla tanrı
lar arasında bir köprü kurmak için, bir amaç olarak kav
rarlar. Lionel bu katların Mısır'ın büyü kitabı Kyba-
lan'dan geliştiğini öne sürmektedir. Her şey ruhtur, her
şey titreşir, her şey ikilidir Her şey zamanın ritmine
göre dönüşür. Her neden bir etki yaratır. Altta olan .
te olana eşittir. Eril ve dinsel konular her şey için geçer.
lidir. Her neden bir etki yaratır.
219
w w w .focebook.com /pc9anum turk1ye
www.focebook.com/po90mzmTurklye
221
Duke Brabont kari destesi satışım anlatır. O zamandan
sonra tüm Avrupa'da, kilise tarafından pagan sembol-
cülüğü korkusuyla yasaklanana dek, kart oyunlarına
gönderm eler devam etti. (Yasaklar 1397'de Paris'te,
1440'da Studdgart'ta konuldu.)
Bilinen en eski kart desteleri onbirinö yüzyılda Çin
ve K ore'de görülmüştür. Bu desteler dört ve sekiz seri
den oluşabiliyordu. Günümüzedki kozlann da bu seri
lerden ayrılıp evrilerek ortaya çıkmış olmaları m uhte
meldir. Dört adet seri modern oyun destesinin temelini
oluşturur.
En eski Tarot destesi ise 1415'de M ilan'lı Visconti
Ailesi için yapılan "Bembo" destesidir. Bu deste "Tar-
rochi" adlı bir oyun için kullanılıyordu. Ve 14 kartlık
dört seri ile 22 renkli kartlan oluşuyordu. Sonra Röne
sans zamanına denk gelen Marseilles destesi gelir. En
çok kullanılan deste ise 1910'da A.E. W aite'nin yardı
mıyla Pamela Coleman Sm ith'in çizdiği RİDER WAITE
destesidir. Bu kişilerin ikisi de gizli Golden Dawn (Altın
şafak) hareketinin üyesiydiler. (bkz. Tarot bölümü bibli-
Ografyasi.) kvww.focebook.com/pogaru/Titurkiyc
DELİ
DELİ normal bir kart destesinde olduğu gibi arkana
majör'ün de en şiddetli kartıdır. Numarası yoktur ama
222
Tarot'un anlattığı kendi içine yolculuğun başlangıcı sa
yılır. DELİ kişinin farkındalık derecesine göre iki şekilde
düşünülebilir. Kimseye aldırmayan, meleklerin bile git
meye cesaret edemediği yerlere gidin. Ve gittiği heryer-
de sürekli zarar veren aptal, düşüncesiz bir kişi anlamı
na gelebilir. Kişinin aptalca bir karar verdiğini va da ve
rebileceğini gösterir. Kişi kararının bedelini en iyi ihti
malle utançla, en kötü ihtimalle bir felaketle ödeyecek
tir. Eğer dert kartların özellikle KULE, ŞEYTAN ve bazı
durumlarda AY; DELİ'nin çevresine düşerse bu sonu
cun olumsuz olacağım gösterir. Eğer etrafındaki kartlar
olumluysa, örneğin KADER ÇARKI; KUVVET; GÜNEŞ
veya YILDIZ, her şey iyi gidecektir. Yani sezgilerinize
güvenerek ilerlemek size yarar sağlıyacaktır.
Daha derin bir anlamda DELİ iç tepkilerinize duy
duğunuz güven, ruhunuzdaki azimlilik ve yaşamdaki
ilerleyişinizle ilgilidir. Tüm gizemli geleneklerde bilgelik
yolunda ilerlerken hileli ya da aldatıcı yollarda karşıla
şacağınız bir acemilik dönemi vardır. Hakikati arayan
kişi sıradan yaşamım terkederek kendi kendini bilmenin
ayn yolunda ilerlemelidir. Eğer DELİ kutsal bir yolculu
ğa başladığınız sırada gelirse bu iç ya da dış yolculuğa
yalnız gidilmelidir ve klavuzunuz yalnızca içgüdüleriniz
olmalıdır. k vk vk v.faceb o ok .co m / p ag ar.izm tu rk iy e
1 - SİH İRBA Z
A strolojik Sembolü: Ay
Bu numarası olan ilk karttır. Ben SIHİRBAZ'ı hile-
kar olarak da adlandırırım. Orta Çağda o taşrada yaşı-
yan seyyar sihirbazdı. Hokkabaz, şarlatan ve üçkağıtçı
olan sihirbaz nasıl dalavere yapacağnı bilen kişidir. Bir-
şeyleri gösterip kaybedebilir, optik aldatmacalar, kart
223
hileleri yapabilirler. Ama şu da var ki, SİHİRBAZ aynı
zamanda lannlann, bize günlük yaşamın aldatmacadan
ibaret olduğunu gösteren, habercisidir. Günlük yaşam
daki bayağı kazanımlar yerine gerçek hazineler vaade-
der. Bu kart genellikle yeni bir haberin geleceğini göste
rir. Sorunlann üzerindeki örtü kalkacak ve herşey netle
şecektir. Daha derin bir anlamda SİHİRBAZ olaylann
arkasındaki nedenleri görmek, gerçekliğin doğasını an
lamak, ruhani olanı günlük yaşama geçirerek ruhani
enerjileri harekete geçirmek için aldatmaca örtüsünün
arkasını görme ihtiyacını anlatır,
www facebook.com /pc9an1 zm turkıye
2 - BAŞRAHİBE
A strolojik sem bolü : Ay
Başrahibe büyük ananın kahin yönüdür. Tüm bilin
cin, bilmenin ve görmenin ötesinde bir akıl, ihtiyaç du
yulan dişidir. Derin, gizemli anlaşılmaz, nadir ve akış
kandır. O, çağların zihni, hakikatlerin koruyucusu Tan-
nsal kadındır. BAŞRAHİBE eski destelerde PAPA'nın
dişi karşılığı olan Papess olarak ta adlandırılmıştır, ama
bana kalırsa bu onun gücünü sınırlamak anlamına gelir.
Onun kökleri, eski öğretilerin koruyucuları toplumun
etrafında döndüğü merkezler olan Mısırlı Başrahibelere
dek gider. Tılsımları okuduğu için bir kahin olabilir ama
asıl işi rahibelikti. Tarot falında karşımıza çıkması: de
neyimlerimizi derinleştirene ve yaşamımızda daha derin
ve anlamlı olan şeylerle ilgilenme zamanının geldiğini
gösterir. Aynı zamanda inzivaya çekilme, meditasyon,
iç huzuru sağlama veya yoğunlaşma anlamına da gelir.
Artık düşler daha önemli olacaktır, bu yüzden onlan
dikkate alın. Şiir yazın, dansedin, müzik dinleyin ve
derinlerinizden gelecek olan mesajlara açık olun.
224
www. f ocebook conv/pogoni rm lurkıye
3 - İMPARATORİÇE
A stro lo jik Sem bolü: Venüs
İMPARATORİÇE toprak ana, doğurganlık, verimli
lik, bolluk ve toprağın bize verdiği tüm güzellikleri an
latır. Duygusal zevkleri, fizikselliği, cinselliği bir bebeğe
ya da fikire gebeliği, bütün derecelerde yaratıcılığı tem
sil eder.
İMPARATORİÇE aynı zamanda İmparator'un eşi,
dişil önder, gücünü elde etmek ve tutmak için dişiliğin-
den vazgeçmeyen kadın gücü ve otoritesidir. Bu onun
eril ve sert olmadığı, kadınsal yöntemlerle güç kazandı
ğı anlamına gelir. Fiziksel anlatım genellikle anne ya da
dansöz, atlet, Hatha yogasının öğrencisi ve masözdür.
İMPARATORİÇE kişinin bedeniyle daha iyi bir ilişki
kuracağı ya da buna ihtiyacı olduğunu gösterir. Beslen
me sorunu olanlara dünya ana gücünü canlandırmaları
için meditasyon yapmaları gerektiğini anlatır. Daha de
rin bir anlamda ise fiziki dünyayla ortak noktalar bul
mak, ama bunu onu küçümsemeden; Halize etmeden;
beslenme, cinsellik, para ya da güç konusunda huzurlu
olmak demektir.
4 - İMPARATOR
A strolojik Sem bolü: Mars
İMPARATOR; lider, bilgece yönetim, eril otorite ve
bazen kanun bazen kılıçla yönetim demektir. Bu yüz
den İMPARATOR her zaman bir devlet adamı olduğu
kadar savaşçıdır da. Ne yazık ki bu konuda olumlu ör
nekler sayılıdır. Bu olumlu örneklerden biri Britanya
Kralı Arthur'dur. Arthur akıllı ve iyi bir yöneticiydi, şö
225
w»vtv. f o c e b o o k c o m /p o g o n ı /m t u r k iy e
226
haniliği modelinin ven çarpıtılmış halini temsil eder. Bu
nedenle PAPA kadınlar için kötü bir karttır ve sistem,
duygusuzluğu, eğilmez bürokrasiyi, özellikle dinde,
dogma ve kurallarda erkek caniliğini anlatır. Polisle sür
tüşme, özellikle ADALET kartı yakındaysa meclis üyele
ri; politikacılarla ve küçük memurlarla sorun çıkacağını
gösterir. Bu kart aynı zamanda kadınların dinsel görev
lerini yerine getirmek için erkek dinsel hiyerarşisiyle
olan mücadeleleriyle de ilgili olabilir. Daha derin bir an
lamda ise BAŞRAHİBENİN ruhani ekin için başvurdu
ğu sezgi ve yoğunlaşma yerine çalışma, uygulama ve
araştırmayı temsil eder.
İMPARATOR gibi HİEROPANT'da kutsal erkeği
temsil eder. Nasıl İMPARATOR dünyevi güçse HİERO-
PA N T da ruhani ya da dinsel güçtür. İki bin yıllık kanlı
bir babaerkillik dönemi erkekliğin olumlu yanlarını bul
makta bizi hayli zorlamaktadır. Belki gelecekti olumlu
luk yine erkeklerce sağlanacaktır ama biz bugünle ilgile
niyoruz ve şu bir gerçek ki bu kart kadınlar için genel-
likle dert demektir.
Sonraki iki kart seçmeyle ilgilidir. Gücü kullanmayı
öğrendikten sonra yaşamımızda ve değer sistemlerimiz
de yapacağımız değişiklikler için seçeneklerle karşılaşı
rız.
9 121n n jr k 1y e
w w w .fa c e b o o k .c o m / p a a n
6 - AŞIKLA R
Astrolojik Sembolü: İkizler
AŞIKLAR insanların hakkında coşkun duygular
besledikleri bir karttır ama aşkla olan bağlantısına kar
şın bildiğimiz anlamda aşkı temsil etm ez. Aslen seçe
nekler ve parçalarımızın uyumuyla ilgilidir. Aşk daha
doğrusu aşık olma durumu, bizi tamamlayan karşıtımızı
227
b u lm a m ız v e a rd ın d a n o n u y a ş a m ım ız ın b ir p a rça s ı h a
lin e g e tirm e y e ç a lış m a m ız la ilg ilid ir. B u d u ru m g e n e llik
le a lışm a v e u z la ş m a y ı z o ru n lu k ıla r, b u y ü z d e n a c ı v e
re b ilir v e s ta tü k o y u y ık a b ilir.
A ş k b irle ş tirir v e y ö n e tir, b iz e a lç a k g ö n ü llü lü ğ ü v e
s e v e c e n liğ i ö ğ r e tir . K u ts a l a ş k iy ile ş tir ir, d ü n y e v i a ş k is e
a lç a k tır. H a n g i y o lu iz le y e c e ğ im iz is e b iz e k a lm ış tır. İf
fe tim iz b iz i a ş k ım ız ı k u ts a lla ş tır m a y a v e e n y ü k s e k n e
d e n i a ra m a y a ite r . E ğ e r b u kart k a r şın ız a ç ık a rs a y a y a
ş a m ın ız a y e n i b ir a ş ık g ir e c e k tir y a d a o la y la r s iz i, ilişk i
le rin iz i v e k e n d in iz e y a d a b a şk a la rın a n a s ıl d a v r a n d ığ ı
n ız ı, d e ğ e rle n d ir m e y e ite c e k tir . D a h a d e r in b ir a n la m d a
A Ş IK L A R b iz e y ü re ğ im iz le d a v r a n m a y ı, b a ğ la rd a n v e
b e k le n tile rd e n u z a k b ir a ş k ı a m a ç la m a y ı, k o ş u ls u z a şk ı
ö ğ retir.
Mvnv.facebook.conv/pGganizmlijrkcye
7 - SA V A Ş A RA BA SI
S A V A Ş A R A B A S I k a h r a m a n lığ ın , g e n ç A m a z o n u n ,
s a ğ lık lılığ ın , k u v v e tin v e e n ö n e m lis i e n e r jin in s e m b o lü
d ü r. Bu k art m ü th iş b ir e n e r jiy i, c o ş k u n la ş a n y a ş a m ı,
açık lık la ra d u y u la n s e v g iy i, fiz ik se l s o rg u la m a la rı, y a r ış
m a la rı v e m a c e ra c ılığ ı te m s il e d e r . İn s a n h a k la n s a v u
n u c u lu ğ u n u , y o k s u l v e g ü ç s ü z le ri k o r u m a y ı, a d a le ts iz li
ğ e k a rşı s e s in i y ü k s e ltm e y i v e e y le m e g e ç m e y i a n la tır .
Ö r n e ğ in Y e ş ilb a n ş S a v a ş ç ıla n ,. A B S E ÎL İN G - DYKES
(B ir le z b iy e n le r ö r g ü tü ) v e B A N D - A İD (ö z g ü r) m ü z is
y e n le r b u k a rtla a n la tıla b ilir le r. B u k a r t g e n e llik le g ü ç lü ,
a n lık d ü ş ü n e n , ç a b u k p a r la y a n , d ü ş ü n c e s iz , a ld ırm a z
d a h a g ü ç s ü z v e z a y ıf o la n la n u m u rs a m a y a n g e n ç lik a te
ş in i y a n s ıtır.
228
www.focebook.com/po90 m2mturklye
S A V A Ş A R A B A S l'n ın g ö s te r d iğ i k iş ile r, o n la rı d o l
d u ra n e n e r jin in d a h a b ü y ü k b ir k a y n a k ta n g e ld iğ in i ö ğ
r e n m e k z o r u n d a d ırla r . B iz b u e n e r jile r in k a y n a k la n d e
ğiliz, y a lm z c a a r a ç la n v e k a n a lla n y ız . S A V A Ş A R A B A
S I ' n ın d ü ş ü n ü n s e b e b i g ü c ü n ü n k e n d in d e n k a y n a k la n
d ığ ın ı s a n m a s ıd ır; d ü ş ü ş te n ö n c e is e m u tla k g u r u r v a r
d ır.
D a h a y ü k s e k b ir s e v iy e d e S A V A Ş A R A B A S I e ril e y
lem v e k atılım e n e r jile r in in , d iş il s e v e c e n lik v e a ş k e n e r
jile riy le k a y n a ş m a s ın ı a n la tır . S ü r ü c ü b u ik i k u tb u g ö s
te rm e k iç in a ra b a y a ik i a t k o ş m u ş o la r a k ç iz ilm iş tir . Ö ğ
r e tis i d e n g e v e u y u m d u r .
İlk y e d i k a r t S A V A Ş A R A B A S IY L A s o n a e r e r . Y e d i
k u tsa l b ir sa y ıd ır . B itir m e v e ta m a m la m a y la ilg ilid ir. İlk
y ed i k a rtla y o lc u lu ğ u m u z a b a şla d ık v e g e liş e c e k o la n
g ü n lü k s o r u n la r ile ö d ü lü n g ö r ü n ü ş le riy le (B A Ş R A H İB E
ve S İH İR B A Z ) k a r şıla ştık . S o n r a k i y e d i k a r t b iz i iç le ri
m iz e , d a h a d e rin le r e g ö tü r e c e k tir .
8- A DALET
İs m in in d e b e lirttiğ i g ib i A D A L E T , d e n g e y le , a lın a n
ve v e rile n in o r a n ıy la , b ir o r ta y o l b u lm a , d e n g e k u rm a
ç a b a sıy la ilg ilid ir. S ır a d a n se v iy e d e b u k a rt p o lis le y a d a
k o n u n d a s o r u n , b ir iş h a k k ın d a d ü rü s t o lm a ih tiy a c ı gi
bi a n la m la r a g e le b ilir . ( S o n u ç h a k k ın d a y a r g ıd a b u lu n
m a k iç in e r ta fın d a k i k a r tla rın o lu m lu o lu p o lm a d ığ ın a
b a k ın ız .) B e lk i k iş iy e d ü r ü s tç e d a v r a n ılm ıy o r d u r y a d a
kişi k o n u ü z e rin d e d a h a d e n g e li b ir b a k ış a ç ıs ın a g e re k
sinim d u y m a k ta d ır. A y n ı z a m a n d a b u k a r t k iş in in d e n
geli o ld u ğ u , b ir e ş itlik d u ru m u n a u la ş tığ ı y a d a b ö y le
bir d u ru m a ih tiy a c ı o ld u ğ u n u d a g ö s te r e b ilir . K işin in
229
zihninde dürüstlükle tarafsızlık ve soruna kendini dü
şünmeyerek bakma konusunda tartışmalar olabilir.
ADALET kartı yapılmış seçeneklerin sorumluluğunu al
mayı ve kişinin kendi hatalarım affetmesini ve kontrolü
nü eline almasını ifade eder. Bu kart pasif değil, aksine
aktiftir, eğer yaşamımız tek yanlıysa dengeyi kurmak
için harekete geçme gerekliliğini gösterir. Daha derin
bir anlamda ise KARMA kurallarını anlatır. Ne ekersek
onu biçeriz, her eylem karşıtını doğurur, başımıza gelen
herşeyden sorumluyuzdur.
230
10- KADER ÇARKI
Astrolojik Sembolü: Jübiter
Yanyolda karşımıza KADER ÇARKI çıkar. Bu kartla
beraber şanslar, değişimler, süprizler ve üzüntüler gelir.
Bu kart genellikle iyi haberler, açılan bir kapı, görülen
bir fırsat, yakın gelecekteki değişimler anlamına gelir.
Kişiden daha büyük güçler faaliyet halindedir. Kendini
zi olayların akışına bırakın, hayatımıza giren yeni etkile
re açık olun. Yapabilirseniz seyahate çıkın; bakış açınızı
değiştirin, yenilildere açın; eski görüşlerinizden huylan-
nızdan, kalıplarınızdan uzaklaşın. Daha derin bir an
lamda bu çark KARMA'ntn çarkıdır ve amaç çarkın asıl
hareketli yeri olan dış kenanna ulaşmak, bağımsızlığın
ve özgürlüğün sabit merkezine yerleşmektir. Çoğunluk
la bu yolda ilerleyenlerin yaşamı Karmik oluşumlarla
doludur. Eşyalar, insanlar ve mekanlar korkunç bir hız
la gelip geçerler, bu insanlar, dışsal değişimlerin ne ka
dar etkili olurlarsa olsunlar kısa ömürlü olduğunu öğ
renmişlerdir. Tek durağan olan ve istenen güvenlik
duygusunu veren ruhun ya da canın değişmez doğası
dır. Aman bütün bunlan ancak tekrarlanan şoklarla, de
ğer verdiklerimizi kaybederek öğreniriz. Ne olmadan
yaşayamayacağımızı ve neyin gereksiz olduğunu böyle-
C6 biliriz. w w w .facebook.com /po9onizm iu, kıye
231
www.focebook.com/pogoni zmhjrkıye
İ M P A R A T O R İ Ç E 'd e n K U V V E T 'e i l e r l e y i ş i m i z b iz e
ç o ğ u m u z d a iç g ü d ü s e l o la r a k b u lu n a n m ü c a d e le iç g ü d ü
m ü z ü g ö s t e r i r . P r o b le m le r i n ( p a r a y i y e c e k , . . . . ) ü s t e s i n
d e n n a s ıl g e ld iğ im iz i a n la t ır . S a p k ı n l ı k l a r ı n ü s t e s i n d e n
g e l e r e k e n e r ji m i z i b i z e z a r a r v e r e n d e ğ i l y a ş a m ı d e s t e k
le y e n e y le m lilik le r e y ö n e l t m e k i ç i n g e r e k l i b ilg iy i K U V
V E T 't e b u l u r u z . H ır s ı ç ö z ü m l e d i ğ i m i z o n u H E R M İ T i n
e s t e t i k ç i l i ğ i ile d e s te k le y ip h e r ik is in in de var o ld ğ u
am a h iç b ir in in f a z la o lm a d ı ğ ı o r ta k b ir z e m in i K U V
V E T 't e b u lm a y a ç a lış ı r ı z . D İ L B E R 'i n r u h a n i g ü c ü ( a ş k )
y e n i l m e z a r s la n ( o r m a n l a r k r a l ı ) 'ı n ü s t e s i n d e n g e li r a m a
h iç b ir i b o y u n e ğ m e z , b e r a b e r d i r l e r a m a k a v g a y o k t u r ,
y a ln ı z c a k a r ş ılık lı b a ğ ı m lıl ı ğ ı n , b ir i o l m a z s a d iğ e r i n i n d e
o lm a y a c a ğ ı n ı n b ilin c i v a r d ır . D o ğ a n ı n b i z e ö ğ r e t t i ğ i ş e y
d e b u d u r, onu y e n e b ilir i z am a kaybeden b iz o lu r u z ,
o n u n l a o r t a k la ş a y a ş a m a y ı ö ğ r e n i r s e k d e h e r ik i m i z d e
k a z a n ırız .
232
k a r l ık y a p m a n ı z g e r e k e b i l i r , s iz e d a h a ö n c e d e ğ « ^ g e
le n le r a r tık d e ğ e rs iz g ö r ü n e c e k le r d ir. A S IL M IŞ
b e k le m e y i, s e s s iz liğ in s e s i n i d in l e m e y i n o r m a l e y le m i
a z a l t m a y ı g ö s t e r i r . Y a p a b i l e c e ğ i m i z t e k ş e y r u h u m'u z u n
s e s in i d in le m e k tir .
13- ÖLÜM
A strolojik Sembolü: Akrep
Ö L Ü M 'ü n g e liş i h e r z a m a n ş o k e d i c i d i r . B u 1 ^ en.
d e r o la r a k fiz ik s e l ö lü m ü a n l a t ır o da e t r a f ın c ja
k a r t l a r ( B ü y ü k d e ğ iş im y a d a z o r la m a ) v a r s a ya
d a ç o k f a z la K I I .I Ç b u t e h l i k e y i g ö s t e r ir l e r .
G e n e l l i k l e ö lü m g ü n l ü k h a y a t ı m ız d a k i ölüni|erj a n _
l a t ır ; ö r n e ğ i n b i r il i ş k i n i n , a r k a d a ş l ı ğ ı n , i ş i n , e v ^ b ir
k im l i ğ i n , k ö tü b ir huyun ö lü m ü , y a ş a m ım ız d a
n e m s e l b i t i ş l e r , b i r s a n ın ı n ö lü m ü . ÖLÜM ; A s j y ^ jj ş
A D A M 'd a n so n ra k iş in in g e re k s iz o la r a k b e k le d iğ i
y a n l a n n ı n ö lü m ü a n l a m m a g e l i r . E s k i g i z e m l i nıe lj n |e r .
d e " a lt b e n c i n ö l ü m ü n d e n d e b a h s e d i l i r . A n l a t ı l , İ 5.
t e n e n b u n l a n n ö l ü m ü d e ğ il s o n b a h a r d a y e n i b ü z g ü n ,
i ç i n b i t k ile r in d a ld ığ ı u y k u y a d a l m a l a r ıy d ı. E ğ e j d o ğ a -
m ız d a var o la n z a r a r lı b ir y a n ı m ız ı b e s le m e ^ ke s ip
e n e r ji m i z i y a r a t ı a y ö n l e r i m i z e k a y d ı n r s a k b u ı.|u m su 2
y a n s o n u n d a e n e r ji e k s i k l i ğ i n d e n ö l ü r . A m a u n ^ ^ g .
m a lı d ır k i b u r a d a a n a h t a r k a f a m ı z d a k i c i n l e r l e d 0 ğ r u _
d a n s a v a ş m a k d e ğ il; iy i, h a k ik i v e g ü z e l o l a n a (ija jd a n -
m a k t ı r . Ö L Ü M b iz e y a ş a m ın d ö n g ü s e l o ld u ğ u n ., b i r ş e -
y i n d o ğ m a s ı i ç in b i r b a ş k a s ı n ı n ö l m e s i g e r e k t i ğ i ö ğ r e
t ir . B u d o ğ a n ı n d a b a h ç ı v a n a ö ğ r e t t i ğ i i l k d e r s t i r H e r ş e -
y i n k e n d i m e v s im i v a r d ır .
www.focebook.com/pa9Qmzmturkryc
233
14- ÖLÇÜLÜLÜK
Astrolojik Sembolü: Jubiter
A le is t e r C ro v v le y Ö L Ç Ü L Ü L Ü K 'e s a n a t k a r tı d e r,
g e r ç e k t e n d e b u k a r t s a n a t ç ıla r ı a n la t ır . Y a r a tıc ı d ü r tü
d e r in , t a r if e d ile m e z b ir k a y n a k ta n ; h iç b ir z a m a n k u r u
m ayan, ancak e n g e lle n e b ile n b ir ç a ğ la y a n d a n g e lir .
Ö L Ü M k a r t ın ın a r d ın d a n b ir ş e y le r in d o ğ m a s ı iç in b o ş
lu k y a r a t ılm ış t ır . R u h a n i e n e r jil e r f ış k ır ır , y e n i d e n d o
ğ u m , e n e r ji t a ş m a s ı, y a r a t ıc ı b ir k a b a r m a o lu ş u r . K işi
y e n ile n m e , iy im s e r lik , g ü v e n in a r t ış ı, y e n i b ir m u t lu lu k
h is s e d e c e k tir . P r o je le r g e liş e c e k , M u s a la r b a ş ın d a n a y
r ılm a y a c a k , d ü ş le r ö ğ r e t ic i o la c a k y a r a t ıc ıl ığ ın ın ö n ü n
d e k i e n g e lle r k a lk a c a k tır . B ilin ç d ış ın ın s e s in i d i n le y in ;
re s im y a p ı n , d a n s e d in , y a z ın , h a y a l k u r u n . B ilin ç li b ir
ş e k ild e y a ş a m ç a ğ la y a n ın a u z a n ı n , h e r z a m a n a k tığ ın ı
u n u t m a y ın . Ş ü p h e le r in iz v e d e p r e s y o n la r ın ız o n u e n
g e lle y e b ilir a m a s o n s u z k a y n a ğ ın ı k u r u t a m a z .
B u k a rt d e p r e s y o n a v e u m u t s u z lu ğ a s o n v e r m e ; iy i
l e ş m e v e e s in le n m e z a m a n ın ı g ö s t e r ir . S ih i r l e u ğ r a ş a n
la r iy ile ş tir m e e n e r jin iz i k u lla n ın , m e d it a s y o n la n n ız ı y o
ğ u n la ş t ır ın .
ik in c i y e d i k a r t lık t a k ım b u r a d a s o n b u lu y o r . Ş im d i
kişi c id d i d e ğ e r le n d ir m e le r y a p m ış . K a fa s ın d a k i ş e y t a n
la r d a n b a z ıla r ı ile y ü z le ş m iş t ir v e m ü c a d e le s in in ö d ü lle
r in in n e le r o ld u ğ u n u ö ğ r e n m iş t ir . S o n y e d i k a r t y a ş a n
t ıs ın ı d a h a d a d e r in le ş t ir e c e k t ir .
www.facebook.com/poganizmturkiye
15- ŞEYTAN
Astrolojik Sembolü: Oğlak
234
wivw.facebook.com/pogoni7mnjrkiye
235
16 - K U L E
17- YILDIZ
A stro lo jik Sem bolü: B alık
Kabustan sonra umut gelir. YILDIZ, sağlık, ışık, ba-
nş, sakinlik ve netlik vadeder. Donuk enerjisi yorgun
yolcuları canlandırır ve net ışığı onlara klavuzluk eder.
YILDIZ, sağlık, derinlik, açık dişi enerjisi, durgunluk ve
boşluktur. Kendini şeytani duygulardan anndırmak bir
boşluk yaratır ve ruhun enerjisi buraya yönelerek onu
236
doldurur. Kişi tazelenir ve yeniden dolulaşır. Tarota ba
karken YILDIZ hastalıktan sonra sağhğın düzelmesini,
çaresizlikten sonra umudu ve depresyondan sonra
enerjiyi temsil eder.
1 8 - AY
A stro lo jik Sembolü: Ay
A /in kendisi gibi bu kart da ikili bir doğaya sahip
tir. Normalde ay sanalliği, aldatıcılığı, çarpılmışlığı, kar
maşayı, bazen histeri ve takıntılar gibi istenmeyen ruh
sal görüngüleri anlatır. Acemi kişi için ay, çok fazla
düşlerde yaşama ya da gizli enerjilerle bilinçsizce uğraş
mayı gösterir; aynca çocuksu, gerilemiş, büyümeye ve
sorumluluklarıyla yüzleşme ihtiyacında olanları da anla
tır. Sihirsel enerjilerle uğraşanlar için ay fazla duyarlı
oldukları ya da düşündükleri kadar yetenekli olmadıkla
rını anlatır.
Ay kartı geldiği zaman sihirsel enerjilerle uğraşmak
için iyi bir zamandır ama kendinizi dış etkilerden koru
mak için fazladan dikkat gerekebilir. Düşlerinizi, içgü
dülerinizi ve sergilerinizi dinleyin, çevrenizde neler
olup bittiğine dahi çok dikkat edin. Gözlerinizi ve ku
laklarınızı açık tutun. Ay aynı zamanda sihirsel işin al
datıcılığım da temsil eder. Sizi olduğunuzdan daha güç
lü olduğunuzu sarmaya iten sihirsel bir benlik geliştire
bilirsiniz. Bu şekflJe yaptığınız işin sihirselliğinde kay
bolabilir, işin kendisini unutabilirsiniz.
w w w .fo c e b o o k c o m /p o 9o n ı z m t u r k ı y c
19 - GÜNEŞ
A strolojik Sembolü: Güneş
237
»vıv»v.facr.bcok com /pogom rm turklye
Güneş yeniden doğum, bir çocuğun kalbi ve sonsu
zun kuvvetidir. Yeni ve önemli birşeyler olmaktadır.
Tohumlar köklenmiş ve yeşermeye başlamıştır. GÜ
N EŞ, geniş, sıcak, iyimser ve zevkli bir duygu verir. İyi
zamanlar, ortaklıklar, güven, yeni dışa vurum biçimleri,
büyük yaratıcı patlamalar ve bilincin, genişlemesi GÜ-
NEŞTe olur. Kişi ateşten geçmiştir ve şimdi ışıkla yıka-
nıyordur.
20 - YARGI
A s tro lo jik S em bolü : Satürn
Yeniden doğumdan önce yücelme gelir. GÜN EŞ iç
ve dış dünyalar arasındaki yapay duvarları yıkar ve
YARGI kişiyi daha anlamlı bir hayata doğru evrilmeye
çağırır. Bir kavşağa erişilmiştir; eski ben kaybolur ve ye
nisi ortaya çıkar. Bu acemiliğin sonudur, çem ber başlan
gıcına döner; bu YARGI'yla anlaşılır ve yaşam devam
eder.
21 - DÜNYA
A s tro lo jik S em bolü : Yay
DÜNYA, tekerleğin dönüşünü, hareketi, değişimi,
yeni başlangıçları, yeni insanları, yeni yerleri, yeni d e
neyimleri temsil eder. Kişi, kendi evresinin merkezidir
ve dört öğe onun etrafındadır; güç asasını taşır ve yaşa
mın dansım yapar. DÜNYA, kozmos, hakikat ve özdür.
Dişil prensibin bayrağı zaferle dalgalanmaktadır artık,
çember tamamlanmıştır. Çark bir kez daha döner.
238
239
Karanlık
A R K A N A M İN Ö R
TILSIMLAR - TOPRAK
Tılsımlar ve modern destedeki karolar, maddi dün
ya, para ticaret ve tüccarlarla ilgili olduğu kadar duygu-
sallıİda da ilgilidir. Tılsımların sonbahar ve Satürn geze
geniyle bağlan vardır. Büyücülükte tılsım insanlığın,
beş köşeli yıldızın ve kozmosun sembolüdür. Masonlar
la, işadamlanyla, ustalarla, işçilerle ilgilidir. Tılsımlar
duyum özellikleriyle ilgili olarak devamlılık, sağlamlık
sağlar, pratik çözümler bulurlar. Tılsımlar fiziksel ger
çeklikle ne kadar rahat ve usta olduğumuzu gösterirler.
240
Maddi yaşam çevresinde para, yiyecek ve duyumsal ge
reklerimizi nasıl doyuracağımızla ilişkilidirler.
ASALAR - ATEŞ
Asalar modern destedeki sineklere denk düşer ve
ateş öğesini temsil ederler. Asalar sihirli çubuk, psiko-
posun asası, çobanın değneği, papazın sopası olarak da
görülebilirler. Asalar girişkenliği, gelişmeyi, ilerlemeyi,
ustalığı, keşfi, enerjiyi ve gururu temsil ederler. Bu seri
yaz mevsimiyle, sinirlilikle, Jubiter gezegeniyle ve Gü
neşle ilgilidir. Asalar doğru, güvenilir ve dürüst insan-
lan simgelerler. Sezgisel özelliğe bağlı olarak herhangi
bir yöne yöneltilebilen güçlü enerjileri, irade gücünü ve
kendinizi nasıl yansıttığınızı anlatırlar. Asalar emir çu
buktandırlar ve otoriterdirler. Ateş aynı zamanda özge-
lişimini ve kim olduğunuzu Öğrenmeyi simgeler.
w w w. fo cebo ok .com /paganı z m tw k iye
KILIÇLAR - HAVA
Kılıçlar genellikle kötü haberler verir; anlaşmazlık,
kaygı, tartışma ve kötü kaderi belirtirler. Bu seri savun
manın ve saldırının ikiz gücünü temsil eder. Asalar, ce
saret, yiğitlik, zor ve hırsla ilişkilidirler. Kılıçlar liderle
rin ve savaşçılann serisidir. İlkbahara, Merkür'e ve
Mars'a bağlıdırlar. Bu serinin kartlan düşünmeyi; ne-
denlemeyi, analiz etmeyi, sözlü iletişimi, dedikoduyu,
iftirayı, rivayetleri, söylentiyi anlatırlar.
KUPALAR - SU
Kupalar aşkla, duygularla ve mutlulukla ilgilidir.
Kupa kutsal kâsenin ve yüreğin sembolüdür. Genellikle
kupalar kartı zevki, şehveti derin duyguyu ve sevecenli
ği anlatır. Mısırlılar yüreği ruhun bulunduğu yer olarak
düşünürlerdi ve birçok kültürde kalbin ölümsüzlük içe
ceğini taşınığma inanılır. Kupalar aristokratlan, din
adamlannı, duygulu insanlan, sempatiyi ve romansı
gösterir. Bu seri kişinin duygusal ihtiyaçlan ile olan iliş
kisini yansıtır. Kupalar kış, Ay ve Venüs'e bağlıdır.
AS(BÎR), İKİ, ÜÇ
Aslar serilerin temelini ya da Özünü oluştururlar ve
genellikle iyi kartlardırlar.
Tılsımlann ası, gelen parayı ve maddi şeyleri anla
tır.
Asaların ası, enerji yenilenmesini, yeni projeleri ve
ya sezgileri gösterir. Kılıçlann ası, düşünce açıklığını,
problemler ve durumlar karşısında eyleme geçmeyi, ka
rarsız eylemleri gösterir.
Kupalann ası duygusal yoğunluğu, aşkı, mutlulu
ğu, yüreğin iyi zamanlannı anlatır.
İkiler çokluğu, dengeyi, gelişmeleri, asla başlananın
devamını gösterirler.
Tılsımların ikisi fazla para veya kaynak ya da iki iş
anlamına gelir.
Asaların ikisi kuvvetinizin ölçüsünü, ne kadar ileri
ye gidebileceğinizi gösterir.
Kılıçlann ikisi ılımlı banşı, yüzleşilmeyen problemle
ri anlatır.
Kupalann ikisi birliği, aşkı, kalplerin karşılaşmasını,
yeni bir arkadaşı ya da sevgiliyi gösterir.
Üçler genellilde uyuşmazlığı, üçüncü bir durumu
temsil ederler. Bunlar işleri dinamikleştirebilecekleri gibi
242
yalpalamaya da yol açabilirler.
Tılsımların üçü zor bir işin başlangıcını, yıpranmayı,
yeteneklerinizin arınmasını gösterir.
Asaların üçü bereket, erdem, ileriye dönük plan de
mektir.
Kılıçların üçü üzüntü, söylentiyle yaralanma, dedi
kodu, yerinize geçen biri, güç mücadelesi anlamına ge
lir.
Kupaların uçü eğlenceyi, kutlamayı, iyi zamanlan,
kadınların birliğini, bereketi belirtir.
Üçlerden sonra belirsiz bir başlangıç durumuna ge
çiyoruz ve artık gerçekleştirmeye doğru ilerlenmelidir.
w w w .facebook.com / pagan izm turkiyc
243
wM rtv.focebook.com/pogonizmturkiye
244
Asalann yedisi sorumluluk aihnda ezilmeyi, insan
lara mesafeli davranmayı belirtir. Yaptıklarınız sizi aş
maktadır.
Kılıçların yedisi dengesiz çabala mayı, başkalarının
fikirlerini çalmayı, boş eylemliliği gösterir. Bunlardan
hiçbir yarar gelmeyecektir.
Kupaların yedisi çok fazla seçeneği, kendini kandır
mayı, çekiciliği kararsızlığın ve yanılsamaların içinde
kaybolmayı anlatır.
Tılsımların sekizlisi; yeteneklerin artması, ders al
ma, ustalık ve teknik için çalışma, ufak tefek şeyleri ya-
pabilişi gösterir.
Asalann sekizi akla gelen yeni fikirleri, bağlantılan,
iyi çalışan sezgileri gösterir. Sezgileri dinlemek ve edil
genlikle ilgilidir.
Kıhçlann sekizlisi işlerin kötüye gitmesini, tuzağa
düşmeyi, bağlanmayı, tıkanmayı, çözümü olanaksız so
runu, çıkış yolu bulamamayı, pasifliği gösterir.
Kupaların sekizlisi yalnız bir yolculuğu, geride ka
lan sevilenleri ve tanıdık şeyleri, sadece Ayın klavuzlu-
ğunda bıkkınlıkla ilerlemeyi, problemlerden uzaklaşma
yı belirtir.
Tilsımlann dokuzu, uyumu, maddi iyiliği, büyük
yaratıcılığı, güzelliği ve doğal çevreyi gösterir.
Asaların dokuzu çok fazla değişik olanla uğraştığını
zı gösterir. Planlarınızın kötü gitmesiyle kendinizi yenil
miş ve yaralanmış hissediyorsunuz ama hâlâ ayaktası
nız ve ne kadar güçlü olduğunuzu biliyorsunuz.
Kılıçların dokuzunda bela devanı eder. Bu kart ka
bus öğelerini, büyük korkuyu, sürekli endişeyi, kötü
düşleri, yersiz korkulan, açıklık ve netlik için ışığa du
yulan ihtiyacı, yardıma muhtaçlığı, umutsuzluğu anla
tır.
245
www. f acebook.com /poganizm turkiye
Kupaların dokuzu tatmini gösterir ama hâlâ bir bu
lanıklık kuşku vardır.
SARA YU KARTLAR
Bu kartlar, sanılanın aksine, sadece hayatınıza gire
bilecek in s anlan ya da onlarla aranızdaki konulan gös
termezler.
Uşaklar, genç insanlar, yeni projeleri, başlangıçlan
anlatırlar.
Tılsımlar uşağı başlamış olan maddi projeleri göste
rir. İyi bir işarettir, devam ederseniz maddi dünya hak
kında yeni şeyler bulacaksınız.
246
wivkv.facebook.com/paganizmturkiye
247
w w w fn c p .h a n lt rn m / tw w v ın ırn v tıırk rv R
248
lerle ilgili bir işte çalışan kişiyi temsil eder. Bu kişi ço
ğunlukla duygusal olarak bağımsızdır ama aynı zaman
da sevecendir. Olumsuz olarak ise zorbaca ve yaralayıcı
konuşmayı, aklı herşeyin üzerinde tutmayı, duygulan
ürkütücü ve gereksiz görmeyi soğukluğu ve düşünce
sizliği yansıtır.
Kupaların kıralı duygu dolu, duygulanna sığınan
bir kimseyi gösterir. Duygularla uğraşanlan, iyileştirici
leri, psikoterapistleri, engellenmiş, aşağılanmış, dışlan
mış ve baskı altında olanlarla ilgilenenleri yansıtır.
Olumsuz olarak da bu kart duygusal bir yöneticiyi, dra
ma kraliçesini, duygu emen bir vampiri anlatır.
D A ĞILIM
Taro t dağılımı
1- Belirteç
2- Yardıma etkenler
3- Engelleyici etkenler
4- Geçmiş
250
□
11 10
TA R O T D A Ğ ILIM I
5 - Y a k ın g c lc c c k
6- K o k , tem el
Î T u tu m * d a v ra n ış w w w .facebo ok .com /p ogan .zm T u rk tye
9- U m u tla r v e ko rk u lar
10- Ç e v re
1 1- S o n u ç
252
13
www.facebook.com/pâgamzmTurkıye
BİTKİ BİLGİSİ
253
www.facebook.com/pagoni zmturkıye
254
seminerimizi yaptık. Sonuçlar muhteşemdi. Yalnızca
deneyin ortaklığı açığa çıkmadı; aynı zamanda alman
mesajların derinliği ve renkliliği bir şeyler bulduğumu
farketmemi sağladı. Katılımcıların çoğu ruhsallık üzeri
ne deneyimliydiler; bunun sayesinde ağır bir çalışma
başlattık ve önümüze yepyeni dünyalar seriliverdi. Bitki
öğretmenimi seçtim ve onunla birlikte sistematik olarak
en çok bilinen elli bitki üzerine çalıştık. İşe yarayacağını
düşünerek sonradan ruhsal çalışmayı klavuzla yapılan
meditasyon çalışmalanyla birleştirdim. Bu sırada psiko-
sentez üzerinde de çalışıyor ve çalışmalarımda Roberto
Assagioli'nin tekniklerini de uyguluyordum. Bir zaman
sonra onun tekniklerinin bizim ruhsal çalışmamızla çok
iyi uyum sağladığım keşfettim.
Ruhsal çalışmayı astrolojik bilgiyle birleştirdiğimde,
bir yıl çarkı olduğunu, bitkilerle çalışmanın bir meditas
yon bütünlüğünü ortaya çıkardığını keşfettim. Her bitki
Zodyak'ın sembollerinden biri tarafından yönetilir ve
bitkiler du sembollere uygun özellikleri taşırlar. Hafta
nın günlerini yönetenler de bu sembollerdir. Ay bir ay
sal ayda 12 sembolden geçer ve Ay yılda bir kez bitki
nin sembolünde dolunay olur ve böylece bitkinin taşıdı
ğı gezegensel enerji artar. Bitkinin özsuyu ya da yaşam
sal enerjisi ayın durumlarına göre artar ya da azalır.
Dolunayda bu enerji en üst seviyesinde olduğundan
bitkiyi toplamak için bu zaman uygundur. Ayın içinde
olduğu Zodyak sembolünün gezegensel enerjisi ve bit
kinin niteliğiyle etkilenen bitkinin özü değişimler; çekil
meler, taşmalar; büyümeler ve küçülmeler gösterir, ö r
neğin, Venüs'ün işaretine denk düşen bir bitki; Venüs
aylarında (Mayıs, Eylül)'ysa; Ay Boğa veya Tera
zi'deyse (Venüs tarafından yönetilirler); zaman Venüs
günü olan cumayı ve Venüs saati olan şafaktan sonraki
255
w w w .fa c e b o o k co m / pogan»zm tu rkıye
www foccbook com/popom zmttırkıye
256
M iw w .fflcefao o k .co m / p o g o n i2m tu rk iy c
257
www.facebook.com/paqanizninjrkiye
258
w ww fo c e b o o k com /pogoni zm tu rk iye
H a tırla , s e n ! M is k o tu : n e g ö sterd iğ in i.
N e tasa rla d ığ ın ı: B ü y ü lü b ild irim in d e
Sen "Una"sın: otların en yaşlısı.
G ü c ü n v a r Üçe k a rşı: v e o tu z a karşı
G ü c ü n v a r z e h ire k arşı: v e e n fe k s iy o n a k a rşı
G ü c ü n v a r to p rak ta g e z e n sa ld ırg a n a karşı
259
w w w .facebo ok .com / paganı z m tu rk ıy e
B e n b o ru ç iç e ğ in i s e ç m iş tim . B u b itk i e tk ili b ir g e v -
ş e t i â , b a ş ta n ç ı k a n a b ir b itk iy d i v e b ilin e n b ir h a lü s in o -
je n d i. G ü n ü n s o n u n d a u ç u y o r v e C a s te n a d a 'n ın el d i-
a b u lo (b o ru ç iç e ğ i) ile ilg ili a n la ttığ ı y a n d ü ş y a n k a b u s
d ü n y a d a y a ş ıy o rd u m . A rk a d a ş ım la o n u n ç a tık a tın d a k i
e v in d e y d ik v e b e n d ü n y a y ı b ira ra d a tu ta n ip lik le ri h is
settim y a d a g ö r d ü m . İç im d e b u ip lik le re tu tu n u p u ç a
b ile c e ğ im e d a ir b ir d u y g u v a r d ı, a m a b u n u d e n e m e d im ;
ç ü n k ü y e re d ü ş ü p d ü ş m e y e c e ğ im d e n e m in d e ğ ild im .
Bu o la y d a n y ılla r s o n ra C a s te n a d a 'n ın u ç a n k a r d e şle r
h a k k ın d a k i y a z ıla n n ı o k u d u ğ u m d a d e n e y im in b e n z e r li
ği k a r şısın d a ş o k a u ğ r a m ış tım ... H a y a lle r ö n k a p ın ın z i
liy le k e sild i. İç e riy e a rk a d a şım ın e s k i s e v g ilis i g ir d i. S a r
h o ş tu v e a rk a d a ş ım ın is te m e m e s in e k a r şın o n u g ö r m e
ye k a ra rlıy d ı. O la y ta m b ir s a ç m a lık tı, o n a e n g e l o la m a
y ın ca p o ü s ç a ğ ırm a k la te h d it e ttim . T e le fo n b a n a ç o k
k a r m a şık görü n d ü ğ ü n d en n u m a ra y ı s a b rı tü k en en
a d a m ç e v ird i. P o lisle r g e re k tiğ i g ib i e s k i s e v g ili g ittik te n
b irk a ç d a k ik a s o n ra g e ld ile r, d e rin v e te h d it e d ic i b ir
ş ü p h e y le b iz i in c e le m e y e b a şla d ıla r. B iz is e h â lâ u ç a r
k e n o n la ra e v d e tu tu k la y a c a k la rı h iç k im s e o lm a d ığ ın ı
a n la tm a y a ç a lış ıy o rd u k ; a rk a d a şım v e b e n g ö z y a ş la rın a
v e h ıçk ırık la ra b o ğ u ld u k . İç y a ş a n tıla r ın d ışa y a n s ım a
s ın d a n d o la y ı b ü y ü d e b u tip g ü lü n ç v e g e rç e k ü s tü o la y
la r s ık ç a m e y d a n a g e lir. K u lla n ıla n e n e r jile r g ü ç lü , te h li
k e li v e ş id d e te m ü s a it g ü çle rd ir. O a la y d a n s o n ra d a h a
d ik k a tli d a v r a n d ık . B o ru ç iç e ğ in e b o ş u n a " e l d ia b o lo " is
m i v e rilm e m iş tir.
B ir c a d ın ın u ç m a m e lh e m in in b itk ile ri b o ru ç iç e ğ i v e
g ü z e l a v ra t o tu d u r . İk isi d e b irin c i d e re c e d e h a lü s in o -
je n d ir le r v e fa z la d o z d a a lın d ık la rın d a ö ld ü re b ilirle r. B o
ru ç iç e ğ i O r ta Ç a ğ c a d ıla rın ın u ç m a k la n e k a s te ttik le rin i
260
a n la m a m ı sa ğ la d ır. B u n u b ir g r u p o la r a k y a p m a la rı ise
te k b a ş ın a u ç m a n ın k o r k u n ç lu ğ u y d u .
D o n J u a n 'a ç ır a k lık e d e n , C a rlu s C a s te n a d a " e l di-
a b o lo " ile y a p ıla n b ir ç o k k a b u s to p la n tıs ın a k a tılır v e u s
ta s ın a s o rd u ğ u n d a D o n J u a n b itk i iç in ş ö y le d e r: " O e r
k e k le ri s a p tır ır , y ü re k le rin i s a ğ la m la ş tırm a d a n g ü çle rin i
a r ttırır v e b u d a o n la n h ü k m e d id v e g ü v e n ilm e z y a p a r.
O n l a r ı ü s tü n g ü ç le rin in a r a s ın d a z a y ıf k ıla r ." M e k s i
k a ' n ın Y a q u i y e rlile ri iç in g ü ç b itk ile ri k o r k u n ç d e re c e d e
g e rç e k tir, z a p te d ile b ile c e k ( e ğ e r u y g u n s a n ız ) v e g ü ç için
k u lla n ıla b ile c e k d e v b ir k a y n a k , b ir b a ğ la ş ık tırla r:
B ir b a ğ la ş ık , d e d t. ü r k e ğ i n , k e n d is in e y a rd ım e t m e
s i, ö ğ ü t v e r m e s i y a d a k ü ç ü k , d o ğ r u y a d a y a n b ş e y
le m le ri y a p m a k iç in g e re k li k u v v e ti s a ğ la m a s ı iç in ; y a ş a
m ın a g e tire b ile c e ğ i g ü ç tü r. B u b a ğ la ş ık b ir e r k e ğ in y a ş a
m ın ı g ü ç le n d ir m e k , e y le m le r in e v e b ilg is in e k la v u z lu k
e tm e k iç in g e re k lid ir . A slın d a b ir b a ğ la ş ık b ilm e e d im i
iç in v a z g e ç ilm e z b ir d e s te k tir .
B itk ile r b ü y ü k a n n e le r im iz in g ö m m ü ş o ld u ğ u v e a n
c a k b ilg in in b u la b ile c e ğ i b ilg e liğ i ta ş ır v e ö ğ re tirle r.
A m e r ik a 'd a y e tiş e n b ir b itk i o la n L o b e lia (lo b elia
in fla to ) ü z e rin d e ç a lış ırk e n a y d ın la tıc ı b ir k ıv ılc ım b e n i
n o tla rım ı b ir k ita b a d ö n ü ş tü r m e y e itti v e b a n a g e le c e ğ in
g ö r ü n tü s ü n ü v e rd i. (B u n u n h a k k ın d a ilk o la r a k 1 9 8 2 'd e
G ü n lü k P a n a k e ia 'd a y a z m ıştım (N O : 2 , s .1 9 )
A şa ğ ıd a k i m e d ita s y o n b itk ile rle ö n ç a lış m a y a p m a k
iç in k u lla n ıla b ilir. D e n e y ü n le rin iz i p a y la ş a b ilm e n iz iç in
b u n u g r u p la y a d a b ir a r k a d a ş ın ız la y a p m a lıs ın ız .
Meditasyon
B u y a k la ş ık 2 0 d a k ik a s ü r e c e k tir . R a h a ts ız e d ilm e y e
c e ğ in iz ra h a t b ir y e re o tu r u n . K ıs a b ir g e v ş e m e (b k z . S .
261
w w w .facebook.com /pogonizm tw kiy
B itki Bilgisi
Cadıların Kraliçe'si Hekate'in kendine adanmış bir
çok çiçeği vardı; güzel avrat otu, deli otu, kurtboğan,
açelya, tavşankulağı, ve nane gibi. Hekate kızlarından
ikisine, Medea ve Circe'ye bitkileri kullanmayı öğret
miştir. Cadılar genellikle süpürge sopalarını boğulmaya
karşı dişbudak ağacından, süpürgeyi de kayın filizlerin
den yapıp sonra onları birbirine söğüt dullanyla bağlar
lardı. Hekate bahçesinde baldıran, ban otu, yetiştirirdi,
ayrıca beşparmak otu ve hindibayı sever ama yeşil ve
sarı çiçeklerden hoşlanmazdı. Mayasıl otunu, cadı çamı,
sığırkuyruğuna da kocakarı sitili denirdi. Mürver ve
üvezin, cadıları uzak tuttuğuna inanılırdı. Eski bir şiir
şöyle der: "Üvez ağacı ve kırmızı ip, alır cadıları götü
rü r.' Doğaüstü hiçbir şeyin dokunamayacağı yedi ot
vardır. Binbirdelik otu, vervain, yavşan otu, gözakı
(Eyebright), ebegümeci, öz iyileştirici (self - heal) ve
kandil çiçeği. Bu çiçekler dolunay zamanında, parlak ve
262
güneşli bir günde toplanabilirler. Dört yapraklı yonca
da cazibe yoluyla görmenizi sağlar.
Demeler kaçırılmış olan Persephone'yi ararken ka
ranlıkta görebilmesi için ayaklarının altından gelincikler
fışkırıyordu. Demeter onların tohumlarını yediğinde de
yorgunlaşmış ve uykuya dalmıştı. Birinci Dünya Sava-
şı'nda Fransa'daki kıyımın ardından harabolmuş toprak
gelinciklerle kaplanmıştı. Sanki kan zehirlerini ve fizik
sel ölümün ardından yenilenmeyi sembolize edercesine
fışkırmışlardı topraktan.
ÜÇ UNSUR
263
w w w .fa c e b o o k .com /pagani zm tu rk iy e
w w w .focebook.com /pogom im 1urk
LEYDİ ÇİÇEKLERİ
264
(aptal çiçeği) , leydimizin harmaniyesi (gündüzsefası),
leydimizin başlığı (kanterbury çanı), leydimizin yüksü-
ğü (çan çiçeği) leydimizin yastığı (kuduz otu), leydimi
zin şaması (sığır kuyruğu) vb. Bahçevanlar için en iyisi
leydi bitkileri için bir köşe ayınp onun kıratlığının geliş
mesini izlemektir. Topraklarımız kirlenme ve zehirlen
meyle her gün biraz daha tıkandığından; cadılar her
türlü tannça ve d n çiçeklerini ekmeli ve yetiştirmelidir
ler.
CİN ÇİÇEKLERİ
w w w fa c e b o o k .c o m / paganı zm îu rk ıy e
www.facebook.com/pogarMzmfurkiyc
nekşesi; şu sözü aklınızdan çıkarmayın: "Bir bahçe eki
lenden fazlasını verir."
Cadıların nasıl kedileri varsa bahçeleri de vardır;
her ikisine de sahip olmayanlara dikkat edin.
266
Brandon Jones; birçok güçlü spansorun fikirlerinden et
kilendiğini, ancak tepkilerden ve kötü ün salmaktan
korktuklarını söylüyordu. Ama tanrıçanın işi yapıldı ve
açılış gününde Güneş üzerine vurduğunda güzelliği
herkesi sarstı. Kraliçe bile bahçeyi, görmek istedi.
Cadı bahçesi konusunun seçilmesinin nedeni, "cadı
nın toplumun önemli ve saygın bir üyesi olması, bahçe
ve içindekilerin de onun amacının malzemeleri olmasıy
dı. Cadı, bahçenin, toprağının kendi sonuna olan inan
a n ve mitsel bilginin, gücünü açığa çıkarmıştı." Konu
çağdaş ve tarihsel kaynaklardan araştırılmış ve Lances-
hire'in yerel Pendle cadıları bahçeye yerel bir tad kat-
malan için davet edilmişlerdi. Konu üç kader tannçası
üzerine temellenmişti. Her insanın doğumunda bir ha
yat ipliği eğiren Clotho, ipin uzunluğunu belirleyen
Lachesis ve it üzümü tanecikleriyle ipi kesen Atropos.
Düzenleme, ayın üçüz tanrıçası ve cadıların Kraliçe
si Hekate üzerine temellenmişti. Hekate'in müthiş hey
keli, yerel kadın heykeltraşlar tarafından; büyüyen, kü
çülen ve yuvarlak olan Ay'ı temsilen üç yüzlü olarak
yapılmıştı. Yüzlerden herbiri üç bahçeden birine bakı
yordu. Heykel tılsımlar ve çeşitli döşeme modelleriyle
süslenmiş bir büyü dairesinin içine yerleştirilmişti. Bah
çenin girişinden Clotho'nun bahçesine doğru giden pa
tikanın üzerindeki, kalın iplerden örülü örümcek ağın
dan çardak, Clotho'nun ördüğü yaşam ağını simgeliyor
du.
Clotho'nun bahçesinden Lochesis'in dolunay bahçe
sine geçiliyordu. Bu bahçede parlak renkli bitkiler,
renkli camlar ve dolunayın parlaklığını simgeleyen gü
neş şeklinde bir gölgelik bulunuyordu. Gölgeliğin üstü
açık renkli bir yelken beziyle örtülmüştü ve akşamı da
sıcak renklere boyanmıştı.
267
www.facebook.com/pa 9 an 1zmtupk1y e
l"ÖÇÇfboL L«HDK?*y:
l / ıfıh C lN U İ wxn'*«U *•«»*»*« r>»ı »v«Lu
(1« ot» *«ıaikMM m«r*l»J
N J): ¿~ -< t\» «h m w« «*v w - u *jr«t <v. '•"<
*n<\HWl>.*trf;;nr,Klsiıi'J’r,v
İUM 1.3U
269
www.facebook.tom/paganizmturkiye
270
BİTKİSEL İLAÇ ÇARKI
Çap, 9 yarda
m ck için izin aldılar ve bitkiler Uverpoll'dan Manches-
ter'a taşındı.
Çarkın her parçacığı için Wirral nehrinin ağzından
kayalar toplandı. Marie o sırada şöyle yazmıştı: "Her
parçaya uygıın kayayı bulmaya dikkat ediliyordu. Hatır
ladığım kadarıyla aytaşı harita bir beyaz renkli kayaydı
ve U z Coyne tarafından seçilen anataşı hafif engebeli
bir kum kayasıydı." 271
tw *w .facebookcortv/pagonızm turk!ye
TÜTSÜLER
272
Bu tütsüde içiçe kareler halinde on altı ayn malze
me bulunur ve hepsi de geceyle ilgilidirler. Bu tütsü
nün; soluyana sakinlik ve uyku vererek onu yatıştırma,
düşlerini aydınlatma, günlük sıkıntının yarattığı gerilimi
boşaltma özelliği vardır.
Çeşitli yazarların farklı tarifeler vermelerine rağmen
tütsünün en genel malzemesi buhurdur. Eskiden buhur
ağacının Somali'de uçan yılanlarca korunduğuna inanı
lırdı. Yalnızca belli aileler reçinesini toplayabilirlerdi ve
toplamadan önce kişi arındırılmak zorundaydı.
Hindistan, zamanında parfümleriyle, özellikle de
hoş kokulu sakızları ve reçineleriyle ünlüydü. Kokulu
ağaçların belki de en tanınanı olan sandalağact, havayı
arındırmak ve ruhsal çalışmaya hazırlamak için kullanı
lırdı. Eski Yunan'da evlerde havanın kokusunu güzel
leştirmek için sedir ve mersin ağaçlan yakılırdı. Tütsü
nün Yunanistan'a tapmaklannda tütsü yakılan Afrodit
kültüyle Fenike'den Kıbns yoluyla geldiğine inanılıyor
du.
Yanan otlar ve yağlar büyüsel özelliklerini serbest
bırakırlar ve büyü yapmak için gerekli ortamı hazırlar
lar.
En iyisi kendi tütsünüzü yapmanızdır ve bugünler
de malzemelere ulaşmak da eskiye göre kolaylaşmıştır.
Aşağıda mevsimlere ve istenen etkiye göre değiştirilebi
lecek standart bir tarife verilmiştir.
2 ölçek m isk
3 ölçek toz sü sen otu
10 ö lçe k sandalağact
3 ölçek p atchouli yaprağı
3 ölçek b enzoin www.focebook.com/pa 9 anizmturkiye
5 ö lçe k tarçın
5 ö lçe k s a n sakız
10 ölçek buhu r.
273
www.foccbook.com/pogonizmturkiye
274
EK A
ebook.com /poganizm tiw kiye
Sinir sistem i
Bruoklinıe
C oltsfoot K abalam T u ssilago farfara
C o m m an m allow B ü yü k E b e g u m c d M alva Sylvestris
M ullein S ığırku yru ğu Verboflcum T h ap su s
Feverfew Pireotu C h ry sa n th em u m P arthen lum
Prim rose Mart Çiçeği P n m u la vulgaris
W ild parsnip K elem en keşir Pasfanica
Kalp ve dolaşım
Bugle M a y a sır olu A ju ga rrp ta n s
D y er* gren w eed Boyacı K atırtırn ağı G e n is tu tm etona
G o ld e n rod (A ltın sopa) So b d a g o virgavera
Fig w o it S ıra ca otu S c ro p h u la ru n o d osa
Yarrow B eyaz C iv an Perçem i A chillea m illefolium
Göğüs ve gırtlak
C u ltsfo o l kab a la k T u ssila g o Farfara
275
w ivtv.facebook.com /pagonizm turkiye
M ide ve bağırsaklar
Herb Robert (Çoban Robert) Beranium robertunum
Herb Bennct Su karanfili Cuem urhanum
Dandelion Kata Hindiba Taraxacum officinale
Angelica Melek otu Angelica archhangelica
Wild corrot Yabani havuç Davcus carota
Water mint Dere nanesi Mentlıa aquatic*
İdrar yolları
Wild corrot Yabanı havuç Ducus Carota
bariic mustard Saımısak otu Aliaría petiolata
Alexanders Yabani kereviz Smynium olusatmm
276
L
Common agrimony Koyun otu Agrimonium eupatonum
St Johns tvort Binbtrdelik otu Hypericum perfoliatum
Cowslip Çoha çjçcgı Primulo veris
VVitch brass Aynk otu Agtopyrens repens
Kadttt rahatsızlıktan
Lemon halm Ogul otu Me Usa officinalis
Catmint Ketli nanesi Ncpela çatana
Mugwort Misk otu Artemisia vulgans
Raspberry Ahududu Rubus ıdeus
Y a rr o w Kandil çiçeği Achillea millefolium
A şk iksirleri
Jasmin Yasemin Jasminum officinalis
Sandalwood Sanda] ağacı Santalum album
Myrtle Mersin Myrica gale
Tehirli bitkiler
Thom apple Baru çiçeği Datura stramonium
Aconite Kurtboğan Aconitum napellus
Cinquefoil Bejparmak otu Potentillo repuns
Deadly nightshade Deli otu Atropa belladonna
Henbane Ban otu Hyoscyamus nigcr
Mandrake Guzelavrat otu Atropa mandragara
Heleborc Akçöpleme Veratrum album
wvm.foccbook com/po9anirmturkiyc
277
ivww.facebook.com/pagoni7mturkiye
www.facebook.com/poganizmturkiye
www.focebook.com/pagamzmturktye
www.facebook.com/pagonizmturkiye
www.focebook.com/pogontzmturkiye
www.focebook.com/paganizmturkiye
www.focebook.com/pogonizmturkiye
www.focebook.com/pogonizmturkiye
www.focebook.com/pogonirmturkiye
www.focebook.com/pogonizmturkiye
www.focebook com/poganızmturkıye
www.focebook.com/poganizmturkiye
www.focebook.com/pogonizmturkiye
www.focebook com/pogonızmturktye
www.facebook.com/pogamzmturkiye
www.focebook.com/pogonizmturkiye
www.focebook.com/pogonizmturkiye
www.focebook com/pogoni zmturkiye
www.focebook.com/pogonizmturkiye
www.focebook.com/pogonizmturktye
www.focebook.com/pogont zmturkiye
www.focebook.com/pogonizmturkiye
www.focebook com/pogoni zmturkiye
www.focebook.com/pogomzmturkiye
www.facebook.com/pogontzmturktye
www.focebook.com/pogonizmturkiye
w ww.focebook com/pogoni zmturkiye
www.f ocebook .com/pogoni zmtur k iye
www.focebook.com/pogoniz/nturkiye
www.focebook.com/pogonizmturkiye
www.focebook.com/pogomzmturkiye
www.facebook.com/pagonizmturkiye
www.focebook.com/pogonizmturkiye
www.focebook.com/pogontzmturkiye
www.focebook.com/pagonizmturktye
www.focebook.com/pogontzmturkiye
www.focebook.com/pogomzmturkiye
wisrkv.facebook.com/paganizmtvirkiye
Yaratım taşı
Merkez daire
büyü m e Penettya
dönüşüm D yers greensveed (b b y a a yeşilliği)
çürüm e C ezayir m enekşesi ve p o rsu k ağacı
İç daire
»u Adaçayı, (A yı gediği)
ateş Isırgan o lu , bayır turpu, bü yü k kırlangıç otu
hava Fındık, kedi otu
Ana Tanrıça G ü ndüz sefası, m isk o tu , söğüt
G ü neş Btnbirdebk o tu , Okûz güzü
Ay Kurtbağrt, sardunya, g ozlu k otu.
Toprak (D ünya) Kandil çiçeği, boğa yaprağı, karakafes otu
Dtş daire
Saflık k eten, hercai m enekşe, karakafes otu
w w w .fo ce b o o k .co m /p o 9 a n l2 m tu rk ly e
280
EK C
m viv.fo ce b o o k .co m /p o g o n i2 m tu rk iy e
UYGUN LUKLAR
D Ö R T ÖGE
TOPRAK
Yön: Kuzey
Asrtrolojik işaretler: Boğa, Başak, Oğlak
281
_ _ w w w .fo c e b o o k .c o m / p o g a m z m tu r k iy e
Gezegen: Satum
Kurallar: Fiziksel beden, toprak, büyüyen herşey,
hayvanlar, maddi dünya doğum ve ölümün fiziksel
çemberi, para, verimlilik, şehvet
Mevsim: Kış
Renkler: Siyah, yeşil ve beyaz
Araç: Tılsım
Duygular: Durağanlık, melankdni
Tüm toprak ve verimlilik tanrıçaları: Demeler
SU
Yön : Batı
Asrtrolojik işaretler: Yengeç, Akrep, Balık
Gezegenler: Ay ve Venüs
Kurallar: Duygular, düşler, aşk, üzüntü, göl, deniz,
tüm sular ve akışkanlar, bağımsızlık, ruhsal güçler.
Aşk, verimlilik (Toprakla birlikte) aile (anne - merkezli)
Mevsim: Sonbahar
Renkler: Mavi, mavi-yeşil, gri, çivit, deniz yeşili
Araç: Kupa
Duygular: Aşk, korku
Tüm deniz ve aşk tanrıçaları: Afrodit, İsis, M ari
ATEŞ
Yön: Güney
Asrtrolojik işaretler: Koç, Arslan, Yay
Gezegenler: G üneş ve Mars
Kurallar: Enerji, eylem, cesaret, tepki, büyük plan
lar, ateşler, saflaştırma, cinsel istek, çöller, volkanlar
Mevsim: Yaz
Renkler: Kırmızı, altın, koyu vişne, portakal
282
Araç: Asa
Duygular: Hırs, kızgınlık
Tüm ateş tanrıçaları: Brigit, Hestia, Vesta
HAVA
Yön: Doğu
Astrolojik işaretler: İkizler, Terazi, Kova
Gezegenler: Merkür, Jübiter (öğrenme ve felsefe ge
zegeni olarak)
Kurallar: Düşünce, iletişim, enerji, hız, teori, öğren
me. Dağlar ovalar, yüksek kuleler, rüzgar ve nefes
M evsim: İlkbahar
Renkler: San, beyaz, gümüş, mavi-gri
Araç: Kılıç
Duygular: Eğlence, endişe
Tüm hava tannçalan: Vrania, Arianrhod, Aradia,
Nuid
GEZEGENLER
G fin eş w w w .fo ce b o o k .c o n v / p a 9 0 n i2 m tu rk 1 y e
283
Anahtar sözcükler: Otorite, ışık, onur, sıcaklık, gör
kem
M ERKÜR
Astrolojik işaretler: ikizler, Başak
Gün: Çarşamba
Renkler: Metalik, değişken renkler
Tütsüler: Lavanta, kedi otu, güzel avrat otu, meyan
kökü, anason, Hindistan cevizi yaprağı, sandal ağacı
(bazıları bunu Merküre A y "dan daha yakın bulurlar.
Taşlar: Akik, topaz.
Kurallar: Fikirler, sözlü ya da yazdı iletişim, çabuk
luk, hırsızlık, aldatma, gülünçlük.
284
Anahtar sözcükler: Meşgul, ikisel, parlayıcı, uyun\
saklayan, sinirli, hızlı.
VENÜS
Astrolojiler işaretler: Boğa, Terazi
G ün: Cuma
Renk: Yeşil
Tütsüler: Kırmızı sandal ağ aa, badem yağı, yase
min, gül, menekşe, mine çiçeği, çilek, elma, nane, misk
otu, inci çiçeği, mürver, kekik
Taşlar: Zümrüt, mercan, lazurit
Kurallar: Aşk, cinsel istek, arkadaşlık, uyum, güzel
lik, yaratıcılık, sevimlilik, sevinç, tiryakilik.
Anahtar sözcükler: Sevdalı, banşçıl, aşık, zarif
m v w .fo ce b o o k com /p o g an ızm lu rk ıye
MARS
Astrolojik işaretleri: Koç, Akrep
Gün: Salı
Renk: Kırmızı
Tütsüler: Zencefil, biber, pelin otu, tüm halisünas-
yonikler, sanm sak, ısırgan otu, tütün, san sakız, sapar
na, patehoili, kendir, alıç
Taşlar: Kantaşı, lal taşı, yakut
Kurallar: Savaşçılık, enerji, spor, cesaret, umursa
maz, sinirlilik, hırs
Anahtar Sözcükler: M ücadele, öfke, enerji, cesaret,
anlaşmazlık
285
JÜ BÎTER
w w w .fo c e b o o k .c o m / p o g o m z m tu rk ly e
Astrolojik işaretler: Balık, Yay
Gün: Perşembe
Renkler: Mor
Tütsüler: Karahindiba, hodan, adaçayı, oğul otu,
kırmızı karanfil, keçisakalı otu, süsen kökü
Taşlar: M or yakut, turkuaz
Kurallar: O nur, zenginlikler, güç, şöhret, başan, li
derlik, kanun, yüksek eğitim, felsefe
Anahtar sözcükler: Lüks, cömert, zengin, hayırse
ver, ölçüsüz, başanlı
SATÜRN
Astrolojik işaretler: Oğlak, Kova
Gün: Cumartesi
Renk: Siyah
Tütsüler: Bıldırcın otu, güzelavrat otu, atkuyruğu,
deli otu, tüm kötü kokan otlar, baldıran, ban otu.
Taş: Damarlı akik
Kurallar: Zaman, soyutlanma, yalnızlık, ileri yaş,
üzüntü, sinirlilik, ölüm, engeller.
Anahtar sözcükler: Çetin, muhafazakar, sağduyulu,
dikkatli, cimri, sakin, saygısız, bahtsızlık.
TÜTSÜLER
286
Kadife çiçeği, biberiye, juniper yemişleri, portakal kabu
ğu, safran, süsen kökü ve öküz gözü yağı.
MUMLAR
KUTSAMA YAĞLARI
f o e c b o o k .c iım / p o g a n ız m lu r k ıy e 287
www.focebook.com/pogcnizmturkiyc
- O -
288
V
w w w .facebook.com /pogani zm tu rkıy e
w w w .facobook.com /pogani2m turkiye
w w w .facebo ok .co m / p og an irm n rkiye
w w w .facebook.com /pagani7m txrk1ye
w w w .facebook.com / paganizm turkiye
www.faceboo k .co m / pagani zm tx r k ıy e
w w w .facebook.com / paganizm turkiye
w w w .facebook.com / paganı zm tu rkıy e
www .f acebook.com /paganı zm tu rkıy e
w w w .facebook.com / pagan izm m rkiye
w w w .facebook.com / pagam zm turkiye
w w w .facebook.com /paganizm turkiye
ww w .facebook.com /poganizm txfrkiye
vwww faceboo k .co m / p aganizm tu rk iy e
F Jis a b e tli B ro o k e
RM iBM iyjîS
büyücülük Kılavuzu, cuğılus kad ınların büyıi uygulamaları
için vazgeçilmez ve em in b ir kılavuzdur.
Kitap büyücülüğün tam b ir tarih in i verir; İnanışların, şen
İlklerin, yeteneklerin ve bilgeliğin uçsuz bucaksız, dünyasını
anlatır. Htı kitapla şu bilgileri bulabilirisiniz.
• T aıırıça'lar, rah ibeler, cadılar
• K e-aııkanıasyoıı. karm a, büyü, güç
• Avra. ç a k r a la r , ruhsal b ilinç, as t rai yolculuk,
ıneditasyoıı
• D üş y o m m u . iy ile ş tirm e
• Kı»venler, üyeliğe kabul tö ren leri, ortaklıklar,
yanlrz cad ılar
• Daire, m ihrap, asalar. |>clcrltıler, kadehler, tütsüler,
yağlar, m um lar
• Ay, gezegenler
• Sahbatlar, esbailar, gün d önü m leri, eklnolcslar.
sam huln. caııd elcm as, beltane, lantmas
• Tarot, medyumluk, astro loji, bitkibilgi
Hu kitapta ilt defa Avrupa büyücülüğünün tüm disiplinleri
hlr.ıraya toplanm ış ve okuyuculara yönelik ay in ler ve
büyüler gösterilm iştir. K adınlar için gölgeler kitabı büyü b il
gisi, ruhsal yeten ekler ve kadınların sırları konusunda
önem li b ir başvuru kaynağı olm ayı hedeflem ektedir.
I GÜ N YAYINCILIK
S O N 975 22
fo c c b o o k .com/poçam zm turkiye
9 789758'122196 >